Borsalarda likidite canlılığı

Borsalarda son günlerde çıkış hareketleri ivme kaybetse de olumlu hava sürüyor. Borsaların güç aldığı gelişmeler, alternatif piyasa olması açısından düşük faiz, piyasalardaki bol likidite ve ekonomilerin açılmaya başlayacağı beklentileri. Bazı ülkede ekonomik faaliyetler kısmen başladı, bazıları ise önümüzdeki günlerde başlayacak. Türkiye için ise bayram sonrası gibi beklentiler hakim. Diğer yandan ABD Başkanı Trump, virüsün yayılması konusunda Çin’i suçlamış, bu durum acaba yeni bir ABD-Çin ticaret savaşı mı geliyor endişelerine yol açmıştı. Ancak “ABD ve Çin ticaret anlaşmasını tamamlayıp yürürlüğe koyma konusunda mutabık kaldı” haberi bir rahatlama sağladı. Daha sonra gelen piyasaların öngörülmeyen riski Trump’ın “ABD-Çin ticaret anlaşması konusunda henüz karar vermedim” açıklamasına çok itibar edilmedi. Dünya can derdinde iken bir de ticaret savaşı, olacak iş değil diye değerlendirilmiş olabilir.

İKİNCİ DALGA

Bununla birlikte Beyaz Saray Danışmanı Larry Kudlow’dan, “Trump yönetimi koronavirüsün ikinci dalgası ve olası kapatmalar için acil durum planı yapıyor” açıklaması geldi. Bir süredir bazı yerlerde kısık sesle de olsa ikinci dalgadan söz ediliyordu. Öyle bir durum gerçekleşirse onu ayrıca değerlendirmek gerekecek. Dileriz olmaz, aksi takdirde mevcut durum ile mücadele bu denli zor olurken ikinci dalganın sonuçları daha ağır olacaktır. Yine Beyaz Saray Danışmanı Hesset’in “Fed, eğer faizleri negatife çekmeye karar verirse bunu destekleriz” açıklaması kayda değer görüldü. Negatif faiz geçen Fed toplantısı öncesi tartışma konusu olmuş ancak Fed faizi sabit bırakmıştı. Bu yılın kasım ayında ABD’de seçim olduğunu dikkate alırsak bu yöndeki baskıların devam etmesi olasıdır. Fed buna karşı direnebilir mi? Geçtiğimiz yıl Trump’ın faiz düşür baskısına direnememişti. Negatif faiz söz konusu olursa olumlu etkilenecek yatırım araçları altın ve borsa olacaktır doğal olarak. Borsalarda son günlerde olumlu gelişmelerin önemli ölçüde fiyatlara dahil olduğu konusunu dikkatte tutmakta yarar var.

PETROL FİYATLARI YAKINDAN İZLENİYOR

Dış piyasalarda ise altın ve ABD doları güvenli liman olmaya devam ediyor. ABD Doları’nın Euro ve Japon Yen’i başta olmak üzere 6 para birimine karşı değişimini gösteren Dolar Endeksi 100 seviyesi etrafında dalgalanırken değerli konumunu koruyor. Son dönemde nakit ihtiyacı ve doların güvenli liman olarak görülmesine bağlı olarak Türkiye’nin de yer aldığı gelişen ülkelerden ABD başta olmak üzere gelişmiş ülkelere bir sermaye akışı görülüyor. Bu nedenle Brezilya Reali, Güney Afrika Randı, Hindistan Rupisi gibi gelişen ülke para birimlerinde bir değer kaybı söz konusu. TL de bu durumdan nasibi almış görülüyor. Altında ise kısa süreli kâr satışları görülse de çıkış trendini koruyor. Bilindiği üzere altın fiyatını etkileyen bazı temel parametreler; Faiz, enflasyon, ABD Doları’ndaki dalgalanmalar, merkez bankası para politikaları, jeopolitik gelişmeler, fiziki alım satımlar sayılabilir. Bu dönem düşük faiz, merkez bankalarının genişlemeci para politikaları ve bollaşan likidite ile virüse bağlı belirsizlikle güvenli liman ihtiyacı öne çıkmış durumda. ABD Doları’ndaki değerlenmesinin etkisi fazlaca hissedilmiyor. Ancak nakit ihtiyacına binaen yükselen altın fiyatlarını fırsat bilen bazı ülke merkez bankalarının satış yapma olasılıkları da dillendirilmiyor değil. Bakalım gerçekleşecek mi? İzleyip göreceğiz. Şimdiden bir şey söylemek zor. Yakından izlenen bir diğer konu petrol fiyatları. OPEC+ toplantısında 10 milyon varil kesinti kararı çok tatmin etmezse de ekonomilerin faaliyete açılacak olmasına bağlı olarak petrol fiyatında yükseliş görülüyor. Sert düşüş sonrası yaşanan
çıkışı biraz da tepki alımları olarak görmek gerekecek.

VERİLER GELDİKÇE MERKEZ BANKASI BİLANÇOLARI GENİŞLİYOR

Virüse bağlı gelişmeler yakından izlenirken piyasalar yeni duruma göre gardını almaya devam ediyor. Küresel ekonomideki sert fren hükümetleri ve merkez bankalarını harekete geçirdi. Düşük faiz ve bol likidite politikası finans piyasalarına bir hareketlenme getirdi ve koruma sağladı. Ancak nisan ayı ekonomik verileri açıklandıkça tahminlerin doğru olduğu görüldü. Cuma günü açıklanan ABD tarım dışı istihdam verisi -21 milyon kişi olarak geçekleşirken son yedi haftada 33 milyon kişi işinden oldu. ABD işsizlik oranı yüzde 14.7 oldu. Buna karşılık ABD Merkez Bankası (Fed) bilançosu 6.7 trilyon dolara yükseldi. Her hafta artış kaydeden bilançoda genişleme ivmesi biraz düştü. Bu meyanda not olarak vermek gerekirse, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) bilançosunda emisyon kalemi 218 milyar TL’ye yükseldi. Ekonomilerdeki tahribat ortaya çıktıkça merkez bankası bilançoları genişlemeye devam ediyor. Kısa vadede bu yangına ilk müdahale merkez bankaları ve devletler olması gerekiyordu. Dengeler kurulduktan veya normalleşme sağlandıktan sonra olağan işleyişe geçilecek tabi ki.

BORSADA DESTEKLERE DİKKAT

Borsada çıkış hareketi sonrası kâr satışlarına görülüyor. İlk destek 97.500-97.200 seviyelerinde. Bu seviyelerin üzerinde tutunamaz ise kısa dönemli çıkış trendinin altına salınım gerçekleşmekle birlikte sonraki destek noktaları 94.500 ve 92.000 seviyelerinde bulunuyor. İlk dirençler ise 100.000 ve 102.300 seviyelerinde. Çıkışın devamı için bu seviyelerin geçilmesi önemli olacak. Sonraki direnç 106.500 seviyesinde. Destek seviyelerinde tepki yükselişleri görülse de kâr satışlarının etkisinde kalınabilir.

DOLAR/TL KURUNDA KÂR SATIŞLARI GÖRÜLDÜ

Dolar/TL kurunda yükseliş hareketi kâr satışlarıyla karşılaştı. 7.07-7.03 ilk destek noktaları olarak görülürken sonraki destek seviyeleri 6.94-6.92 ve 6.83 seviyelerinde. İlk direnç seviyeleri ise 7.14-7.17 ve 7.27 olarak görülüyor. Kısa dönem yön konusunda 7.02-7.27 destek direnç bandı izlenebilir.