Ses ikliminde Itrî ve Yahya Kemal

Doğan HIZLAN
Haberin Devamı

Ses iklimi bir başkadır. Bir çok mevsimin ruh hali aynı anda yaşanır.

Yahya Kemal'in Ölümünün 40. yılında Yahya Kemal Beyatlı'yı Anma Konseri'ne gittim. Nevzad Atlığ'ın yönettiği İstanbul Devlet Klasik Türk Müziği Korosu'ndan Itrî'nin Nevâ-Kâr'ını dinledim.

Türk müziğinin doruğunda yaşayan bir şaheserdir Nevâ Kâr. Klasik Türk müziğinin önemli bestelerini seslendirmek, bence insanların bu müziğin gerçek değerini anlayabilmeleri için eşsiz fırsatlardır.

Besteci ile şairin zirvedeki buluşması bu noktada gerçekleşmiş. Buhurîzâde Mustafa Itrî Efendi, Nevâ-Kâr'ı bestelemiş, Yahya Kemal de Türk şiirinin ihtişamını gösteren Itrî şiirini yazmış.

Ben hangisinden daha çok etkilendiğime karar veremedim. Aynı kalibredeki ustalıkları mukayese edecek kıstas daha bulunmadı.

Koro, gerçekten Türk müziği konusunda örnek çalışmalarıyla, her zaman övgüye değer performanslarıyla tanınır. Nevzad Atlığ'ın verdiği emek, bugün, Türk müziğinin yüz akı bir topluluğu kazandırdı bize.

Yahya Kemal'in Anısına düzenlenen konserde; onun şiirlerinden bestelenen eserleri de İnci Çayırlı ile Münip Utandı seslendirdi.

Dostum Yılmaz Karakoyunlu da onun Kar Musıkîleri'ni Nihavend makamında bestelemiş, İnci Çayırlı okudu, doğrusu o şiir de bestecisini beklermiş.

İki solist de, temiz, klasik, yozlaşmamış icranın ne olduğunu bir kez daha muzikseverlere ispatladılar.

Dün Atatürk Kültür Merkezi Konser Salonu'ndaki dinleyiciler, solistliğin ne demek olduğu konusundaki izlenimlerini başka müzikseverlere dilerim iletmişlerdir.

Televizyonlarda dinlenilen solistlerin, bizim klasik icramız açısından hangi noktada bulunduklarını insaflı ve bilgili müzik eleştirmenlerine bırakıyorum.

Itrî'nin Nevâ-Kâr'ını dinlerken gene cumhuriyetin ses skalasını hatırladım. Bizim ses tarihimiz içindeki silinmez yerini düşündüm.

Necil Kâzım Akses'in Itrî'nin Nevâ-Kâr'ı Üzerine Scherzo'sunun da notaları belleğimdeki play-back'te yankılanıyordu.

İşte bir büyük besteci üzerine çağdaş, modern bir çeşitleme.

Türkiye'nin ses zenginliğinin bir göstergesi.

***

YAHYA Kemal öleli kırk yıl olmuş. Onun şiiri her gün biraz daha fazla gerçek şiir okurunca beğeniliyor. Zamanından daha fazla.

Kimileri onu politikanın cenderesine sıkıştırmağa çalıştı, kimileri onu ham bir gelenekçi hapishanesine sokmak için gayretkeşlik yaptı. Çok az kimse onun şiiri için savaş verdi.

Millî Mücadele ile ilgili yazılarını okurken, gözlem, tesbit ve edebiyat gücüne bir kez daha hayran oldum.

Edebiyatın gerçek gücünü tanıyor muyuz?

Itrî'nin bu şaheseri elbette çalınır ve dinlenir. Acaba Yahya Kemal Beyatlı bu Itrî şiirini yazmasaydı, kulaklarımız bu sese bu kadar aşina olacak mıydı? Sesi bu kadar boyutlandırabilir miydik ?

Müziği ve şiiri seven herkesin kesin bir cevap vereceğini sanmıyorum.

Nâzım Hikmet, Memet Fuat'a Yahya Kemal Beyatlı'nın iyi bir şair olduğunu söylüyor. İyi bir şairin iyi bir şaire övgüsü. Küçük kimlik zavallıklarını aşan büyük şair Nâzım Hikmet.

***

YAHYA Kemal, iyi bildiğini yazdı. Kültürüyle, tanıklığıyla, tarih bilinciyle.

Sanırım şiirimiz bugün bu bilgiyi arıyor.



Yazarın Tüm Yazıları