Galatasaray’ın 100. Yıl Balosunda gösterilen Galatasaray belgeseli Galatasaray Lisesi görüntüsüyle noktalanıyormuş da, bu seçkincilikmiş de, böyle bir belgeselin ‘Galatasaray, Galatasaray’ diye haykıran milyonlarca taraftarın görüntüsüyle bitmesi gerekirmiş de, falanmış filanmış.
Yönetimin basiretsizliği yüzünden adı BuzAda’ya çıkartılan Galatasaray Adası yerine Dolmabahçe Sarayı’nda yapılan 100. Yıl Balosu’nun düzenleyicilerine bir sorum var:
- Karıncaezmez Şevki’yi Samatya SSK’da bulan. Her gün ziyaretine giden, hediye ettiği orijinal formayla ölü gibi yattığı yatağında, birkaç dakikalığına da olsa çocuklar gibi şenlenmesini, Re Re Re Ra Ra Ra diye şahlanmasını sağlayan... Öldüğünde mezara indiren, kefenine parçalı GS formasını örten. Kız kardeşine maddi yardımda bulunan...
- Metin Oktay’ı vefatından itibaren her sene düzenli olarak anan... Geçen sezon Arif’in attığı her golün ardından tribünleri ‘Goool, Metin Oktay’ diye bağırtan. Metin Oktay’ın dev formasını kapalının üstünden sallandıran...
- Galatasaray’ın kurucusu Ali Sami Yen’in artık rahmetli olan eşi Fahriye Yen’in tüm GS camiası öldü bilip unutmuşken, huzurevinde olduğunu öğrenip, yıllarca ziyaret eden ve her seferinde en az 30 liseli ve üniversiteli genç Galatasaraylıyı beraberinde götüren...
- Ali Sami Yen’i her ölüm yıldönümünde mezarında ziyaret eden...
- Her 18 Mart’ta Çanakkale şehitlerini ve aralarındaki GS’lileri anmak için organizasyonlar düzenleyen...
- Kimsesiz çocukları Galatasaray maçlarına getirip, hediyeler dağıtan...
- Metin Oktay ilköğretim okuluna milyarlarca TL’lik kırtasiye yardımında bulunan, okulun dış cephesini boyatan...
Galatasaray yönetimi midir, ya da Yönetim Kurulu’ndan biri midir, ya da Başkanı mıdır?
Yönetim belki bu sefer utanıp susar, onun için ben söyleyeyim, değil.
Bu kişi ultrAslan taraftar grubunun genel koordinatörü Alpaslan Dikmen’dir. Ve Alpaslan Dikmen, Galatasaray Yönetimi tarafından 100. Yıl Balosu davetlileri arasında olmaya layık görülmemiştir.
100. Yıl Balosu’nun, Dolmabahçe Sarayı’nda yapılması seçkincilik değil...
Tek başarısı koltuğuna yapışmak olan yönetimin şakşakçılarından oluşan bir davetli listesi hazırlamak seçkincilik değil... Galatasaray belgeselinin, kulübün beşiği Galatasaray Lisesi’nin görüntüsüyle bitmesi seçkincilik...
Hadi canım sen de...
Radikal bir votka kokteyli
Binboa votkanın Türkiye Barmenler Derneği işbirliğiyle düzenlediği kokteyl yarışmasının final jürisindeydim. Hem hepsi birbirinden nefis dokuz kokteyli tatma hem de barmenlerin piri ve içki kültürünün Türk üstadı Vefa Zat’la tanışıp, sohbet etme zevkini yakaladım.
Sırasıyla birinci, ikinci ve üçüncü olan Mövenpick Hotel’den Ali Rıza Yalçın, Ritz Carlton Hotel’den Cevat Yıldırım ve Bodrum The Marmara Hotel’den Mahmut Öztop, Vefa Zat’la ortak favorilerimizdi. Ben farklı olarak, bir de Antalya Side Asteria Otel’den Nazmi Kaplan’ın çok farklı bulduğum kokteylini beğenmiştim. Radikal bir kokteyl olmasından dolayı, her zevke hitap etmemesi ve birinci olmaması doğal. Sizin damak tadınıza uyup uymayacağını da bilemem. İyisi mi tarifini vereyim, yapıp kendiniz karar verin...
5N isimli kokteyli hazırlamak için; 4 cl Binboa Votka, 1 cl Archers, 1,5 cl Monin Fındık Şurubu, 13 cl Portakal Suyu, 0,5 cl Grenadine’i buzla iyice çalkalayın, bardağa süzüp taze fındık dalıyla süsleyerek servis edin...
Diğer finalistlerin tariflerine binboa.com’dan ulaşabilirsiniz.