Bahar geldi, sanat Nişantaşı’nda sokağa çıktı

Nişantaşı Bahar Şenliği kapsamında düzenlenen sokak sergisi, bölgeyi bir açık hava galerisine dönüştürdü. Nişantaşı ve Teşvikiye sokaklarında aralarında Rıfat Özbek, Arzu Kaprol, Ömer Uluç, Kezban Arca Batıbeki gibi isimlere ait çalışmaların bulunduğu 37 eser kol geziyor. Bu, Nişantaşı'ndaki üçüncü sokak sergisi ve artık gelenekselleşmiş görünüyor. Eserlerin ortak noktası bahar temasını ele almaları. Acele edin, serginin kaldırılacağı 25 Mayıs'tan önce Nişantaşı sokaklarında bir dolaşın. Nişantaşı gezinize Taksim dolmuş durağından başlayabilirsiniz. Valikonağı Caddesi'ne doğru yürüyün. Teşvikiye Kafe ile aynı sıradan devam ederseniz otoparkın o beyaz çirkin tabelalarının yerine Ömer Uluç'un yine tabelalar üzerine yaptığı rengarenk boru resimlerini göreceksiniz. Ömer Uluç resimlerinin hemen önünde otobüs durağı var. Durakta da nedendir bilinmez hep boş duran, turuncu bir kanepe. Durak tıklım tıklım olsa da kimse oturmuyor. Kanepeyi görünce şaşırmayın, siz oturun. O da serginin bir parçası ama kullanmak serbest. GMG Mimarlık tarafından alışverişten yorulan kadınlar için konmuş. Caddenin karşı tarafında, eski Sabah binasının tam önünde Kezban Arca Batıbeki'nin çalışması duruyor. Bu, biraz önce indiğiniz Taksim dolmuşunu çiçekler içinde önden, arkadan ve yandan gösteren bir pano. Saray Muhallebicisi'nin tam önünde de kapkara bir kulübe var. Korkmayın, girin. Aynalarla kaplanmış tünelin içinde iki plazma ekran ve tepeden sarkan kulaklıklar var. Arzu Kaprol'un bu tasarımı insana kendini deniz kıyısında hissettiriyor; ‘‘Tünelin içinde üç değişik arınma modeli var. İlk görüntü insandaki duruluk hissini temsil eden okyanus görüntüleri içeriyor. Diğer bir görüntü kişiselliği içeren tek bir ada görüntüsü. Tam anlamıyla arınma sağlamak için en az yedi dakika içeride kalmak gerekiyor’’ diyor Kaprol. Pembe, turuncu ve beyaza bürünen yaz vitrinlerine bakarken karşınıza iki tane pembe çınar ağacı çıkacak. Mudo Collection Mağazası'nın önündeki ve çaprazındaki ağaçları İngiltere'de yaşayan ünlü modacı Rıfat Özbek pembe tüllerle sarmış. Aynı mağazanın önünde gökkuşağı renklerine boyalı dikdörtgen tahta kapılar sıralanıyor. Mudo Design Group'un bir tasarımı. ‘‘Bir şeylerin içinden geçme fikri insanları heyecanlandırıyor’ diyor tasarımcılar.Valikonağı Caddesi'ne vardığınızda tek yapmanız gereken yerdeki beyaz adımları izlemek. Adımların amacı sokak sergisini gezenleri eserlere doğru yönlendirmek. Ama dikkat, bazı adımlar sizi seyyar VCD'cinin tezgahına götürebilir! Doğru olanları takip ederseniz Abdi İpekçi Caddesi'ne gidersiniz. Ondan önce Bennetton Mağazası'nın önünde boyunuzdan büyük mavi topa rastlayacaksınız. Banu Hatipoğlu, hemen köşedeki Vitra mağazasının önündeki sokak lambasına tarlatan (gelinliklerin altına etekler kabarık dursun diye konan ikinci bir etek) giydirip, üzerine aklınıza gelen her renk iplikten koymuş. Esen rüzgar iplikleri uçuşturuyor. Yolun karşısında Jale Odabaşı ve Devran Mursaloğlu'nun çalışması var. TopShop Mağazası'nın önüne insan boyunu geçen, turuncu-yeşil