Dile kolay, 35 yıla yakın süredir İzmir ve Kuşadası’nda eğlence dünyasına yön veren isimlerin başında geliyor. Şairin, “Ömrün yarısı” dediği mesleki yolculuğunda çok sayıda mekanı hayata geçirdi. Çalıştırdığı işletmelerde her zaman başarıyı yakaladı. Hepsini çocuğu gibi gördü. O, eğlence dünyasının kaliteli ve modern yüzlerinden. İnanılmaz hoşgörülü, sabırlı, güleç, ilkeli, öngörülü, işine bağlı ve saygılı bir insan. Aynı zamanda çalışkan, disiplinli, yenilikçi, meraklı ve detaycı. Öyle ki mekanlarının iç tasarımını bile kendisi yapıyor. Zaten başarısının sırrını da bu prensiplerine bağlıyor. Mesleki değerlere de son derece sadık. Hala ilk günkü gibi heyecanlı ve hevesli. “Sektör yeniliklere her zaman gebe. Mimari yapınızdan iç dekorunuza, çaldığınız müzikten konseptinize kadar sürekli yeniliklere açık olmanız gerekiyor. Sıradan olmadığınız sürece karşılığını mutlaka alıyorsunuz” diyor. Her şeyin tek başına başarılmadığının farkında. “Benim de arkamda yıllardır birlikte çalıştığım ve çok güvendiğim, artık aile gibi olduğumuz bir ekibim var” diyebilecek kadar da özgüvenli. Mesleği zirvedeyken bırakmak istiyor. “Bu en büyük hayalim ama zamanını bilemem” diye de ekliyor. İşte karşınızda Tibet Özer...
#1Bitlis'te Meteoroloji Bölge Müdürlüğü'nün verilerine göre, merkez ve çevresinde son yılların en kurak kışı yaşanıyor. Kış sezonu boyunca 2010 yılında, yerde 1 metre 73 santim tutan karın yağdığı Bitlis'te, 2012'de ise 13 metre 30 santimetre tutan kar yağınca rekor kırıldı. 2019'da 9 metrelik karın olduğu Bitlis'e, 2020'nin Aralık ayında 31 santimetre tutan kar yağdı. Havanın sıcak ve güneşli olması nedeniyle bu kar da eriyince Bitlis'te, 2021'e kurak ve karsız girildi.
#BitlisGeçen hafta sonu İstanbul'daki Dünya Atletizm Şampiyonası'nda ilk madalyalarını kazandı Türkiye. İlk gümüşü getirense taze Türk vatandaşı İlham Tanui Özbilen oldu. Onun Türkiye'ye gelmesine aracılık eden Önder Özbilen ise soyadını verebilmek için kendi babasından izin almış. Özbilen'in Tanui'yle birlikte iki yeni cevheri daha var.
Son üç yıldır ocak ayının ortalarına doğru ilk kar yağışını alan Davraz, bu sezon 11 Aralık’ta karla buluştu. Sezonu erken açak kayak merkezlerinden biri oldu. Geçen hafta sonunda Davraz’da kar kalınlığı 110 santimi bulmuştu. Yağan kar ve yoğun talep işletmecilerin yüzünü güldürüyor. Kayak merkezindeki Süleyman Demirel Üniversitesi’nin 84 yataklı Uygulama Oteli de bu sezon faaliyete girdi.
60 yıldır kadın çorabı üreten Öğretmen’in markası Penti, kış koleksiyonuna erkek çorabını da ekledi. Öğretmen Çorap/Penti’nin Yönetim Kurulu Başkanı Sami Kariyo, “Piyasada bulunan erkek çoraplarının kalite ve koleksiyon açısından zayıf olduğunu gördük. 2 yıl içerisinde koleksiyonumuzun birkaç ürününü külotlu çorabın oluşturacağını düşünüyorum” dedi.
Yves Saint Laurent, modada büyük ağırlığı olan, yönetilmesi güç bir marka. Efsanevi kurucusu, bu ismi zirveye taşıyıp yıllarca orada tuttuktan sonra kenara çekildiğinde, yerini Tom Ford gibi yine çok karizmatik bir tasarımcı doldurmuştu. Onun da gitmesinden sonra yerine geçecek insanın ezilmemek için olağanüstü olması gerekiyordu. Markanın sahibi Gucci Grubu, Stefano Pilati adlı bir İtalyanı bu göreve uygun buldu. Pilati ilk iki sezonunda büyük bir yenilik yapmaya cesaret edemedi. Belki böyle temkinli davranmakta haklıydı, ama bu yüzden de çok eleştirildi. Nihayet şimdi öne çıkıyor, kendini kanıtlıyor. ID Dergisi, son sayısını ona ve yeni koleksiyonuna ayırdı.
Kar sporlarına ilgi arttıkça, kayak modasından daha fazla söz eder olduk. Modanın etkisinde kalan kar kıyafetlerinde "couture" etkileşimler gözlemlenirken, uzmanlar tasarımlara ruhunu, konfor yaratan ileri teknoloji ürünü malzemelerin verdiğini belirtiyor: Yani, moda + teknoloji = şıklık