36 saatte Bolonya'da nerede ne yenir? Nereleri gezilir? / İtalya

16.00
GİZMOS MÜZESİ

 Kentin geçmişini Bolonya Tarihi Müzesi’nde öğrenin. Tarihi saraydaki müzede yüksek teknoloji kullanılmış. Kentin Etrüsk geçmişini 3 boyutlu filmden izleyebilir, tarihi kanallar boyunca sanal gezintiye çıkabilirsiniz. Modern teknolojiye rağmen 1344’ten kalma yapıda geçmişin dünyası yaşatılıyor. Çıkışta, birkaç sokak ötedeki, kentin gururu Asinelli Tower’a yürüyün. Kenti simgeleyen ikiz kulelerden biri bu. Ne yazık ki buradaki müzecilikte yüksek teknoloji kullanılmamış. 498 basamaklı merdiveni kendiniz çıkmak zorundasınız. Fakat antik çatıların üstünden izleyeceğiniz panoramik şehir manzarası için gayrete değer.

 19.00
 YÜKSEK ATEŞTE PİZZA

İsmini adresinden alan Ranzani 13, mükemmel, leziz pizzalarıyla üç yılda şehrin vazgeçilmezleri arasına girdi. Ürünlerinde tütsülenmiş mozzarella ile rapini ya da Parma salamlı, taze incirli, burrata peynirli pizza gibi alışılmadık eşleştirmeleri kullanıyorlar. Dahası bira mönüsü çeşitlilik açısından harika. Kült İtalyan biralarından Birrificio Menaresta’dan başlayıp Avrupa’da çok sevilen ithal Bayerischer Bahnhof’un mayhoş ve tuzlu kokteyli Gose’a kadar ne ararsanız var. Rezervasyon gerekli.

21.00
BİRA YOK MU?

Son birkaç yıldır İtalyan biracıları dünya basınına haber oluyor. Tadıma küçük pub’lardan Birra Cerqua’da başlayın. Firma kendi birasını barın hemen ardında üretiyor. Yürüyerek 20 dakikada ulaşabileceğiniz kentin öteki yanında, son yıllarda meşhur olan Via Del Pratello’da sürprizler sizi bekliyor. Beer for Bunnies’de sunulan ürünler sürekli değiştiriliyor. Yakınlardaki yeni kafe-barlardan Il Punto ise Birrificio Argo dahil yerel dokuz bira sunuyor. Ayrıca Parma bira peyniri ve bira üretiminden kalan tanelerle yapılmış pide (tigella) gibi sıradışı lezzetler mönüsünde yer alıyor. Gecenizi ağaçların sıralandığı bir sokaktaki klasik barlardan La Tana del Luppolo’da ülkenin en eski butik biralarını tadarak noktalayın.

10.00
MOTOR VADİSİ

Emilia-Romagna müthiş lezzetlerin diyarı olmakla birlikte lüks otomobil üreticileriyle de tanınıyor. ‘Motor Vadisi’ lakabı buradan     kaynaklanıyor. Örneğin Enzo Ferrari Müzesi üç yıl önce, balzamik sirkeleriyle ünlü Modena’da açıldı. Bolonya’nın kuzeyindeki Funo di Argelato kentinin müzesi Ferruccio Lamborghini ise çok daha büyük bir bütçeyle kurulmuş. Eğer şansınız yaver giderse size ünlü fabrikatörün esprili yeğeni Fabio Lamborghini rehberlik yapabilir.

12.30
ACIKTIM, BEKLEYEMEM

Önceki yıl restore edilip yeniden açılan dev samanlık görünümündeki Mercato di Mezzo pazarı lezzet avcıları için yeni bir çekim merkezine dönüştü. Kentin geleneksel pazarlarının bulunduğu Quadrilatero semtindeki yapı şık manavlarıyla tanınmakla birlikte, birçok restoran içeriyor. Üst kattaki Eataly pizzacısı odun fırınında, organik buğdayla butik pizzalar hazırlıyor. Zemin kattaki restoranların ise taze makarnaları meşhur. Cevizli, taleggio’lu, balıklı, prosciutto’lu tortelini’yi mutlaka tatmalısınız.

