Paylaş
Gülay Aslıtürk'e, DYP'liler mi sahip çıkıyor?
Çokay'ın aklı 9 ay sonra mı başına geldi
Gülay Aslıtürk'ün baba ve annesi İlyas ve Naciye Çokay'ın dünkü basın toplantısına başka bir programımız olduğundan gidemedik.
Toplantıyı izleyen meslektaşlarımızla konuştuk... Bize 'komik' şeyler anlattılar.
Suçlanan siyasetçilerin anne ve babaları ne zamandan beri 'savunma' yapmaya başladılar?
Clinton önümüzdeki günlerde komisyona hesap verecek. Keşke onun da baba ve annesi sağ olsaydı da, onlar oğullarını savunsalardı. Aynı şeyi Çillerler için de söyleyebiliriz. Ama onların da anne ve babaları hayatta değil...
Çokay'lar, bağırlarına taş basmış ana-baba rolündeydiler.
Böyle bir çıkışı yapmak için dokuz ay neden beklediler?
Yoksa bir yerden siyasi güvence mi aldılar? Çiller'in, bir zamanlar 'nefret' ettiği Gülay Hanım'a sahip çıktığını görmek kimseyi şaşırtmamalı.
ÇİLLER Mİ SAHİP ÇIKIYOR
ANAP'nın yolsuzluklarını silah olarak kullanmak DYP'nin işine geldiği biliniyor. Ne hazindir ki, Gülay Aslıtürk üzerinden Mesut Yılmaz'ı vurmak Çiller'e nasip olacak...
Gerçek olan şu; Çokay ve Aslıtürk ailelerinin böyle bir parti desteğine çok ihtiyaçları var.
Çokay, ‘‘Kızınız suçsuzsa neden Türkiye'ye dönmüyor?’’ sorusuna en 'ucuz' yanıtı vermiş:
- Bunu kendisine sorun!
Gülay Aslıtürk'e de 'Orhan Aslıtürk'le evlendiği günlerde 'Kırmızı Bülten'le aranan bir hayali ihracatçı' olduğu yolunda mahkemeye sunulan belgeler olduğunu söylediğimizde, o da aynı yanıtı vermişti:
- Bilemem, kendisine sorun!
Baba Çokay, bu soruyu geçiştirecekse, neden beş sayfalık açıklama yapıyor?
Çokay sanki baba olarak iki kimlik taşıyordu: Acılar çeken gerçek baba; öbürü de 'vururum ha' söylemli öbür baba!
Aslında Çokay, belki şöyle düşünmüş olabilir:
‘‘Ah benim sarışın güzel yavrum, senin başını önce Dalan sonra Demirel yedi, Tansu Hanım seni hiç sevmedi. Ah o Yiğit İkiz yok mu, senin elini kolunu bağladı, iş yaptırmadı. ANAP sana sahip çıkmadı. Halbuki seni ellerimle, DYP'den alıp ANAP'a ben götürmüştüm.’’
Sonra da, kızına şu soruyu sormalıydı:
‘‘Kızım bak; ANAP'lıların bulunduğu Meclis Soruşturma Komisyonu seni 6 trilyon yolsuzluk yapmakla suçladı. Sonra hakkında Belediye'nin ŞİPA şirketindeki işlemlerin nedeniyle üç tutuklama kararı verildi. Ayrıca müfettişler, çalışma arkadaşlarınla birlikte beş konuda 3 trilyon zimmet çıkardı. Ayrıca, 13 konuda İstanbul İl İdare Kurulu'na dosya sevkedildi. Bak oradan da hakkında lüzum-u muhakeme kararı verilirse, bunlardan da yargılanacaksın. Yakalanman için Adalet Bakanlığı, hakkında 'Kırmızı Bülten' çıkardı. Ah kızım senin hiç suçun yok mu?’’
ÇOKAY'A SORULAR
Biz orada olsaydık şu soruları sormak isterdik baba Çokay'a:
- İstanbul Belediyesi'nde mimar olarak çalışırken 1967 yılında görevinizden kendi isteğinizle mi istifa ettiniz, yoksa istifanız mı istendi? Neden?
- Cağaloğlu'nda bir dönem açtığınız Wimpy büfenizi neden kapattınız? Adını izinsiz mi kullanmıştınız?
- Jokey Kulübü'nde ne kadar başkanlık yaptınız. Hakkınızda hiç soruşturma yapıldı mı?
- İki torununuzun, analarını çok özlediğini söylüyorsunuz. Ama bu genç yavruların velayetini neden annelerinin değil de babalarının üzerine verdiniz? Ayrıca onları Cannes'daki annelerinin yanına götürüp özlem gidertmek o kadar zor mu?
- İkinci damadınız Sadrettin Atığ'ı, kızınızdan boşarken kendisine Ataköy'de daire ve Mercedes aldınız mı? (Sadrettin Bey; ne zaman konuşacaksınız?)
Soruları daha da uzatabiliriz.
Ama Çokay, şu atasözünü hiç unutmamalı: 'Kızını dövmeyen dizini döver...''
Gülay Aslıtürk'ü soracak olursanız; 'Orhan Gazi'sini büyütüyor. Ve Arena programında Uğur Dündar'a söylediği gibi şimdilik 'Adliye'den izinli.'
GÜNÜN SÖZÜ
‘‘Gülay yargısız infaz edildi.’’
(Baba İlyas Çokay)
- BODRUM'un Yalıkavak Belediye Başkanı Mehmet Beyazıt, karşısına çıkıp ‘‘Suyumuz akmıyor’’ deyince bize sinirlenerek ‘‘Su yoksa deniz suyu kullanın’’ dedi. Hadi deniz suyuyla yemeğimizi pişirdik, tuzdan tasarruf ettik; peki çayı-kahveyi hangi suyla pişireceğiz?
Füsun HOLTAY-BODRUM
Paylaş