TÜİK verilerine göre ekim ayı TÜFE oranı kamuoyunun beklentileri doğrultusunda yüzde 2.88, yıllık yüzde 48.58 olarak gerçekleşti. Temmuz-ekim dönemini kapsayan dört aylık süreçte enflasyon yüzde 12.06 oldu.
İşçi, esnaf ve çiftçi emekli aylıklarına ocakta yansıtılacak 6 aylık TÜFE artışı kasım ve aralık verileri ile netleşecek. Milyonlar şimdiden 3 Ocak 2025 Cuma günü açıklanacak TÜİK verisine kilitlendi.
Dört ayda enflasyonun yüzde 12.06 olduğu dikkate alındığında gariban emekliye yüzde 15-16 arasında zam yolda. Yeter mi? Cep boşaltan gündelik yaşamda asla yetmez. 12 bin 500 TL’nin altında aylıkla mucize yaratan dul ve yetimin durumu daha kötü. Zira yaşamın en ağır tokadını onlar yiyor. Çalışırken vergisini ödeyen, sigorta primini aksatmayan emeklinin analarının ak sütü gibi helal sorunlarla karşılaşmadan erinçli yaşam sürmesi.
Hayat pahalılığının en çok hırpaladığı kitlenin yeni yılda yüzlerinin gülebilmesi için aylıklara 6 aylık TÜFE zammının yanı sıra göreceli gönenç payı verilmesi kaçınılmaz. Bu pay esirgenirse garibanlar ordusu büyük düş kırıklığı yaşayacak, temmuza dek yine sürünecekler.
Eğer aylıklara ocakta salt yüzde 15-16 arasında zam yansıtılırsa 12 bin 500 TL tutarında en düşük aylıkla geçinmeye çalışan dört milyona yakın emekli sıfır zam tehlikesi ile karşı karşıya kalacak. Her 6 ayda bir Hazine desteği ile en düşük aylıkları artırılan dört milyon emeklinin temel sorununa kalıcı çözüm bulunması için taban aylıkları yaşanabilir düzeye yükseltilmeli. Ardından enflasyon zammı eklenmeli. Şükrü KARAMAN
CHP’DE KULİSLER
Kurultay, erken seçim ve ABD ile ilişkiler...
- CHP kurultaya gider mi?
Üreticinin ürettiği ürünün raftaki fiyatının artışına dikkat çeken Gürer şöyle konuştu: “Niğde, fasulye üretiminde ilk sırada. Tüccar tarlada- kuru fasulye - 30-35 lira aralığında ürün aldı. Bir markette şeker fasulyenin kilosu 40.2 lira. Yer fıstığı Osmaniye’de tarlada 30 liradan satıldı, üç harfli markette Mısır’dan ithal edilen kabuklu yer fıstığı 74.5 liradan satılıyor. Aksaray’da çerezlik ayçiçeğini tüccar ortalama 25 liradan aldı çiftçiden, Tarım Kredi markette dökmesi 99 liradan satılıyor. Süt inekçiliği yapan, sütü sağıp sanayiciye veriyor; süt ineğine bakan, sütü 12 liradan satıyor, rafta süt 40 liradan satılıyor. Bu fiyat farkları fahiş fiyat kapsamında mıdır?
ANGUSLARA DIŞKI SIKILIYOR
Yurtdışından ithal edilen Angus cinsi hayvanların gemilerden indirilmeden önce üzerlerine sıvı dışkı sıkılarak hayvan ağırlıklarının ortalama 20 kilo artırıldığı iddia edilmekte ve ben gittim, yerinde gördüm, gerçekten hayvanın gözüne kadar dışkı sıkmışlar. Bunlarla ilgili ne yapıldı? Son yıllarda şeker üretiminde şeker açığımız olmamasına rağmen ithalata gittiniz. Şu anda şeker ithalatının 2024 yılında yapılıp yapılmadığını da öğrenmek istiyorum.”
