Azoospermi demek, sperm tahlillerinde ölü ya da canlı hiç sperm hücresi çıkmaması anlamına gelir. Aslında günümüzde az da rastlamıyoruz; yaklaşık her 100 erkekten bir ya da ikisi bu sorunla uğraşmakta. Azoospermi tedavisinde en çarpıcı gelişme, 1995 yılında testisten alınan spermle de baba olunabileceğini görmemizdi. Böylelikle o tarihe kadar hiçbir umudu olmayan ailelerin üçte biri dileklerine kavuştu. Birkaç sene sonra mikrocerrahi teknikle TESE ameliyatının uygulamaya başlamasıyla bu sayı daha da arttı. Nihayet 2015 yılında Japonya’dan bir ekip ROSI tekniğinde bazı değişiklikler yaparak, azoospermik erkeklerin tedavisine katkı sağladı. Peki, bundan sonra ne olacak, ileride nasıl bir tedavi bizi bekliyor?
#AzoospermiSon yıllarda yaşanan önemli teknolojik gelişmelerden biri olan 3 boyutlu yazıcılar, teknolojinin birçok alanında olduğu gibi sağlık alanında da önemli gelişmelere öncülük edebiliyor. Üç boyutlu yazıcılar ile protez veya yapay organ oluşturularak günümüzde bazı hastalıkların tedavisinde kayda değer ilerlemeler sağlanıyor. Geçtiğimiz günlerde 3 boyutlu yazıcılar kullanılarak üretilen testis dokusunun, infertilite (kısırlık) problemi yaşayan erkeklerin tedavisinde kullanılma ihtimali bilim dünyasında tartışılıyor. Peki, 3 boyutlu yazıcılar kullanılarak kısırlık önlenebilir mi? Üroloji Uzmanı Ege Can Serefoğlu yanıtladı...
#3 Boyutlu YazıcılarBirçok konuda olduğu gibi kısırlık için de toplumumuzda değişik inanışlar süre gelmiştir. Bazıları faydalı gibi görülse de bilimsel temeli olmayan duyuma dayalı çoğu uygulamalar aksine zarar da verebilir. İşte doğru olduğu sanılan yanlışlardan bazıları...
#KısırlıkÇocuklarda ve ergenlik döneminde yakalanılan kanser hastalığı, artık büyük oranda tedavi edilebilir seviyeye geldi. Yapılan bir istatistikte bu olguların yaklaşık %80’i normal yaşamlarını sürdürebilmekte. Ancak ne yazık ki kanser tedavisinde kullanılan ilaçlar ve radyasyon sperm kök hücrelerinde ciddi hasar oluşturmakta. Dolayısıyla, bir yandan kanseri tedavi etmenin sevincini yaşarken diğer taraftan erişkin dönemde kısırlık sorunu ile karşı karşıya kalmaktayız. Sadece kanser için değil, başka hastalıklarda da testislere zarar verebilecek ilaçlar kullanıyoruz, bunlar da ileride kısırlık yapabilir. Yanı sıra Klinefelter sendromu gibi genetik bozukluklarda da erken yaşlarda sperm kök hücrelerinde bozulma başlamakta.
#Kanser TedavisiKısırlık nedeniyle araştırılan erkekler için en endişe verici durum, şüphesiz ölü ya da canlı hiç sperm hücresinin çıkmadığı azoospermi olmasıdır. Her ne kadar bir kısmında tedavi ile doğal sperm çıkışı sağlanabilse de büyük kısmında tek umut testislerden ameliyatla elde edilebilecek spermlere kalmakta. MikroTESE ameliyatı ile böyle erkeklerin ancak üçte birinde olgun, kuyruklu sperm hücresi toplayabiliyoruz. Ancak son yıllarda, gelişen teknolojik olanaklar sayesinde testislerde hangi kademede sperm üretiminin bozulduğunu daha iyi anlar duruma geldik. Nitekim kendi çalışmalarımızdan elde ettiğimiz bulgular da bir kısım azoospermi olgusunda neden sperm çıkışının bozulduğu yönünde önemli bilgiler verdi.
#TESERadyoterapi olarak da bilinen ışın tedavisi, birçok kanser türünde etkin bir tedavi yöntemi olmuştur. Özellikle erkekte testis tümörlerinde ya da çocukluk çağında Hodgin lenfoma ya da lösemi (ALL) gibi kan hastalıklarında kalıcı bir iyileşme sağlayabilir. Işın tedavisinin bir diğer kullanım alanı da kemik iliği nakilleridir. Ayrıca vücudun diğer organlarında da kanser dokusunu küçültmek veya ameliyattan sonra kalan tümör artıklarını yok etmek için ışın tedavisinden faydalanılır. Ancak bu tedavilerin en riskli yanı, çocuk sahibi olma kapasitesi üzerindeki olumsuz etkileridir.
#Erkekte Işın TedavisiÇocuk sahibi olmaya niyetlenen çiftlerde can sıkıcı bir durum, sağlıklı bir cinsel yaşamın olmamasıdır. Genel popülasyona baktığımızda, erkeklerin yaklaşık üçte birinde cinsel fonksiyonlarda bir şekilde bozulmaya rastlayabiliriz. Bu oran yaşla da artmakta. Cinsel fonksiyonlar dediğimizde anlatılmak istenen hem yeterli sertleşmenin olmaması ya da sürdürülememesi hem de erken boşalmadır.
