Ayrı vadilerin aynı hikâyesi: Macahel
Beş yıl öncesine kadar, adını meraklısından başka kimsenin bilmediği ama şimdilerde hemen herkesin adı andığı ve ve gitmek istediği bir yer haline geldi Macahel. Peki, Macahel’de insanları cezbeden ne var, hep birlikte bakalım... İşte size Macahel gezi rehberi...
Macahel, sınırda bir yerleşim bölgesinin adı. Kelime anlamı olarak bakıldığında, Gürcüce bir ad olan Macaheli, halk etimolojisine göre “maca” (bilek) ve “heli” (el) sözcüklerinden oluşuyor. Gürcüce “ca” kuyu, çukur anlamına geliyor. Macahel bölgesi 12 köyden oluşuyor. Ama bu köylerin sadece altısı Türkiye sınırları içerisinde, kalanları da Gürcistan tarafında.
Yüksek dağlara doğru
Bugünün coğrafi sınırları içerisinde girişinde Camili Köyü’nün yanısıra, beş köy daha yer alıyor bölgede. Camili (Hertvisi), Düzenli (Zedvake), Efeler (Eprati), Kayalar (Kvabistavi), Maralköy (Mindieti) ve Uğurköy (Akria). Bu köylerin her birine araçla ulaşmak mümkün ancak yükseklerdeki yaylalarının çoğuna hâlâ yürüyerek ulaşılıyor. Bu yaylalardan biri olan Gorgit, yaşlı anıt ormanların içerisinden yaklaşık dört saatlik bir yürüyüşle ulaşılan, otantikliğinden zerre bir şey kaybetmemiş, evlerinin üstü ince ahşap örtülerle kaplı bir yayla olarak günümüze kadar ulaşmış.
Bölgeye gelen ziyaretçilerin yürüdüğü yaylaların başında Gorgit geliyor. Gorgit dışında, gidilen yaylalardan biri de Lekoban. Bir pansiyonun da yer aldığı Lekoban’dan yukarılarda, buzul gölleri yer alıyor. Vadinin yaklaşık yüzde 70’i ormanlar ve meyve ağaçlarından oluşuyor. Gürgen, kestane, ıhlamur, çam gibi ağaç türlerinin yanında karayemiş, dağçileği, muşmula, fındık, elma, hurma, ayva, vişne, kiraz, dut, ceviz gibi farklı meyveler yetişiyor.
Doğanın şifası, dağın bereketi
Macahel bölgesinin köylerinde, artık biraz da talepten kaynaklandığından yavaş yavaş turizmle ilgili hamleler de göze çarpıyor. Ev pansiyonculuğu ile başlayan turizm atağıyla, bölgeye gelen ziyaretçilerin konaklama sorunu çözülmüş. Bu konuda öncülük eden aileler var özellikle ve bölge onların sayesinde biraz daha görünür hale gelmiş. Yamaçlara kurulmuş köylerde konaklamak, sabahleyin köyün zengin kahvaltısıyla güne başlamak, tüm günün yorgunluğunu yine bölgenin eşsiz yerel mutfağıyla taçlandırmak, bu kazanımlardan biri.
Daha çok Efeler ve Maral köylerinde bulunan pansiyonlarda, köy evinin tüm huzurunu deneyimlemek mümkün. Kuzinede pişirilmiş mısır ekmekleri, karalahana sarması, silor mantısı ve tatlısı, köy yoğurdu, patatesli kabaklı yemeklerle zenginleşen sofralar, sabahları tereyağıyla balla tam bir şölene dönüşüyor. Efeler köyüne çıkarken, yol üstündeki Baraka isimli sevimli mekânda çayınızı içip, yerel ürün alışverişi yapabilirsiniz.
Ayşe Yıldırım, bir iki yıl evvel memleketine dönüp, böyle bir yeri kazandırmış memleketine, iyi de etmiş. Yine Kayalar köyünde Yavuz ailesine ait yeni bir pansiyon açılıyor. Ki bölgede ev pansiyonculuğu açısından önemli bir girişim. Efeler köyündeki Bumbulay pansiyonun sahibi bu doğa huzurunu bir adım daha ileri taşıyarak, yoga kamplarıyla başka bir boyut getirmiş vadiye.
Gürcü kraliçesi Tamara’nın yaptırdığı söylenen kemer köprülerin olduğu Efeler’i, kristal bir tül gibi, vadiye dökülen Maral Şelalesi’ni görmeden dönmeyin. Son söz 2005 yılında Biyosfer Rezerv Alanı ilan edilen bu özel bölgeyi, doğayı seven herkesin görmesi gerekir.
Nasıl gidilir?
Trabzon’dan üç saatlik bir araç yoluyla, Borçka üzerinden ulaşılabiliyor. Bölgeye tur yapan acenteler var. Batum tarafından gelecek olanlar, Hopa üzerinden Borçka’ya varıp, Macahel’e ulaşabilir. Bölgeye dolmuş yok, araç kiralamak en mantıklısı.
Nerede kalınır?
Maral Köyü- Sevdanın Evi/İremit Pansiyon
Camili Köyü- Tema Konukevi
Efeler Köyü- Bumbulay Pansiyon
Lekoban Yaylası-Macahel Yaylaevi
Ne yenir?
Sevda’nın evinde yerel mutfak
Baraka’da katmer
Ne alınır?
Bölgenin ballarından mutlaka alınmalı.