İTHAL GIDADA GDO
Niğde Milletvekili Gürer ayrıca
“Yurtdışından getirilen ürünlerin GDO’lu olup olmadıklarının yönünde bir inceleme gerçekleştiriliyor mu? Dahilde İşleme Rejimi kapsamında 2024 yılında hangi ürünler ithal edilmiştir, miktar ve tutar nedir? Ne kadarı bu ürünlerden işlenerek ihraç edilmiştir, tutar ve miktarı nedir?” diye sordu.
GAZETECİYE YAZARA YAYINCIYA BASKIYA HAYIR
T
Tabii ki yangın da. Aslına bakarsanız bu konuyu bütüncül bakış açısıyla ele almamız gerekiyor. İki konuyu birbirinden ayırmak yerine bir bütün olarak değerlendirmek yerinde olacaktır. Bunun için şirketler, bilim insanları ve sivil toplum kuruluşları bir araya gelip çözüm önerileri üretmeliler. Yoksa ‘maden açılmasın çevreyi kirletiyor’ demek çok kolay oysa bunun bir de ekonomik kısmı var. ABD, Çin, Güney Afrika, Kanada, Avustralya, Rusya... Madencilikte dünyanın önde gelen ülkeleri bu sayede ekonomilerine hatırı sayılır bir katma değer yaratıyorlar. Ayrıca işledikleri madenleri katma değerli ürünlere çevirerek önemli bir ihracat girdisi elde ediyorlar.
Maden sektörünün gelişimindeki en büyük engel çevre algısı. Madenler kapatılsın demek de bir çözüm değil. Kullandığımız hemen her şey madenlerden çıkan ürünler sayesinde yapılıyor. Cep telefonu, uçak, makine, otomobil, gözlük... Böyle olmasa bugün dünyada uzay madenciliği konuşulmazdı. Durum böyle iken madencilik şirketlerinin çevresel itirazları olanları dinlemeli belki de sorumlu ve sürdürülebilir madencilik alanında yaptıkları çalışmaları daha iyi anlatmaları ve onlardan gelen itirazlara çözüm önerileri üretmeleri gerekiyor.
128 MADEN SAHASINA 21 MİLYON FİDAN
Bu konuda ülkemizde çalışmalar yapılmıyor da değil. Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’nün iki yıl önce başlattığı TÜRMES (Türkiye Geneli Rehabilite Edilmiş Maden Sahaları ile Madencilik Sosyal Sorumluluk Çalışmalarının Tespiti Projesi) sayesinde 45 ilde rehabilite edilen 128 maden sahasında 8 bin 996 hektarlık alana toplam 20 milyon 760 bin fidan dikilmiş durumda.
Yine bu alanda yapılan çalışmalara yakın zamanda bir yenisi eklendi. Yeniköy Kemerköy Enerji 511 hektarlık alanda Türkiye’nin tek seferde yapılan en büyük rehabilitasyon projesini başlattı.
İşini doğru yapmayan çevreyi kirletenlere tüm yurttaşlar olarak elbette karşı çıkacağız, geçit vermeyeceğiz ancak işini düzgün yapanları da alkışlayıp onlara ülkemizin değerlerini gün yüzüne çıkarma konusunda da destek olacağız.
Geçen hafta Samsun’daydık, İş Bankası ve TEMA’nın 81 ilde 81 projesini desteklediğimiz gibi bu projeyi de destekleyeceğiz. Gerçekten, her iki projenin büyüklüğünü, oradaki çalışmaları gördüğümüzde insanın göğsü kabarıyor. Sadece fidan dikmek değil, yağış da bekliyoruz artık.
ÖREN YENİKÖY-KEMERKÖY
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, İstiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.
Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!
