Paylaş
Bu yangınlar şüphesiz yüreğimizi dağlıyor. Ancak yıl boyunca vukuu muhtemel Kırıkkale ve TÜPRAŞ’ta olduğu gibi büyük sanayi tesisleri ile boğazlardaki kazaların sebep olduğu yangınlar karşısında çaresizlik içinde olduğumuzu hiç düşünmüyoruz.
Yılın 4-5 ayı için helikopter kiralamak çare değildir, hazır kuvvet bir yangın söndürme filosuna gerek var.
Elimize bulunmaz bir fırsat geçti. Deniz Kuvvetlerimizce servis dışı bırakılan 15 adet S-2E Tracker deniz karakol uçağı bu maksatla TAİ’ye (TUSAŞ Havacılık ve Uzay Sanayi AŞ) tahsis edilmiş bulunuyor. Uçaklardan biri TAİ tarafından yaklaşık 3 milyon dolar harcanarak yangın söndürme uçağı haline dönüştürülmüştür. Halbuki bu tip yangın söndürme uçağının bedeli 15 milyon doların üzerindedir. 45 ton su ve kimyasal geciktirici taşıma kabiliyeti uçağın geçen yıl (1999) Ağustos ayında Antalya bölgesindeki orman yangınlarında ve depremle başlayan İzmit TÜPRAŞ yangınında etkinliği kanıtlanmıştır. Uçakların Anadolu Üniversitesi Sivil Havacılık Okulu tarafından eğitim amaçlı kullanılması söz konusudur.
Gereken finansman açığının hayırseverler tarafından karşılanmasında yardımcı olan TEMA’nın ismi ilk uçağa verilmiş bulunuyor. Bu uçak, yangın söndürme dışında erozyonla mücadelede havadan tohum atma ve doğal afetleri havadan fotoğraflama gibi çeşitli hizmetler için de kullanılacaktır.
TAİ geri kalan 14 adet S-2E uçağının yangın söndürme uçağına dönüştürülmesine ilişkin bir teklifi, 7.2.2000’de Milli Savunma Bakanlığı’na sundu, ancak finansman sorunu çözümlenemedi.
TANTAN’DAN BUGÜNE
Son defa İçişleri Bakanı Saadettin Tantan’ın ilgi göstermesi üzerine, 7 adet yangın söndürme uçağı için TAİ, bakanlığa yeni bir proje teklifi yaptı. Projenin realize edilmesi için finansman sorununun çözülmesi gerekiyor.
Dünyada her yıl Bulgaristan’ın iki büyüklüğündeki alan, başta yangınlar olmak üzere çeşitli sebeplerle yok olmaktadır. Diğer taraftan afetlerin şiddetlenmesine yol açan karbon emisyonu sebebiyle dünyanın ısınması ve afetlerin şiddetlenmesine karşı yeşil örtünün korunması esas çare olarak görülmektedir. Bu sebeplerle telaş ve endişe içerisinde olan dünyanın uluslararası finans kaynaklarından bu konuda çok uygun şartlarla finansman bulmakta zorluk çekilmeyecektir. Bu tip uçaklardan ABD’de 32, Kanada’da 50 ve Fransa’da 12’si başarılı görev yapmaktadır.
Soruyoruz, hep fırsat kaçırmaya mecbur muyuz?
ETİMESGUT’TA BEKLEYEN UÇAKLAR
İZMİR’in Karabağlar ilçesinden Menderes ve Seferihisar ilçelerine sıçrayan orman yangınını ve aylardan beri ülkemizin dört bir yanında meydana gelen orman yangınlarını yüreğimiz yanarak, içimiz parçalanarak izliyoruz. Bilindiği gibi bu yangınların söndürülmesinde en etkili yöntem yangın söndürme uçakları ve helikopterleri. Malumunuz Orman Genel Müdürlüğü bu uçak ve helikopterleri ihale açarak kiralıyor. Bu yıla kadar yangın söndürme uçaklarında hep Türk Hava Kurumu’na ait uçaklar görev yapardı, ancak bu yıl söndürme faaliyetlerinde hiç uçak kullanılmıyor. Ormanlarımız yanarken THK’ya ait CL-215 tipi yangın söndürme uçakları Etimesgut’taki havalimanında bekliyor. Bunlar halkın bağışlarıyla alınmış uçaklar. Bu uçaklar şimdi kullanılmayacak da ne zaman kullanılacak? Uzmanlar yangın söndürmede bu uçakların çok etkili olduğunu ifade ediyorlar. Bunları bir daha düşünelim. Mustafa ÖZDEMİR
GÜNÜN SÖZÜ
“(3 ile kayyım atanması) Bu uygulama beş yılda bir yapılan yerel yönetimler seçimlerini anlamsız hale getiren, başka bir deyişle, seçmenlerin kullandıkları oyların siyasi iktidarca iptal edilmesi, milli iradenin yok sayılması anlamına gelen antidemokratik bir uygulamadır.” Prof. Dr. Hikmet Sami TÜRK
TEPKİ ÇEKEN İHALE
BEŞİKTAŞ Belediyesi hizmet birimlerinin şehiriçi, şehirdışı ve yurtdışında kullanmak üzere birim müdürlükleri emrinde çalıştırılacak 240 adet araç, 169 şoför ve 2 operatör kiralama ihalesi 23 Ağustos’ta yapılacak. Şartnamede üç yıllık kiralama için 2019 ve üstü model olarak ‘VW Passat, Toyota Corolla marka’ ifadeleri yer aldı. Murat Hazinedar döneminde 2014 yılında yapılan 60 milyon TL’lik ihalenin ayrıntıları, Ali İzzet Oral’ın ‘Beşiktaş Böyle Yağmalandı’ kitabında geniş şekilde yer almıştı.
