1. Sağlıklı Beslenme: Hollywood yıldızları genellikle sağlıklı ve dengeli bir beslenme programı izlerler. Bol miktarda taze meyve, sebze, tam tahıllı ürünler ve az miktarda yağ içeren bir diyet, ciltlerinin ve vücutlarının sağlıklı kalmasına yardımcı olur.
2. Egzersiz: Hollywood yıldızları düzenli olarak egzersiz yaparlar. Egzersiz, vücudun sağlıklı kalmasına ve stresten kurtulmasına yardımcı olur.
3. Su İçmek: Hollywood yıldızları bol miktarda su içerler. Su içmek, cildin nemli kalmasını sağlar ve cildin daha genç görünmesine yardımcı olur.
4. Cilt Bakımı: Hollywood yıldızları cilt bakımına özen gösterirler. Ciltlerini nemlendirir, güneşten korurlar ve cilt bakım ürünlerini düzenli olarak kullanırlar.
5. Kozmetik Ürünler: Hollywood yıldızları, güzelliklerini korumak için kaliteli kozmetik ürünleri kullanırlar. Kaliteli makyaj ürünleri ve cilt bakım ürünleri kullanarak ciltlerinin genç ve sağlıklı kalmasını sağlarlar.
6. Dinlenmek: Hollywood yıldızları, stresten kaçınmak için yeterli uyku ve dinlenme zamanı ayırırlar. Yeterli uyku, cildin yenilenmesine ve sağlıklı kalmasına yardımcı olur.
7. Estetik Müdahaleler: Bazı Hollywood yıldızları, güzelliklerini korumak için estetik müdahaleler yaptırırlar. Bu müdahaleler arasında botox, dolgu, lazer tedavisi, cerrahi işlemler ve diğerleri bulunur.
Alloderm nasıl uygulanır?
İnsan derisinin dermis tabakasının doğal dokularından yapılmıştır ve kullanıldığı yerlerde yumuşaklık ve esneklik sağlar. Özel bir işlem gerektirmeyen bir cerrahi girişimdir ve genellikle lokal anestezi ile gerçekleştirilir. Öncelikle, yara alanı temizlenir ve steril hale getirilir. Alloderm uygulaması, birkaç farklı yöntemle yapılabilir. Birincisi, doku yapıştırıcısının dokuya yerleştirilmesi için bir iğne kullanılır. İkincisi, doku yapıştırıcısı, cilt üzerine bir sprey olarak uygulanabilir. Bu sprey, ciltteki eksik dokuya uygulandıktan sonra, bir sıvı olarak emilerek dokuyu tamir eder.
Alloderm uygulaması, genellikle birkaç saat sürer ve anestezi altında yapılır. Cerrah, doku yapıştırıcısını istenen bölgeye yerleştirdikten sonra, yara bölgesi bandajlanır ve cerrahi bölge iyileşme sürecine girer. Alloderm uygulaması sonrasında, cerrah tarafından verilen talimatlara uygun olarak, yara bölgesine bakım yapılması gerekir. Bu talimatlara uyulması, yara iyileşme sürecini hızlandıracak ve doku tamir işleminin etkisini artıracaktır.
Uygulamadan sonra, bölgede hafif şişlik ve morluk olabilir. Bu yan etkiler genellikle kısa sürede geçer ve doktor tarafından verilen ilaçlar yardımıyla giderilebilir. Alloderm uygulamasından sonra, doktor tarafından verilen talimatları takip etmek önemlidir ve bölgeyi dikkatle temizlemek ve nemlendirmek gerekebilir.
Ne kadar süre etkisini sürdürür?
Alloderm, vücudunuzda yerleştirildikten sonra, doku tamir işlemine başlar ve bu işlem birkaç hafta sürer. Ancak, Alloderm'in etkisi, vücudunuzda yerleştirildiği bölgeye ve uygulamanın nasıl yapıldığına göre değişebilir. Örneğin, ciltteki kırışıklıkları gidermek için uygulanan Alloderm, genellikle daha uzun süre etkisini sürdürür. Bunun nedeni, ciltteki kırışıklıkların, vücuttaki diğer dokulara göre daha az hareket ettiğidir. Bu nedenle, Alloderm uygulaması sonrasında ciltteki kırışıklıkların giderilmesi, daha uzun süre etkisini sürdürebilir.
Diğer taraftan, yara bölgesine uygulanan Alloderm, daha kısa süre etkisini sürdürebilir. Ancak, yara bölgesine uygulanan Alloderm, yara iyileşme sürecini hızlandırdığı için, doku tamir işleminin etkisi daha kısa süre etkisini sürdürebilir.
İğnesiz Mezoterapi nerelerde kullanılır?
İğnesiz mezoterapi, cilt bakımına önem veren kişiler tarafından yapılabilir ve cilt dokusunun düzenlenmesi ve güzelleştirilmesi için faydalıdır. İğnesiz mezoterapi, genellikle yüz, boyun, göğüs ve kollar gibi ciltteki belirli bölgelerde kullanılır. Bu bölgelerde ciltteki sorunları gidermek ve cilt dokusunu düzene sokmak için yapılabilir.
İğnesiz mezoterapi nasıl uygulanır?
