Pandeminin etkilerini henüz üzerinden atamayan dünya, iklim kriziyle birlikte virüslerin getirdiği tehdidi bu kez ıskalamak istemiyor. Öne çıkan beş virüs, Avrupa’yı da tedirgin edince Türkiye bilimsel yatırımların radarına girdi. Almanya ve ABD’den ortak çalışma teklifleri aldıklarını belirten enfeksiyon uzmanı Prof. Dr. Önder Ergönül, “Anadolu’da birçok ülkeden araştırmacı var. Avrupa alarmda ve bunun için bize geliyor. Bilim insanımız var, para sorunu yok. Türkiye virüs aşıları ve ilaçlarının Ar-Ge merkezi olabilir” dedi.
#PandemiÇukurova Üniversitesi Karaisalı Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Hakan Kavur, halk arasında 'yakağan' olarak bilinen kum sineklerinin birçok hastalığa sebep olduğunu belirtti. Doç. Dr. Kavur, ”Yakağanlar ısırdığında iç organlar formu dediğimiz lenf düğümlerindeki damarları tıkayarak şişmelere, dalakta ve karaciğerde büyümeye neden oluyor” dedi.
#YakağanÇukurova Üniversitesi Karaisalı Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Hakan Kavur, halk arasında 'yakağan' olarak bilinen kum sineklerinin birçok hastalığa sebep olduğunu belirtti. Doç. Dr. Kavur, ”Yakağanlar ısırdığında iç organlar formu dediğimiz lenf düğümlerindeki damarları tıkayarak şişmelere, dalakta ve karaciğerde büyümeye neden oluyor” dedi.
#Kan Emen Kum SineğiDeprem afetinin vurduğu bölgede, Sağlık Bakanlığı’nın UMKE ekipleri, ilçe ilçe, köy köy gezerek tansiyon, şeker, kalp gibi kronik hastalıkları olanları tek tek kontrol edip ilaç dağıtıyor. Branş doktorlarının da yer aldığı ekipler evde bakım hastalarının da genel bakımlarını yapıyor.
#DepremZonguldak'ta yaşayan Murat Terzi’nin (48) yüzü, çalışmaya gittiği Antalya'da, Afrika sineğinin ısırması sonucu tanınmayacak hale geldi. Yüzünde ve kollarında yaralar oluşan Murat Terzi'nin layşmanyaz hastalığına yakalandığı belirlenirken, 6 aylık tedaviyle yaralar geçti, cildinde izler kaldı. Hastalık nedeniyle çalışamadığını ifade eden Terzi, "Çalışma hayatım bitti. Çünkü gücüm yok. Vücudum güç üretemiyor” diye konuştu.
#ZonguldakZonguldak'ta yaşayan Murat Terzi’nin (48) yüzü, çalışmaya gittiği Antalya'da, Afrika sineğinin ısırması sonucu tanınmayacak hale geldi. Yüzünde ve kollarında yaralar oluşan Murat Terzi'nin layşmanyaz hastalığına yakalandığı belirlenirken, 6 aylık tedaviyle yaralar geçti, cildinde izler kaldı. Hastalık nedeniyle çalışamadığını ifade eden Terzi, "Çalışma hayatım bitti. Çünkü gücüm yok. Vücudum güç üretemiyor” diye konuştu.
#SinekHer yaz mevsiminde korkulu rüyamız haline gelen sivrisinekler bu yıl da 'kanlı' yüzünü göstermeye başladı. İlaçlama başta olmak üzere birçok önlem alınıp mücadele için çeşitli yöntemler üzerine kafa yorulsa da durum her geçen yıl kötüye gidiyor. Küresel ısınma bunun en acı sebeplerinden. Uzmanlara göre "Daha önce hiç görmediğimiz bir sineği bile artık bölgemizde görebiliriz.” Peki vatandaş sivrisinekler için nasıl önlem alabilir? İşte sivri kâbusunun gidişatı ve arasında 'çiçekli' önlemin de yer aldığı, bireysel mücadele yöntemleri...
#Sivrisinekİstanbul Avcılar'da vatandaşlar sivrisinekler nedeniyle tedirginlik yaşıyor. Sivrisineklerin ısırdığı çocuklarda yaralar oluşurken Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Gökçe Demir, "Sivrisinek soktuğunda hiçbir şey taşımasa bile, bakteriler için bir giriş kapısı yaratıyor. Böyle bir maruziyet sonrası bu tarz ciddi yaralar açılıyorsa, en yakın sağlık kuruluşuna başvurmak gerekir" dedi.
#AvcılarGazeteci Fergün Atalay ilk kitabı ‘Eflatun Kuşağın Peşinde’de ‘dünyanın Şark çıbanı’ olarak nitelendirdiği Diyarbakır Cezaevi’ni, sevdikleri elinden alınmış küçük bir çocuğun gözünden anlatıyor. Karakteri Dicle’nin altı ve 36 yaşlarından yola çıkarak Diyarbakır Cezaevi’nde yaşanan acıları, kitabın sayfalarına mıhlıyor.
#Eflatun Kuşağın PeşindeSon derece engin bir kültüre sahip olan Babür, okumaya karşı büyük bir ilgi duymaktaydı. Kendisini unutarak bütün gününü kütüphanelerde geçirebilirdi. Komutanları pek çok zaman bu nedenle ortadan kaybolduğu için endişelenmişlerdir. İyi derecede at binicisi ve avcı olan Babür, iki savaş arasında avlanırken, kimi zaman yollarda şiir yazmak için durur ya da gözlemlerini yazıya dökerdi.
#Babür Şah“Suriyeli mülteciler et yiyen bir hastalık yayıyor!” Çok provokatif bir başlık. Ama ister 11 Eylül Saldırıları olsun ister Özal’ın ölümü, ister küresel ısınma olsun ister İstanbul’da deprem... Şu sıralar her konuda sayısız komplo teorisi dolaşıyor ortalıkta. Komplo teorileri niçin yükselişte ve kimler, neden inanıyor?
#Selçuk ŞirinŞark çıbanının çok eskilerde kalan bir hastalık olduğunu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Dünya Sağlık Örgütü raporlarına göre her yıl 1.5 milyon kişi şark çıbanı oluyor. Türkiye’de ise sadece geçen yıl 2200 şark çıbanı vakası görüldü. Komşularımız Suriye, Irak ve İran’da bizdekinden çok daha fazla sayıda vaka olduğunu biliyoruz.
Celal Bayar Üniversitesi (CBÜ) Tıp Fakültesi Hafsa Sultan Hastanesi Parazitoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Özbilgin, üniversite bünyesinde oluşturdukları parazit bankasında 15 türden yaklaşık bin 500 parazitin canlı olarak saklandığını belirterek "Parazitlerin bu şekilde dondurularak saklandığı başka bir merkez yok" dedi.
Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Torunoğlu, geçen yıl ve bu yıl kızamık vaka sayılarında artış söz konusu olduğunu belirterek, "Gereken önlemleri Bilim Kurulunun önerileri doğrultusunda alıyoruz. Vaka sayıları çok azaldı. Vaka artışı kontrol altına alınmış durumda" dedi.