“Koymak” kelimesinin terbiyesi üzerine…

Babam ilginç bir insandı.

Haberin Devamı

Babam her zaman aklımda ama; bu hafta bir sürü nedenden dolayı daha da çok aklımda…
23 Şubat yaşgünü…yaşgünüydü. 20 sene önce kaybettik babamı.
Komik adamdı.
İlginç hassasiyetleri vardı.
Kelimelere ve kendince doğru kullanımlarına inanılmaz takıktı.
“Koymak” fiili/kelimesi bunlardan biriydi. Ama biz, “koymak” fiilini Babamın önemsediğini ve kullanımından “hoşnut” olmadığını ancak kelimeyi kullanınca öğrendik.
Nasıl mı?
Anlatıyorum dinleyin hele…

Kardeşim 5, ben 14 yaşımdaydık.
Akşam yemeği için hep beraber sofraya oturduk.
Bu arada bizim soframızda her zaman 2 tuzluk, 2 biberlik, dahası her şeyden iki tane olurdu. Babam, masanın diğer ucunda oturan kişi de her şeye kolay ulaşsın isterdi. Böylece, her şey sofranın hem bi o ucuna hem de bu ucuna yerleştirilirdi.
Neyse, bunlar önemsiz detaylar şu anda.
Sofrada salata vardı.
Kardeşim, 5 yaşında ya, salatasını kendi alamayınca Anneme:
“Anne bana salata koyar mısın?” dedi.
Deme gafletinde bulundu daha doğrusu!
Babam bi hışım fırladı yerinden, başladı nutuk atmaya aniden…
“Koymak ne demek Fuat! Ne demek “koymak” oğlum! Sen “koymak” ne demek biliyor musun! “koymak” ne biçim bir kelime haberin var mı? Annenle düzgün konuş. Bi daha “koymak” dediğini duymayacağım!”… falan filan...
Ben şoktayım. Anneme kal gelmiş.
5 yaşındaki kardeşim ise, gerçekten dut yemiş bülbül gibi o an. Ne kadar korkunç bir hata yapmış olabileceğini anlamaya çalışıyor çocuk...
Başlar öne eğik, hepimiz içimizden “bi daha mı, “koymak” demek filan mı? Asla!” şeklinde tövbeler ediyoruz içimizden!
Durum ciddi.
Babam her nutuk sonrası sessizlik yapardı ki, olay iyice işlesin içimize, ve inanın işlerdi o sessizlik sürdüğü sürece.
Ecel terleri dökerdik hep birlikte.
İşte o an yine o sessizlik oldu.
Sonra,
Babam kardeşime: “Düşün bakalım şimdi ne diyeceksin Annene?” dedi.
5 yaşında, saçları gözlerine düşen, o masum kocaman gözleri en açık haliyle önce yutkunup sonra bi nefes alan benim küçük kardeşim Fuat’tan şöyle bi cümle çıktı o an ağzından:
“Şey... Annecim, salatayı tabağıma yavaşça üstten bırakır mısın lütfen?”
...
Kopan kahkahayı size anlatamam...
İşte o gün bugündür, “koymak” fiili/kelimesi, bizim aramızda pek kullanılmaz. Kazara dendi mi de, hemen düzeltiriz; “yavaşça üstten bırak” der gülümseriz.
İşte bu yüzden, bir ülkenin...
Ülkemizin Başbakanı çıkıp da “Hayali Kabataş Vakası” mahsulü için:
“Adli tıp raporlarını nerenize koyacaksınız?” dediği an...
Kıpkırmızı oldum, Babamı andım.
Çok utandım.
...
Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde,
Pireler berber,
Develer tellâl,
Ben ve kardeşim henüz çocukken...
Terbiye sofralarımızda öğretilen bir dersken...

Haberin Devamı

Yonca
“uykudan önce”

Haberin Devamı

Hap gibi iyi dip not:
Bilgi Üniversitesi Toplum Gönüllüleri Gençleri
İnsan hakları konulu film günleri düzenleyerek, İnsan Hakları konusunda yapılan ihlallere dikkat çekmeye çalışıyorlar...

Yapılabilecek iyi bi şey arayanlara dip not:
TOG Gençleri’nin bizim yapamadıklarımızı yapabilmeleri, geleceğimizi kurtarmaları için çalışmalarına devam edebilmeleri adına ben Vodafone Malta Maratonu’nda ve Runtalya’da toplam 52km koşacağım, siz de TOG’a bağış yapabilirsiniz.
TOG’a bağışlayacağınız,
Her 90 TL 1 gencin tüm sosyal sorumluluk projeleri eğitimlerini almasına,
Her 630 TL, 21 gençten oluşan bir grubun sosyal sorumluluk projeleri eğitimi almasına yardımcı olacak.

Her türlü sorunuz için: 4yaprakliyonca@gmail.com
Projeler hakkında kısa bilgi için de:
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/25823574.asp

Haberin Devamı

TOG Bağış bilgileri
Garanti Bankası Bağlarbaşı Şubesi (422)
Hesap:
6295999
IBAN: TR78 0006 2000 4220 0006295999
Alıcı: Toplum Gönüllüleri Vakfı
Web üzerinden bağış:
http://tog.org.tr/bagis_206
PAYPAL: http://tog.org.tr/paypal_207
Açıklama: YTOKBAS AA ADINIZ SOYADINIZ
Koşudu Kodu: YTOKBA veya YTOKB de olur.

Yazarın Tüm Yazıları