bir sandalye koymuşlar. Altında da bir çift tüylü terlik duruyor. Ne anlama geliyor diye düşünürken, yandaki ağaçta yarısı yenmiş elmalar dikkatinizi dağıtacak. ÇOCUKLAR İÇİN BAĞIŞ Abdi İpekçi'den Maçka'ya doğru inerken sokak lambalarına, ağaçlara, mağazaların demirlerine bağlanmış saksılar göreceksiniz. Deniz Orkuş tasarımı papatya saksıları yol boyunca size eşlik edecek. Caddenin sonunda Christofle Mağazası'nın önünde Bahar Korçan ve Murat Atabarut'un tasarladığı yeşil kulübe var. Bu kulübede ‘‘Geleceğimizin Çocukları Vakfı’’ için bağış toplanıyor. Baharın müjdecisi diğer tasarımlar ise Makrocenter'ın çaprazındaki ağaca bağlanmış beyaz tüller ile Mavi Kafe'nin yanında duran pembe boyalı lastikler. Buradan Maçka Parkı'na geçin, orada da görülecek çok şey var. Geçen hafta parkta yapılan konserler için Şirin İskit parkın girişine boydan boya renkli posterler yapıştırmıştı. Aynı yöntem sütunları renklendirmek için de kullanılmış. Parktaki salıncakların yanında Yıldız Üniversitesi Sanat ve Tasarım Bölümü öğrencilerinin yaptığı kuklalar bulunuyor.Parkın karşısında eski Maçka Oteli'nin yerinde süren inşaat görüntüsü sizi rahatsız ediyorsa bu sefer sevineceksiniz. Çünkü inşaatın önündeki metal paravanlar çiçek görüntüleriyle kamufle edilmiş. TASARIMLARA İMZALARINI ATANLARBahar Korçan, Murat Atabarut, Decorum Tasarım Ekibi, Lal Feray, Zeynep Tunuslu, Proje Tasarlatır, Deniz Orkuş, Tuğçe Eyilik, Cam Ocağı Tasarım Grubu, Jale Odabaşı, Devran Mursaloğlu, Ayşen Urfalıoğlu, Birgül Onukar, Kezban Arca Batıbeki, Cemil İpekçi, Crea Mimarlık, GMG Mimarlık, Yiğit Yazıcı, Yıldız Üniversitesi Sanat ve Tasarım Bölümü Öğrencileri, Monev Design, Şirin İskit, Kesibe Karaosmanoğlu, Serhat Kiraz, Mahir Güven, Arhan Kayar, Salı Fotoğraf Grubu, Rüçhan Şahinoğlu, Mudo Design Group, Ömer Uluç, Rıfat Özbek, Benetton İletişim Merkezi, Fabrica, Biricik Suden, Ahmet Sinan Hatipoğlu, Banu Hatipoğlu, Arzu Kaprol. NİŞANTAŞI BUNU HEP YAPIYORNişantaşı geniş yürüme alanları, mağazaları, kafeleri, galerileriyle sirkülasyonu yüksek olan bir bölge. Şişli Belediyesi geçen yıldan itibaren Nişantaşı'nın bu özelliğini değerlendiriyor. Belediye, geçtiğimiz sonbaharda ‘‘Yaya Sergileri’’nin ardından düzenlediği ‘‘Yeni Yıl Festivali’’yle bu işin devamının geleceğini müjdelemişti. ‘‘Bahar Şenliği’’ için Şişli Belediyesi ve 3'üncü Boyut Proje Üretim Merkezi yine ortak hareket etti. Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül ‘‘Sanat eserlerini sokaklarda sergilemek, sanatı halka sevdirmek için çok önemli. Hava koşulları ve savaş ortamıyla halk sıkıntılı bir kış geçirdi. Yazı karşılarken bu olumsuzlukları üzerimizden atmak, hayatımızda kültüre ve sanata daha fazla yer ayırmak için Bahar Şenliği'ni düzenledik’’ diyor. Bütün organizasyonlarda sponsorların desteği büyük. Bahar Şenliği'nde sanatçıların tasarımları 3M Scotchprint Graphic's, Beck's, Digitürk, FujiFilm ve Garanti Bonuscard'ın sponsorluğunda sergilendi. Nişantaşı'nda yapılan bu şenlikler halktan da büyük destek görüyor. İstanbul'un çeşitli ilçelerinden açık hava sergisini gezmeye gelenler var. �