Karın iki günde bir konup, hiç kalkmadığı bugünlerde ACL grubunda okuduğum bu espri sıcak bir gülümsemeye neden oldu yüzümde. ACL, Ankara Cumhuriyet Lisesi’nin internetteki iletişim grubu. (ankaracumhuriyetlisesi@googlegroups.com) Birbirinden renkli, bir sohbet-muhabbet akıyor orada. Cumhuriyet Lisesi mezunları da oradan haberleşebiliyor, arkadaşlarıyla hasret giderebiliyor. * Aynı zamanda bir “zaman tüneli” orası. Çünkü Cumhuriyet Lisesi, başta Bahçelievler, Emek Mahallesi, Beşevler olmak üzere, Anıttepe, Balgat, Beştepe’ye de uzanan “ahalisi” ile, aynı zamanda bir “anı ağacı”... Aynı liseyi beş yılda bitirmiş birisi olarak, benim de soyağacım. * ACL grubu bu yönüyle, “Gelin birlikte tarih yazalım” çağrımıza da en aktif katılan grup oldu. Birazı 50’lere, 60’lara değen, daha çok 70’ler, 80’lerde buluşan, oradan 90’lı yıllara da değen rengarenk/rengahenk anılar yağıyor okuldaşlardan. Okurken, sokak sokak, dükkan dükkan geziyorum Ankara’yı... Ve tümü, her satırı birikiyor anı havuzumuzda. * Bu arada önemli bir not. Bazı okurlarımız, 10, 15 yıl öncesine dair anıların, yazıların da “Birlikte tarih yazalım” projemize uygun olup olmadığını soruyor. Ki, elbette ve kesinlikle uygun. Çünkü kent kampanyamızın amacı, mahallesi, sokağı, mekanları, anılarıyla “Yakın Ankara Tarihi”... Bu nedenle, bu zaman tünelinde 50’lere de yer var, 90’lara da... Ayrıca anıların, mekanların “bugünkü hali”, yani bugün de var elbette... Eğer tarihi Kızılay Binası’nın yerinde bugün bir abuk yapı varsa, Yeni Sahne bugün lokal olduysa, Ulus Sineması artık çarşıysa... Bugün de var, anılarımızda. Ötesi, birlikte yazacağımız, sadece şehrin değil bizim tarihimiz. Ve bu hızla akan, değişen süreçte 10 yıl öncesi de bir “tarih”. O nedenle bize yazarken ne kaleminizin menzilini sınırlı tutun, ne de hayallerinizin ayarını... İçinizden geldiği gibi, sokaktan/sokağınızdan geldiği gibi yazın. Kimse tutmasın elinizi... Bize yazın: ysokmensuer@hurriyet.com.tr