Atıl Kutoğlu ile Viyana turu
Viyana’yı 20 yılı aşkın süredir orada yaşayan tasarımcı Atıl Kutoğlu’ndan kim daha iyi anlatabilir! Sanata doymak gibi derin veya tramvayda belediye başkanına rastlamak gibi mütevazı anlar için hedefiniz Viyana olsun.
Yıllardır Viyana ve İstanbul arasında adeta mekik dokuyor. Dediği gibi, “artık gerçek Viyanalı sayılır”. Orada da en az Türkiye’deki kadar sevilip biliniyor. Viyanalılar ona “tapıyor”, onu yakından tanıyor ve tasarımlarıyla gurur duyuyorlar.
Viyana’ya ilk ne zaman gittiniz? İlk izlenimiz neydi?
İstanbul Alman Lisesi’ni bitirdikten sonra üniversite tahsilimi yapmak üzere Viyana’ya gitmiştim. Çocukken orada bir kez bulunmuş olmama rağmen, aklımda kalan izlenimler babamla üniversiteye kaydolmaya gittiğim günlere ait: Yaz sonuydu, canlı, cıvıl cıvıl bir şehirdi; ünlü Kaerntner Strasse’de sokak müzisyenleri arasında keyifli yürüyüşlerimizi, kafelerde oturduğumuzu, Viyana’nın meşhur tramvaylarına bindiğimizi hatırlıyorum... Bir yandan büyük azimle gazete ilanlarından ve emlakçılardan destek alarak, öğrencilik yıllarımı geçirmek üzere bir daire arıyorduk. Sonunda şehrin yeşil dış semtlerinden Neuwaldegg’te küçük ama sevimli bir daire tutmuştuk.
Dev parklarıyla ünlü Viyana, Avrupa'nın en yeşil şehri.
Viyana eviniz sayılır. En çok nesini seviyorsunuz?
Viyana’ya yerleşeli 20 küsur yıl oldu. Dile kolay, bana Viyanalı denebilmesi için yeterli bir zaman sanırım... Başlarda, özellikle kışları kasvetli gelmesine rağmen, Viyana’nın açık hava müzesi gibi olan şehir merkezini çok sevdim. Sonra sanata, sanatçıya, yaratıcılığa değer veren, saygı duyan insanlarla karşılaştım hep. Üniversitede öğrenciyken, tramvayda tesadüfen rastladığım (yeni bir hattın açılışı için kalabalık basın grubuyla tramvaya binmişti) Viyana Belediye Başkanı Helmut Zilk’e kendimi tanıtmamla birlikte, bana ilk defilemi hazırlamam için Viyana Belediyesi olarak desteğini, sonra eşi ünlü, şık ve havalı müzikal yıldızı Dagmar Koller’in kreasyonlarımı tercih etmesi, bana Avusturyalıları ve Viyana’yı sevdiren olayların başında gelir.
Şubat ayında düzenlenen Viyana Opera Balosu'na dünya jet sosyetesi akın ediyor. Atıl Kutoğlu da bu baloya katılan isimlerden.
Şehirde nasıl vakit geçiriyorsunuz? Rutininiz nedir?
Merkezdeki evimde kalıyorsam, işime yakınım, sabah atölyede çalışmaları takip eder; önemli müşterilerle randevularım varsa, bire bir ilgilenirim. Rutin kaçamaklarım yakındaki (ünlü) Demel Cafe’ye veya Cafe Griensteidl’a olur. Bazen buralarda iş toplantılarımı da yaparım. Bu kafelerde ara sıra bakan dostlarıma veya yaratıcı sektörlerden arkadaşlarıma rastlarım. Akşam genelde bir yere davetliyimdir, oraya giderim. Ama Viyana’da mesafeler birbirine yakın, o yüzden sosyal hayat insanı yormaz. Hafta sonu şehrin dışındaki Kahlenberg’e yürüyerek çıkarım. Değişik bölgelerde yeni kafe ve restoranlar keşfederek zaman geçirir, bazen yeni koleksiyonum için çizim yaparım.
Viyana’yı, görmemiş birine nasıl tarif edersiniz?
Görkemli bir Avrupa şehri, büyük bulvarları, meydanları olan, müzelerinde müthiş sanat eserleri sergilenen, tarihi dokusu korunmuş, merkezi yürüyerek gezilebilecek, kafelerinde bir melanj yudumlayarak saatler geçirilebilecek keyifli bir şehir. Operası da dünyada bir numaradır.
DÜNYA VİYANA’YA AKIN EDİYOR
Bu şehri nasıl gezmeli?