#AzospermiAzoospermi, yani tahlillerde ölü ya da canlı hiç olgun sperm hücresi görülmemesi çocuk sahibi olamayan çiftler için oldukça endişe veren bir neticedir. Oysa bunların bir kısmı tedavi ile sperm çıkışına kavuşabilir, hatta doğal yolla bile gebelik sağlayabilirler. Ancak yine de bir kısım çiftte ne yazık ki olgun sperm elde edemiyoruz. İşte bu aşamada akla ilk gelen çözüm kök hücre olmakta. İyi de, günümüzde kök hücre ile çocuk olması mümkün mü?
#KısırlıkÇocukluk çağı hastalığı olarak bilinen kabakulak, ergenlerde kısırlık nedeni olabilir. Kısırlık nedenleri arasında %5 gibi önemli bir yeri vardır. Kabakulak hastalığından korunmanın en etkin yolu, doğumu takiben yapılan karma aşıdır. Aşılanmamış çocuklar ileri yaşlarda bu hastalığa yakalanma riski ile karşı karşıya kalır. Kabakulak virüsünün en büyük özelliği, testislerde de yerleşmesi ve sperm üretimini bozacak derecede hasara neden olmasıdır.
#KabakulakHemen şunu belirteyim; çok nadir bazı genetik ve fonksiyonel kusurlar dışında, evlenmeden ve çocuk olmasına niyetlenmeden çocuk olup olmayacağını söylemek mümkün değildir. Şayet amaç neticede çocuk sahibi olmak ise, bunu başarmanın farklı yolları olabilir, endişe etmeyin. Tabii ki öncelikle doğal yolla olması beklenir. Olmazsa tüp bebek önemli ölçüde yardımcı olacaktır. Geri kalanları için de evlat edinmek gibi alternatif yollar bulunmakta. Ama istenen mutlaka doğal yolla çocuk olması ise, bunu her zaman başaramayabiliriz.
#Evlensem Çocuğum Olur MuÇocuk sahibi olmaya niyetlenen çiftlerin en merak ettikleri konu hiç kuşkusuz beklemekle ileride doğal yolla bebeklerinin olup olmayacağı. Bunu ne yaparsak yapalım kesin olarak bilemeyiz. Ama şunu bilebiliriz; hiç bir şekilde doğal yolla gebeliğin sağlanamayacağı bir sorun olup olmadığını. Ancak bunu da ortaya çıkarabilmek için bazı tetkikler gerekir. Oysa, evlendikten sonra çiftlerin büyük kısmı doğal yolla çocuk sahibi olabiliyor, sadece %15’inde gebelik gelişmez. Bu yüzden de evliliğin daha ilk gününde tetkiklere başlanması önerilmez. En az 1 yıl geçer, hala gebelik görülmezse o zaman her iki eş de incelemeye alınır.
#Gebelik İçin Bekleme Süresi Ne Kadar OlmalıSperm üretiminin tamamen bozulduğu azospermik erkeklerde bunun neden kaynaklandığı belki de üzerinde en yoğun araştırmaların yapıldığı başlıca konulardan birisidir. Her ne kadar mikroTESE ile olguların üçte birinde az sayıda sperm hücresi bulunarak sorun hallediliyor olsa da, geri kalanlar için tedavi şansı ne yazık ki çok düşük. Ancak son yıllarda testislerde sperm üretiminin mekanizması aydınlatıldıkça, azosperminin tedavisinde de yeni ufuklar belirmeye başlandı. Bunlardan biri de, spermin enerji kaynağı olan mitokondri organelinin bozuklukları ile ilgili gelişmeler.
#SpermErkek kısırlığı, toplumda her 5 kişiden 1’inde izleniyor. Kadın nedenli kısırlık durumlarında da oldukça sık olarak karşımıza çıkıyor. Peki, erkek kısırlığı yeteri kadar biliniyor mu? Erkeklere yeteri kadar tetkikler yapılıyor mu? Prof. Dr. Recai Pabuçcu, konuyla ilgili merak edilen sorulara yanıt verdi.
#Sperm AnaliziÇiftlerin yaklaşık %15'inde görülen çocuk sahibi olamama sorununda, sadece erkeğe bağlı faktörler %20 oranındadır. Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Koray Altunay, erkek kısırlığı nedenleri ve tedavileri hakkında detaylı bilgi verdi.
#Erkeklerde Kısırlık Belirtileri NelerdirÜrolojinin saygın dergilerinden Urology Times’ın ocak sayısında Dr. Emre Bakırcı’nın, menide sperm bulunmayan erkeklerin çocuk sahibi olmasıyla ilgili bir araştırması yayınlandı. Daha önce yine ABD’de bir kongrede bildiri olarak sunulan araştırma, sperm üreten testislerin çok küçük olması halinde bile üreme hücresi üretebildiği ve bunlardan bebek elde edilebildiğini de ortaya koydu.