Avare

DOĞAN HIZLAN ÖNERİYOR

AVARE'NİN ŞİİRİ

YOLCULUK VE MEVSİMLER

bir uzun kuş geçirdim, mevsim

kapandı beyaz tüylerine, sessiz,

büründü altın postuna yazlar;

áh yazlar, hele sizler, hele siz...

neredeyse oradadır o Var’ın;

Yok... kimsenin bilmediği giz;

bendim dışına düşen uçurumların,

kimseye kıyısı yok iç deniz...

kendi üzerime kurdum yalnızlığımı;

kalbim, kalbim bir o kadar belirsiz;

bir oluştan Bir-Oluş’a gül akar;

áh, gül akar yol olur...

yoldur bu, görünmez olur kar...

ya da, sis, siz...

görünsem, geri dönmez miydiniz?



Hilmi Yavuz

SEYAHATTE NE DİNLEYELİM

İPEK TUZCUOĞLU BU ALBÜMÜ ÖNERİYOR

Oyuncu İpek Tuzcuoğlu, seyahat etmeyi çok seviyor. Yurtiçinde Kapadokya’dan, farklı bir enerji ve başka gezegende yaşıyormuş hissi verdiği için vazgeçemiyor. Yaz aylarında özellikle tekne turlarını tercih ediyor. Göcek ve Bodrum bakir koyları yüzünden onu çekiyor. En yakın zamanda Adıyaman’a, Nemrut Dağı’na gitmek istiyor. Karadeniz’i, sahili ve doğası için merak ediyor. Yurtdışında Paris, Amerika ve Amsterdam favorileri. Küba ve Las Vegas’ı en kısa zamanda görmek istiyor. Tibet’i ise felsefesini merak ettiği için listesine almış. İpek Tuzcuoğlu, Avare okuyucularına Pink Martini’nin Hang On Little Tomato albümünü öneriyor.



NE OKUYALIM

SABA TÜMER BU KİTABI ÖNERİYOR

Sunucu Saba Tümer, fırsat buldukça seyahat etmeye çalışıyor. Yurtiçinde Çeşme’yi, ailesi orada yaşadığı için ve arkadaşlarıyla özlem giderdiği için seviyor. Yaz aylarında güneşinden ve denizinden dolayı Göcek’i tercih ediyor. En kısa zamanda Karadeniz’e, doğasını ve mutfağını merak ettiği için gitmek istiyor. Yurtdışında Paris, huzur bulduğu ve sokaklarında yürümeyi sevdiği için favorisi. New York arkadaşları olduğu için vazgeçmediği yerlerden. Saba Tümer, Avare okuyucularına Stefano E. D’anna’nın Tanrılar Okulu kitabını öneriyor.

AVARE’NİN ÖNERİSİ

Dönüşsüz Yolculuklar Kitabı ve Unuttuğum Bütün Akşamlar adlı öykü kitaplarıyla tanıdığımız Ethem Baran, yeni öykü kitabı Bozkırın Uzak Bahçeleri ile karşımızda. Dönüşsüz Yolculuklar Kitabı’yla Yunus Nadi Öykü Ödülü’nü alan Baran, bu 12 yeni öyküde de her zamanki yetkin ve etkili dilini kullanıyor. Sıcak ve insancıl bir hava solunuyor bu öykülerde. Kitapta ara sokaklar, küçük kasabalar, mahalleler dile geliyor. Mahallenin delisi çığlık atıyor bir köşeden, kamyon şoförleri uzun yola çıkıyor bizimle birlikte, meyhaneci bir kadeh rakı sunuyor satırların arasından, çocuklar koşuyor sokaklarda, minareci yükseklerde ölümden korkuyor. Bir yerlerde çocukluk geçip gidiyor, gençlik harcanıyor. Biraz hüzün karışıyor öykülere, dudaklara buruk bir gülümseme yayılıyor. Ethem Baran’ın son kitabı bildiğimiz, sıradan insanların hayatlarına giriyor, onların küçük korku ve telaşlarına eşlik ediyor.