Beş büyüğün peşinde / Güney Afrika Safari turu
Güney Afrika denince akla ilk gelen aktivite hiç şüphesiz ki safari. Turlar, ülkenin farklı bölgelerinde bulunan ve ismine ‘Game Rezerve’ denilen parklarda yapılıyor. En büyüğü ise Kruger Ulusal Park’ı. Belgesellerde gördüğümüz canlıları doğal ortamında görmek için safarideyiz.
Safari yaptığımız Kruger, Ulusal Parkı’nın büyüklüğünün İsrail veya Hollanda kadar olduğunu söylüyor. 19 bin 485 kilometrekarelik bir alana yayılan park, birçok canlıya ev sahipliği yapıyor. Bizim hedefimiz, ‘5 Büyük’ denilen aslan, leopar, fil, bufalo ve gergedan görebilmek.
KURALLAR HAYVANLAR İÇİN
Uçsuz bucaksız bir çalı ormanın içinde üstü açık bir ciple başlıyoruz safariye. Safari turları üstü açık, sürücü ve öncü hariç dokuz kişilik ciplerle yapılıyor. Tura çıkmadan önce araç sürücüsü ve aynı zamanda safari turunun rehberi Malcom, kuralları anlatıyor. Araçtan inmek, ayağa kalmak, yüksek sesle konuşmak yasak.
HAVALI GERGEDAN
Beş büyük içinde ilk gördüğümüz hayvan gergedan oluyor. Rehberimiz Malcom, gergedanların siyah ve beyaz olmak üzere iki türünün bulunduğundan bahsediyor. Yaklaşık iki tonu bulan ağırlıklarıyla gergedanların zaman zaman çok saldırgan olabileceğini anlatan Malcom, daha yakından görebilmemiz için gergedanın deyim yerindeyse burnunun dibine giriyor. Bu kadar büyük bir hayvanın çok yakınına gelmek başta biraz ürkütse de sonra bizimle çok ilgilenmediğini anlayıp rahatlıyoruz.
KARİZMATİK LEOPAR
İlk gün turu bitmek üzereyken ve biz o gün bizi heyecanlandıran başka bir hayvan görememenin üzüntüsünü yaşarken aracın önünde oturan, izleri ve sesleri takip ederek yol gösteren John, bir şeyler fark ediyor. Bir süre izleri takip ettikten ve çalıların arasında gezindikten sonra bir leoparla karşı karşıya geliyoruz. Bir hedefe kilitlenmişçesine sadece ileri bakan leopar, hemen yanı başındaki insan dolu ciple kesinlikle ilgilenmiyor. Bir süre ilerledikten sonra duruyor ve etrafı dinledikten sonra yoluna devam ediyor. Leoparın yürüyüşünü hayranlıkla izlerken, bu güzel hayvanı kürkü için öldüren canilere karşı öfkemiz daha da artıyor. İlk gün, büyük beşten ikisini görerek odalarımıza dönüyoruz.
HEYECAN VERİCİ ASLAN
İkinci güne safarinin en heyecan verici canlısı olan aslanları görerek başlıyoruz. Daha önce doğal ortamında aslan görmediyseniz ilk görüşünüzde iyi ya da kötü hemen bir fotoğrafını çekmek istiyorsunuz. Üç dişi aslan ve dört yavrudan oluşan sürü, aracın yanından geçip çalıların içinde kayboluyor. Elinizi uzatsanız dokunabilecek kadar yakın olduğumuz bu canlılar, hem büyük bir hayranlık hem de tedirginlik yaratıyor. Yanımızdan geçerken dönüp bakmasıyla, üstü kapalı bir cipte olmayı düşünüyorsunuz.
HAYRETE DÜŞÜREN FİL
Safari turunun finalini ise fil sürüsüyle yapıyoruz. Karada yaşayan en büyük canlı olan filler, aslanlarla birlikte en çok görmek istediğimiz canlılar oluyor. Çalıların arasından çıkarak göle su içmeye gelen filleri, akşam güneş batarken yakalıyoruz. Rehberimiz aracı, fillerin yürüyüş yolu üzerine park ediyor ve bir anda fil sürüsünün içinde kalıyoruz. Sürünün en büyük ferdi olan erkek fil, boyutlarıyla hepimizi hayrete düşürüyor. Yaklaşık beş metre yüksekliğe sahip olan filin 10 tona yakın bir ağırlığı olduğunu söylüyor rehberimiz. Güneşin batışıyla birlikte fillerin su içmelerini ve sonra ormanın içinde kaybolmalarını büyük bir keyifle izliyoruz.
ÇAMURDA ANTİLOP
Otele girip çıkarken çamurun içinde gördüğümüz antilop ile birlikte ‘Beş büyük’ hedefini tamamlamış oluyoruz.
YİNE Mİ ANTİLOP!
Akşamüzeri çıktığımız turda babunlar, yabandomuzları, farklı antilop türleri görüyoruz. Hepsini görmek güzel bir duygu ama açıkçası safaride beklenti aslan ve fil görmek üzerine yoğunlaşıyor. Bir süre sonra antilop görmek heyecanlandırmamaya başlıyor.
PENGUENLER KÖYDE
Cape Point’e giderken izlediğimiz rota, yine Güney Afrika’nın en güzel rotalarından biri. Yol üzerinde küçük kasaba ve şehirler görmek mümkün. Bunlar içinde Simons Town’da bulunan ve Afrika penguenleriyle ünlü Boulders Beach’i mutlaka ziyaret etmelisiniz. Plajda yüzlerce pengueni, sırtlarını okyanusa dönmüş bir şekilde dizili halde görebilirsiniz. Oldukça sevimli olan bu canlılar, zaten güzel olan manzaraya ayrı bir güzellik katıyor.
NASIL GİDİLİR?
Güney Afrika’nın Cape Town ve Johannesburg şehirlerine direkt uçuşlar bulunuyor. Cape Town 11 saat, Johannesburg ise 9 saat uzaklıkta. Ülkenin kuzeydoğusunda bulunan bu parka Cape Town ya da Johannesburg’dan Güney Afrika Havayolları’nın direkt uçuşları bulunuyor. Kruger Ulusal Park’ına uçuş, Cape Town’dan yaklaşık iki buçuk saat, Johannesburg’dan ise 45 dakika sürüyor.
Serengeti'nin İzinde Safari Turu Gidello'da!
NE YAPILIR?
Listenin ilk başında safari turu yer alıyor. Cape Town ziyareti ise ikinci sırada. Cape Town’a gidince Masa Dağı’nı görmeden, Ümit Burnu’na gitmeden dönmeyin.
NE YENİR?
Ülkedeki Hint nüfusu 5 milyona yakın. Güney Afrika mutfağında da Hint etkisi fazlasıyla görülüyor. Bol baharatlı Hint yemeklerini yiyebileceğiniz restoranların dışında ağırlıklı olarak balık restoranları yer alıyor. Cape Town’daki Bihari Restoran, Societi Bistro, Simon’s Town’daki Black Marlin, Stellenbosch’taki Lanzerac, Johannesburg’da Soweto’da bulunan Sakhumzi Restoran benim denediklerim.
NEREDE KALINIR?
Safaride lodge’lar kalmak için oldukça ideal. Cape Town’da Southern Sun The Cullinan, The Westin Hotel, Taj Hotel ve 12 Apostles Hotel beş yıldızlı ve şehir merkezinde bulunuyor. Mpumalanga’da Sabi River Sun, iyi bir golf oteli.