Türkiye’de kadın futbol takımını tanıyalım
İSTANBUL Vodofone Arena’da Liverpool ve Chelsea arasında oynanan UEFA Süper Kupa Finali’ni bir kadın hakemin yönetmesi gözleri yeniden kadın futboluna çevirdi. Türkiye Futbol Federasyonu Kadınlar 2.Liginde yer alan Akdeniz Nurçelik Spor Kulübü’nün kurucusu ve sahibi Nurcan Çelik, aynı zamanda ülkemizin ilk kadın futbol kulübü başkanı ünvanını taşıyor.
KKTC’de bir süre futbol oynayan, Türkiye’ye döndüğünde de çeşitli kulüplerde futbola devam eden 41 yaşındaki Nurcan Çelik, 25 kez Milli Takım formasını giymenin de gururunu yaşayarak, 2010 yılında kadınların da futbol oynadığını, oynayabileceğini göstermek, genç kızlara destek olmak amacıyla adını da taşıyan İstanbul Küçükçekmece ilçesinde Akdeniz Nurçelik Spor Kulübünü kuruyor.
Kurduğu kulüp 11-12 yaşında, 14-16 yaşında, 16-18 yaşında ve büyükler olmak üzere 4 kategoride yaklaşık 100 futbolcu ile liglerde yer alıyor.
Tekirdağ’ın Şarköy ilçesinde 25 kişilik oyuncu kadrosu ile kampa giren Nurcan Çelik, aynı zamanda sahalara kaleci olarak da çıkıyor.
Amacının, Türk Kadın Futbolunun Avrupa’da başarılı olmasını sağlamak, adını duyurmak olduğunu ifade ederek “Sponsor bulmakta zorluk çekiyoruz. Erkek futboluna verilen desteğin 100’de 5’i bize verilsin bakın Türkiye’nin adını nasıl duyuruyoruz. Ülkemizde bir çok yetenekli genç kızımız var, ben onları destekliyorum, futbol sevgilerini kulübümüzde yaşamalarını sağlıyorum. Sponsorların kadın futbol kulüplerini fark etmelerini istiyoruz.” diyor.
Fındıkta yine oyun...
AÇIKLANAN resmi taban fiyatın altında tüccarlar tarafından fındık alımı yapılması üreticiyi kaygılandırmaya başladı. Ordu Ticaret Borsası fındık fiyatını 15 lira olarak açıkladı. TMO’nun 17 ve 16.50 lira olarak açıkladığı taban fiyata karşın, 15 liradan alım yapılmak istenmesi üreticinin bir yıllık emeğini gasp etmekten başka bir şey değil.
Ordu Ticaret Borsası tarafından açıklanan 15 liralık fiyat serbest piyasada tüccarın elini güçlendirirken, üreticiyi zor durumda bıraktı.
Borsa, düşük fiyat ilan etme cesaretini nereden alıyor? Anlamak olası değil.
Öyle ya, devlet “fındık 17 ve 16.50 liradan alınacak ”diye açıklama yapıyor, kalkıyor Borsa 15 liradan duyuruda bulunuyor. Tabii ki, serbest piyasada isteyen istediği rakamdan ürün alır, isteyen üretici de istediğine fındığını satar.
Üzücü olan, tekel firmanın ve bazı açıkgöz tüccarların geçmişte olduğu gibi fındığı ucuza kapatma senaryolarının yeniden hayata geçirmeye çalışması. Bölgede etkin olan uluslar arası firma yine piyasayı kontrol etme, egemen olma peşinde. Neyse ki, TMO ile birlikte FİSKOBİRLİK’in alım yapması fındıkta yeniden oynanmak istenen oyunu engelleyecek.
Bir zamanlar üreticinin göz bebeği olan FİSKOBİRLİK’in piyasanın 25 kuruş üzerinde ve peşin fiyatla alın yapması üretici adına olumlu bir adım. TMO ve FİSKOBİRLİK açıkgöz tüccar ve tekel firmaya karşı üreticinin koruyucu kalkanı olacak.
Fındık hasadın tamamlayıp kurumasını bekleyen çiftçi acele etmeyerek bir süre beklerse kuşkusuz ürününü açıklanan taban fiyatın üzerinde bile satabilir.
Şükrü KARAMAN
Paylaş