Dünyanın sayılı müzelerinden bazıları burada. Tarihi dokusunu korumuş eski binaları, geniş caddeleri, daracık tarihi sokakları insanı ayrı diyarlara götürür. Parkları görmeye değer. İlkbaharda konserler, tiyatro, müzikal temsilleri patlaması yaratan “Festwochen” kültür ve sanat festivali, yazları “Impuls Tanz” modern dans festivali dünyada kendi kategorilerinde yukarılarda yer alan organizasyonlar. Şubatta Devlet Operası’nın görkemli balo salonuna dönüştüğü ve dünya jet set’inin akın ettiği Viyana Opera Balosu kaçırılmamalı. Haziranda AIDS yararına gerçekleşen dünyanın en büyük yardım organizasyonlarından “Life Ball” defile ve balosu yapılır, herhangi ünlü bir modacının koleksiyonu Sharon Stone’dan Bill Clinton’a önemli isimleri Viyana’da buluşturur.
Tasarımcının sıkça gittiği Cafe Griensteidl.
Genel olarak size neler ilham verir?
Son yıllarda eski bir film veya renkli bir sergiden ama en çok kültürel ögeler, eserler, çağdaş sanat ve sanat tarihinden esinleniyorum. Ve tüm bunları modern yorumla bir araya getiriyorum. Amerikalı ressam Ellsworth Kelly, Alman fotoğrafçı Andreas Gursky veya İngiliz sanatçı Damien Hirst’ün eserleri kreasyonlarımda Türk/Osmanlı kültüründen esintilerle buluşabiliyor. Viyana sanatının 20’nci yüzyılın başlarındaki altın dönemi, Schiele ve Gustav Klimt kadınları beni sonsuz etkileyebiliyor! Son koleksiyonumda da Osmanlı ihtişamını, zengin mozaiğini, modern sanat ve minimalist çizgilerle buluşturdum.
Atıl Kutoğlu tasarımları
Viyana’ya giderken nasıl bir bavul hazırlamalı?
Yanınızda şık giysiler bulundurmanızda fayda var. Burada insanlar hep bakımlıdır, şehirde birçok kültürel ve sosyal etkinlik olduğundan bavulunuzda mutlaka şık parçalar bulunsun. Nitekim bir opera ya da konser izlemek, bir akşam yemeği mutlaka Viyana programınızda olmalı. Gündelik geziler için triko/kaşmir kazaklar, rahat kaban ve spor-şık parçalar iyi fikir.
NEREDE KONAKLAMALI?
Atıl Kutoğlu otel olarak en yenilerden, merkezdeki Park Hyatt’ı öneriyor. “Benim de sık gittiğim eski bankamın tarihi binasında yer alan bu otelle içindeki bar ve restoranlar şu an çok trendy” diye ekliyor. Diğer seçenekler, 3-4 sene önce şehrin eski binalarının yenilenmesiyle açılan Ritz-Carlton ve Kempinski gibi şık ve güzel oteller.
ATIL KUTOĞLU'NDAN VİYANA ÖNERİLERİ
"Viyana’ya gidip de ünlü Hotel Sacher’in (yukarıda) kafesine uğramadan ve geçmişi 1832 yılına dayanan Sachertorte yemeden dönmeyin!”
Yoğun çikolatalı kekin arasında kayısı marmeladı ve üzeri koyu çikolatayla kaplı bu pasta krem şantiyle servis ediliyor. Avusturya’nın melanj kahvesi yanında iyi gidiyor. Bu arada, 5 Aralık ülkede Sachertorte günü olarak kutlanıyor!
“Müzelerden Albertina (yukarıda) ve Belvedere, muhteşem klasik koleksiyonları ve de çağdaş sergileriyle dikkat çekiyor. 2000 yılında Belvedere Müzesi’ndeki ‘Klimt ve Kadınlar’ adlı sergiye benim de 27 tasarımım eşlik etti. Klimt’le tasarımlarım arasındaki paralellikten dolayı sergi içinde kreasyonlarımla bir moda sergisi de düzenlenmişti.”
“Viyana Devlet Operası favori mekanım. Hemen her gece ayrı temsil sergilenen, opera ve bale dünyasının yıldızlarının sahne aldığı Viyana Operası’na yaklaşık ayda bir mutlaka bir gala için giderim. Bale ve opera beni sonsuz etkiler, ayrı bir dünyaya götürür. Mozart’ın ‘Don Giovanni’, ‘Figaro’nun Düğünü’ ve ‘Saraydan Kız Kaçırma’ favorilerim arasında.”
Viyana’ya ilkbaharda giderseniz, “Festwochen” kültür ve sanat festivali kapsamındaki etkinliklere katılabilir, mesela bir bale temsilini izleyebilirsiniz.
elle.com.tr tarafından hazırlanmıştır.