GÜNÜN SÖZÜ
“Küçülmeyi arayan önce büyümüş olmalı; zayıflık peşinde koşan mutlaka güçlüydü bir zaman. Mahvını isteyen önce yükselmiş olmalı; almak için çırpınan mutlaka vermişti eskiden. Küçük kara ışık denir buna: Yumuşak ve zayıf olan kalır sert ve güçlü olanın karşısında.” Lao Tzu
BİLİYOR MUSUNUZ
- AİLE hekimlerine yeni yönetmelik değişikliklerine tepki gösteren CHP Kocaeli Milletvekili Prof. Dr. Mühip Kanko’nun, Meclis’te “Aile hekimleri, hastalarına antibiyotik yazmak ya da yazmamak arasında zorlu bir ikilemle karşı karşıya kalıyor. Eğer hastanın talebi doğrultusunda antibiyotik yazarlarsa fazla antibiyotik reçetesi nedeniyle cezalandırılıyor; yazmazlarsa hastadan düşük puan alıyor ve yine ceza alıyorlar. Her iki durumda da aile hekimleri maddi kayıplarla karşılaşıyor” diye konuştuğunu...
- TÜRKİYE Bilişim Derneği İstanbul Şubesi’nin düzenlediği 18. İstanbul Bilişim Kongresi’nin bu sene ‘Yapay Zekâ ile E-Ticarette Sınırları Aşmak’ temasıyla 28 Kasım tarihinde Üsküdar Bilim Merkezi’nde yapılacağını...
-
Dünya liderlerine karşı ilginç tavırlarıyla gündemden düşmeyen Donald Trump geri döndü. Onun yaşamı hep siyaset sahnesinde geçti. Siyasetiyle herkesin kafasını karıştırdı. Bu arada aklımıza Robert Kennedy Jr. geldi. Kimdi bu adam? ABD siyasi atmosferinde çok güçlü ailenin, yani Kennedy ailesinin bir ferdi.
Ve yeni ABD Başkanı D. Trump’ın kuvvetli destekleyicisi, ekibinin en değerli üyelerinden biri. Güçlü siyasetçi bir aile. Basit oyunların üstesinden gelen akıllı bir adam Trump.
Bütün dünyanın nefesini tutarak sonucunu beklediği Amerikan seçimleri hem Temsilciler Meclisi’nde hem Senato’da Cumhuriyetçilerin zaferiyle sonuçlandı. Başkanlık seçimini de Kamala Harris’i ezici bir çoğunlukla yenen Trump kazandı. Peki Demokratlar seçimi neden kaybetti?
Siyaset mühendisleri seçimde kilit rol oynayan ‘salıncak eyaletlerde’ seçmenin neden Harris yerine Trump’a oy verdiğini çözmeye çalışıyorlar. Trump’ın bir lider karizması olduğu yönünde güçlü bir kanaat taşınıyor; Harris ise sadece bir bürokrat ve memur.
Trump, ABD’de tek baş?na iktidar oldu. Sadece ba?kanl??? de?il Senato ve Temsilciler Meclisi?ni de kazand?.
Bir de ?u var; Amerika?da kad?n erkekten daha a?a??da say?l?yor. Pensilvanya b?y?k bir eyalet ama ciddi bir kitle oylamaya kat?lmad?. Onlar? harekete ge?irmek i?in?ına iktidar oldu. Sadece başkanlığı değil Senato ve Temsilciler Meclisi’ni de kazandı.
Bir de şu var; Amerika’da kadın erkekten daha aşağıda sayılıyor. Pensilvanya büyük bir eyalet ama ciddi bir kitle oylamaya katılmadı. Onları harekete geçirmek için Elon Musk, “Seçime katılacaksan kart göster ve her gün çekiliş yapacağım 1 milyon dolar vereceğim’ dedi ama pek hoş karşılanmadı. Ama bir yandan da etkili oldu. Çekilişte kaç kişi katıldı belli değil. Bir sürü katılan sanmış ki, Cumhuriyetçi olmak lazım. Kandırılmış mı yoksa? Evet ama onlar bile kişi başına 500-1000 dolar almışlar.
PRATİK ÇÖZÜMLER
Trump, Pennsylvania, Georgia ve Kuzey Carolina gibi önemli eyaletlerini kazandı. Ayrıca Temsilciler Meclisi ve Senato’da da çoğunluğu kazanarak yasaları geçirme konusunda daha kolay bir yol açacağı tahmin ediliyor.
