Antalya Devlet Opera ve Balesi, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda ‘Fonikler Köyü’ senfonik masalını minik sanatseverlerle buluşturdu. Çocukları çok sesli müziğin notaları arasında keyifli bir yolculuğa çıkaran eserde, Antalya Devlet Konservatuvarı öğrencileri de sahne sahne aldı.
#SenfoniDünya opera ve orkestralarının en çok sahnelediği Carl Orff’un Carmina Burana eserinin bu akşamki İzmir temsili ertelendi. Yetkililer ‘teknik nedenler’ dese de tepkilere yol açan ertelemenin Fazıl Say’ın ‘Kültür Bakanlığı, Şarap ve Seks’ yazısı nedeniyle olduğu iddia edildi.
#Fazıl SayDünyaca ünlü piyanist Fazıl Say, geçtiğimiz günlerde Antalya Senfoni Orkestrası’nın programından çıkarılan Nazım Oratoryosu eseri yerine koyulan Carmina Burana adlı eserin seks ve şehvet konularını işlediğini ifade etmişti. Say, bugünkü köşe yazısında ise 2 Mayıs'ta İzmir'de sahnelenecek "Carmina Burana"nın İzmir Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü tarafından kaldırdığını duyurdu.
#Fazıl Sayİnci Özdil, Türkiye’nin ilk kadın senfoni orkestrası şefi. Erkeklerin tekelindeki orkestralarda, kendisine yer açabilmek için uzun ve de çetrefilli yolları aştı. Ve şimdi Türkiye’deki altı senfoni orkestrasından biri olan Bursa Bölge Devlet Senfoni Orkestrası’nı yönetiyor.
Peribacaları, yerli dizilerde kullanılan tarihi evleri ve balonlarıyla tanınan Ürgüp yeni bir turizm temasına kavuştu. Bu yıl ikinci kez gerçekleştirilen Klasik Keyifler, genç müzikçileri usta sanatçılarla buluşturuyor, oda müziğinin seçkin yapıtlarının Ürgüp’ün sıradışı mekanlarında yankılanmasını sağlıyor. Mağara, vadi, peribacası ve butik otellerdeki konserlerin çoğu ücretsiz. Ayrıca müzikçilerin atölye çalışmaları, konser provaları da meraklılara açık.
<b>ŞU </B>an devlete bağlı 6 senfoni orkestrası ve 5 opera bulunmaktadır. Bunun yanında birkaç belediye <I>(<B>Eskişehir </B></I>Belediyesi Senfoni Orkestrası gibi), birkaç da özel orkestra var. <I>(<B>Tekfen </B></I>Filarmoni, <B><I>Borusan </B></I>Filarmoni gibi).
Bereketli Antalya hem tarımı, hem iklimi, hem de hiç şüphesiz ki tarihî mirası itibarıyla dünyanın mümtaz bir parçasıdır. Ukrayna - Rusya Savaşı sonrası 200 bin tane ne idüğü belirsiz Rus ve Ukraynalı, şehri istila etti. Kiralar arttı, daha doğrusu arttırıldı. Belek bölgesi, zaten karışık bir mimariyle örtülmüş vaziyetteydi. Şimdi batı bölgesinde de garip manzaralar görülüyor. Tarımsal alanlarda, arazi sahipleri olarak Batı Avrupalılar var, örneğin İngilizler; aldıkları gibi satıyorlar. Sorunların artık ciddi olarak ele alınması lazım. Çok çabuk heba edilebilir bir zenginlik. Geleceği harcama hakkımız yok.
#Antalya