İşlem uygulanmadan önce problem analiz edilir ve kişiye ait çeşitli incelemeler yapılır. Problemli olan bölgeye bağlı olarak iğnesiz mezoterapi uygulaması ve işlem süresi değişiklik gösterebilir. Mezoterapi ile işlem yapıldığında ciltte dikkat etmeniz gereken bazı detaylar bulunmaktadır. Özellikle bazı bölgeler ekstra hassas olduğu için iğnesiz mezoterapi kullanımından sonra dikkatli davranmanız gerekebilir.
İğnesiz mezoterapinin faydaları nelerdir?
İğnesiz mezoterapi, cilt bakımı için bir tedavi yöntemidir. Bu yöntem sayesinde cilt bakımı ürünlerinin derinlemesine pürüzsüzleştirilmesi ve cildin daha iyi yanıt vermesi sağlanır. İğnesiz mezoterapi, cilt bakımı için güvenli ve etkili bir yöntemdir ve genellikle yüz bölgesinde kullanılır. Bu yöntem sayesinde cildin parlaklığı artar, ciltteki kırışıklıklar azalır ve ciltteki sivilceler ve benzeri sorunların giderilmesine yardımcı olur. Ayrıca, bu yöntem cildin genel sağlığını da korur ve ciltteki yaşlanma belirtilerini geciktirir. Mezoterapi ile insanların cilt bakımı için doğal bir yöntem kullanmaları sağlanır. Bu yöntem sayesinde cilt bakımı için kimyasal maddeler veya diğer tıbbi prosedürlere ihtiyaç duyulmaz.
İğnesiz mezoterapinin yan etkileri var mıdır?
Çünkü peeling;
Buğday kreması peelingi
½ fincan buğday kreması,
1 yumurta beyazı,
¼ zeytinyağı veya susam yağı,
Bütün malzemeyi iyice karıştırdıktan sonra tüm vücuda, kollarınıza ve bacaklarınıza uygulayın. Hafif masaj yaparak ılık su ve sabunla temizleyip vücut nemlendiricisi sürün. Sonuç ipeksi bir cilt olacaktır.
Tuz peelingi
Kivide asit oranı çok yüksek olduğu için antiseptik özelliğinden dolayı sivilceli ciltlerde çok sık kullanılır. Kalın, yağlı, karma cilde kivi maskesi iyi gelir. Kivi ne kadar olgun olursa o kadar asit oranı azalır. Cildin yağı ve sivilce oranına göre olgunluk ayarlanabilir.
Dilimlenmiş kivi halkaları
Olgunlaşmamış bir kivinin kabuklarını bir zar gibi soyun, sonra keskin bir bıçakla, mümkün olduğu kadar ince dilimlere ayırın. Ardından koltuğunuza uzanın ve cilt tipinize göre, yaklaşık 10-15 dakika kadar bekleyin.
Kivi suyu ile kompres bakım
Kiviyi önce presle veya blender’la sıvı hale getirin. Sonra steril sargı bezini hazırladığınız kivi suyuna batırarak yüzünüze kompres yapın. Bu işlemi 10 dakika kadar sürdürün.
Kivi suyu ve nişasta
Ağır metaller, tarım ilaçları, plastik parçaların dışında, modern hayatın binlerce atığı aslında göz göre göre evimizin içine giriyor. İşte bu toksinlerle başa çıkmanızı kolaylaştıracak 6 adım önereceğim.
1- İçinde kurşun bulunan malzemelerden uzak durun
Geçmiş yıllarda yaygın olarak kullanılan kurşunlu benzinler özellikle kadınların kemiklerinde kurşun maddesinin çıkmasına neden olmuştur. Kurşun kemiklere yerleşir ve içindeki kalsiyumu emerek yok eder. Sonrasında kurşun yüklü kemikler zayıflar ve kolayca zarar görebilir. Menopoz sonrası incelmeye başlayan kemiklerde toksik metal kan basıncını artırır ve muhtemelen nörolojik, böbrek sorunlarının çıkmasına neden olur. Kalsiyum, D vitamini ve düzenli egzersiz kemik kaybını yavaşlatır ve kemiklere yerleşen kurşunun hareket kabiliyetini azaltır. Ev içinde havada uçuşan kurşun içeren tozlarla ıslak paspas veya iyi bir vakuma sahip süpürge ile başa çıkılabilir. Ayrıca evinizi yeniden dekore etmek istediğinizde ev içinde yer alan eski eşyaların zımparalanması ve kırılması durumlarında havaya tozlar karışır. İşte bu tozlar kanınızdaki kurşun oranını artırır. Bu nedenle önlem alarak işe girişin.
2- Alkole mesafe koyun
Aslında sadece kraliçelere has bir durum değil, çünkü krallıklarda sıkça gördüğümüz temelindeki taht kavgaları. Ama bu yazıda konumuz taht kavgalarından ziyade, kraliçelerin mutfaklarında kendi elleriyle hazırlayıp güzelliklerini dilden dile anlattıran doğal krem tarifleri olacak.
Macaristan kraliçesinin gençlik formülü (Kraliçe Elizabeth)
2 yemek kaşığı biberiye yağı
¼ fincan alkol
½ fincan gül suyu
4 dal nane
Ancak, bazıları tıbbi müdahale gerektirir.
1 - Gün içinde yeterli miktarda su içtiğinizden emin olun
Çiğ meyve ve sebzeler de vücudunuzun göz torbaları oluşmasına yol açabilir. Toksinleri ve kirleri kendisini temizlemek gerekir ki bunun yolu da çok miktarda su içmekten geçer.
2 - Demir takviyesini eksik etmeyin