ABD seçim sonuçları, BM İklim Görüşmeleri COP29’un Bakü’de başlayacağı sırada geldi. Bu sonucun görüşmeler üzerindeki etkileri hakkında daha fazla bilgi için iklim diplomasisi uzmanı Alex Scott’un bu güncellemesini okuyabilirsiniz. Seçim sonuçlarının küresel iklim eylemine etkileri üzerine uzman Avrupa İklim Vakfı’ndan Laurence Tubiana “ABD seçim sonuçları küresel iklim eylemi için bir gerilemedir, ancak Paris Anlaşması direncini kanıtladı ve herhangi bir ülkenin politikalarından daha güçlüdür” dedi.
BİLİYOR MUSUNUZ?
- BİLKENT Üniversitesi, Oğuz Tansel Türk Edebiyatı Araştırma ve Uygulama Merkezi’nin düzenlediği ‘Halk Edebiyatında Yeni Açılımlar’ başlıklı çalıştayın 13 Kasım Çarşamba 14.00’de yapılacağını...
- ADANA Milletvekili Ayhan Barut’un, yarım litre suyun marketlerde 15 TL’ye satıldığını, bir litre sütün ise üreticiden 13 liraya alındığını vurgulayarak “Üreticiyi perişan ettiniz, halkı da şu kuru ekmeğe muhtaç ettiğiniz” diye tepki gösterdiğini...
- ÇANAKKALE Milletvekili İsmet Güneşhan, Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek ve Bayramiç Belediye Başkanı Cem Atılgan’ın Bayramiç Hacıbekirler Köyü’nde Halilağa Bakır Maden sahasının tam ortasında ağaç kesimini durdurduklarını ve CHP heyetinin “Doğayı ve yaşam alanlarımızı korumak için binlerce ağacın yok olmasına seyirci kalamayız” dediklerini...
- BAĞIMSIZ Türkiye Partisi Genel başkanı Hüseyin Baş’ın, Karabük kongresindeki konuşmasında “Madem maaşlar artınca ekonomi batıyor, asgari ücreti ve emekli maaşını düşürelim! Gerçek sorun açlık ve sefalettir” dediğini...
TARAFTARLIK DUYGUSU
Ama siyasi tecrübesi 32 yıllık. 12 Eylül yasakları kalkıp CHP’nin yeniden açıldığı 9 Eylül 1992’de partiye katıldı. Kendi ifadesiyle ‘Kadın Kolları’ hariç partinin her kademesinde görev yaptı, çalıştı. Belediye başkanlığında ise 3’üncü dönemi. Uysal, partisinin eylülde gerçekleştirdiği tüzük kurultayında “Amasız fakatsız tam demokratik Türkiye tam demokratik CHP” mesajıyla bir çıkış yaptı. İstanbul ve Ankara siyasileri için ‘taşra’ görülen Antalya’da, bir ilçe belediye başkanının hazırladığı tüzük taslağı 123 imzayla gündeme alındı. Her ne kadar reddedilmiş olsa da önemli bir işaret fişeğiydi.
Uysal, bugünlerde hayalindeki Türkiye’yi ve CHP’yi anlattığı bir yolculuğa başladı. Bu yolculukta yanına bir de yeni kitabını ekledi. ‘21. Yüzyılda Yeniden Cumhuriyet’ isimli kitabı Cumhuriyet Yayınları’ndan geçen haftalarda çıktı.
Uysal, bir yandan tüzük kurultayında bulduğu desteği genişleterek sürdürürken ilçesinde de ülkenin sorunlarının masaya yatırıldığı forumlarla geleceğe söz bırakmak için çalışıyor. Forum Muratpaşa’da önce eğitim tartışıldı, ardından göç sorunu. Tüm tartışmaların sonunda birer sonuç bildirgesi açıklanıyor. Önemli tespitler var. Eğitimde, sürdürülebilir kalkınma ve inovasyon odaklı gelecek için okulların kuluçka merkezlerine dönüştürülmesi öneriliyor. Göç konusunda, tüm tartışmaların arasında yaşanacak iklim göçüne dikkat çekilip Afrika ile vize politikalarının yeniden düzenlenmesi öneriliyor.