15.00
YEREL MÜREKKEP

Hediye listenize koleksiyonerlere layık kalemleri de ekleyin. Omas, Bolonya’nın yerel markası. 1928’de kurulan A. C. Vecchietti kırtasiyecisi Omas’ın klasik dolmakalemlerini de satıyor.  Beyaz altın uçlu, şehrin zarif geçitlerinin resmedildiği dolmakalemler pahalı gelirse Pininfarina Tasarım Stüdyosu’nca geçen yıl geliştirilen modern kurşun kalemler bütçenize uygun seçenek olabilir. 

16.00
YOĞUN LEZZETLER

Dondurma seviyorsanız, üç yıl önce kent yakınlarında açılan Gelato Museum’un çekimine kapılmamanız imkânsız. Gitmeden rezervasyon yaptırmanız gerekiyor. İki yıl önce Via San Vitale’deki yeni yerine taşınan Stefino, sıradışı, organik ve aroması çok yoğun dondurmalarıyla tanınıyor. Bademli, çikolatalı dondurmadan sonra damağınızı limon sorbesiyle temizleyip, şamfıstıklısından wasabi’lisine diğer çeşitleri deneyebilirsiniz. 

17.00
KLASİK TONLAR 

Dondurma şöleninden sonra Piazza Maggiore’nin batısındaki pasajlarda giyecek alışverişine çıkın. Şık Fratelli Broche’de Trussardi çantalarını deneyin. Bir sokak sonraki La Leonarda’da tonlarca 1950’lerin kolyelerini, yağmurluklarını, yakınlardaki butiklerden Zenobialand’da klasik giysiler ve koleksiyonerlere yönelik cüzdanları görebilirsiniz.

19.30
TORTELLİNİ KARŞITLARI

Geçen sonbaharda açılan Red Brick kentin yemek kültürüne yeni bir bakış getirdi. Modern bir bistro olan restoranda T-bone’dan hamburgere etin her türü servis ediliyor. Et ezmesi, karanfil esanslı kurutulmuş etten sandviçleri, yavaş pişirilmiş Wagfu bifteği tadılmaya değer. Her ne kadar tortellini kültürüne karşıt bir mekân gibi algılansa da Red Brick dünya mutfağından lezzetleri yerel damak tadına uygun pişiriyor, iyi seçilmiş İtalyan bira ve şaraplarından oluşan kavıyla, güzel servisiyle kentin yemek kültürüne katkı sağlıyor. 

22.00
FİLM FANATİKLERİNE

İtalya’nın film merkezi Roma’daki Cinecittà... Ülkenin en önemli film arşivlerinden biri ise Cineteca di Bologna. Tüm dünyadan tarihi film kopyalarını toplayıp modern teknolojiyle yenileyen kurum öğrencilere yönelik hizmet veren film arşivinin yanı sıra Pier Paolo Pasolini’den Charlie Chaplin’e büyük ustaları özel gösterimlerle anıyor. Cineteca’nın salonu Cinema Lumiere’de klasik bir film seyredin, çıkışta çevredeki bar ve kafelerde sohbete dalan sinema meraklılarının arasına katılın. Kaldırımlardan sokaklara taşan masalar çoğu kez dev bir sokak partisi izlenimi veriyor.

11.00
FOTOĞRAFLAR ARASINDA

İki yıl önce açılan Mast Gallery’ye uğrayın. Tasarım ve teknolojiye ayrılmış interaktif bölümlerin bulunduğu kalıcı sergilere giriş ücretsiz. Kent merkezinin batısında, eski fabrika bölgesinde inşa edilen modern yapıda endüstriyel fotoğrafçılık üzerine bir bienal bile düzenlenmiş.