Yoluna devam eden Uysal, partisinin olağan ya da olağanüstü yapılacak ilk kurultayında CHP genel başkanlığına aday olduğunu da ilan etti.
Uysal’ın bu çıkışını partinin üst yönetimi de dikkatle izliyor, sanırım. Zira, 26-27 Ekim’de Antalya Kitap Fuarı’nda Cumhuriyet Yayınları standında yapacağı imza günü Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’e gelen bir telefonla engellenmiş. O da imza masasını 100 Yılın Cumhuriyet’i sergisinin düzenlendiği Antalya Atatürk Kültür Merkezi’ne alıp partililerle, kent sakinleriyle bir araya gelmiş.
ECEVİT VE AKGÜNLER BİLDİRİSİ
Takvimler 1973 yılı mayıs ayını gösteriyor; yer Alanya İncekum Motel’in merdivenleri, 18 yıl önce kaybettiğimiz
Proje, fidan dikimlerinin yapıldığı bölgelerde bitki örtüsünün ve canlı türlerinin de artmasını amaçlayarak daha fazla karbon tutulmasını, iklim değişikliğiyle mücadeleye katkı sağlanmasını ve orman alanlarının çoğalmasını hedefliyor.
İlk olarak 2008-2017 yılları arasında gerçekleştirilen projenin yeni aşamasında ilk dikim töreni, Samsun’un İlkadım ilçesinde geniş bir katılımla gerçekleşti. Samsun Vali Yardımcısı Kemal Yıldız, İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, Amasya Orman Bölge Müdürü Ferdi Özer ve TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç’ın da katıldığı tören açılış konuşmalarıyla başladı. Fidan dikimi ile devam eden törene Samsunlu çocuklar ve bölge halkı da katıldı.Ataç, Türkiye İş Bankası’nın 100. yılında yeniden hayata geçirilen bu projeyle 2023’ten 2028’e kadar, 81 ilde toplam 2.200.000 fidanın toprakla buluşacağını hatırlattı.
İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, törendeki konuşmasında 2008-2017’deki ilk dikimde 81 ilde yaklaşık 1.500 hektar alana 2 milyon 205 bin fidan dikimi gerçekleştirdiklerini hatırlattı. Bankanın 100. yılında Atatürk’ün Kurtuluş Savaşı’nı başlattığı şehir olan Samsun’da projeyi tekrar hayata geçirdiklerini vurgulayan Aran, “Bu dikim törenini sevgili çocuklarımız için yapıyoruz. 7 hektarlık alana 10 bin fidan dikeceğiz” dedi.
KARBON AYAK İZİNİ SIFIRLIYORUZ
Sürdürülebilirliğin tüm dünya için vazgeçilmez bir husus olduğuna dikkat çeken Aran, “Tarım ve orman alanlarının gördüğü zararı her geçen gün daha fazla hissediyoruz. Sürdürülebilirlik konusunu klişelere kapılmadan ele alıyor, elimizden gelenin en iyisini yapmak için çalışıyoruz. Karbon sıfır olma taahhüdü veren bir banka olarak öncelikle kendi karbon ayak izimizi sıfırlıyoruz. Sonrasında ise kredi müşterilerimiz ve tedarikçilerimizle birlikte onların karbon ayak izini azaltmak için çalışıyoruz. Bu projeyi hem diktiğimiz fidanların ormanlara dönüşümü hem de ormanlarla beraber karbon yutak alanlarının gelişimi sayesinde iki yönlü bir yaklaşımla ele alıyoruz” diye konuştu.
TEMA’nın Orman mühendisi Ferhat Taze, bir soru üzerine yangınlar olurken bu yeni ağaçlandırma çalışmalarının orman varlığını artmasına büyük katkı sağladığını söyledi. Bundan sonraki dikim çalışmaları Çankırı, Konya ve Kırklareli’nde olacak.