Yalçın Bayer: Çöp vergisi

Yalçın BAYER
Haberin Devamı

OKURLARIMIZ, belediyelerin Çevre Temizlik Vergileri'ni farklı tutarlarda tahsil etmelerinin tartışma yarattığını belirtiyor.

İstanbul'da bazı belediyeler, vergiyi yeniden değerlendirme oranına (% 52) göre belirliyorlar. Bazıları da, Encümen kararına dayanıp oranı 7 misli kadar artırabiliyorlar.

Çöp vergisindeki fahiş artışlar hangi ölçüye göre alınıyor?

Gelirler Genel Müdürü Mehmet Akif Hamzaçebi belediyelerin farklı uygulamaları konusunda Defterdarlıklara bir bilgi notu gönderdi.

İstanbul Defterdarı Kadir Boy bize bir açıklama yaptı.

Bu durumda bazı belediyelerin 'fahiş' çöp zammı yasalmış gibi gözüküyor. Ancak derecelendirmelerde Encümen tarafından yapılan değişiklikler, yarın yargı önüne gidebilir.

Defterdar Boy'un açıklaması şöyle:

‘‘2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu'nun mükerrer 44. maddesi gereğince, belediyeler tarafından tarih, tahakkuk ve tahsil edilen Çevre Temizlik Vergisi'nin katı atıklar için 2000 yılında uygulanması gereken aylık tutarlar 26 seri No'lu Belediye Gelirler Kanunu Genel Tebliği ile tespit edilmiştir.

Tarifede yer alan tutarlar önceki yılda uygulanan tutarlara bunların Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca belirlenen yeniden değerleme oranının yarısı ile çarpılması sonucu bulunacak tutarların eklenmesi suretiyle her yıl yeniden belirlenecek olup 1999 yılı için uygulanacak yeniden değerleme oranı 279 sıra No'lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile yüzde 52 olarak tespit ve ilan edilmiştir.

Buna göre yeniden değerleme oranının yarısı olan % 26.05 oranının tatbiki sonucunda 2000 yılında katı atıklar için uygulanması gereken aylık çevre temizlik vergileri tespit edilecektir.

Gelirler Genel Müdürlüğü'nün 17.9.1998 gün ve 032784 sayılı yazısı ile İçişleri Bakanlığı, Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü'ne verdiği önerge gereği, belediyelerin tahsil edecekleri Çevre Temizlik Vergisi'ni Bakanlığımızca belirlenen yeniden değerleme oranı dikkate alarak tespit edecekleri Belediye Encümenleri'nin yetkilerinin gruplarda yer alan binaların hangi dereceye gireceğinin tespiti ile sınırlı olduğu, Encümen kararı ile çevre temizlik vergisi miktarlarının istenilen nispette artırılamayacağı ifade edilmiştir.’’

BİR ÖRNEK

Boy, Kadıköy'ün Fikirtepe semti için bir örnek veriyor:

1999 yılı çevre temizlik vergisi 1.764.000 TL. olarak tahsil edilmiş; 7. grup 3. derece olarak Belediye Encümen kararı ile mütalaa edilmiştir.

2000 yılı için aynı semt 7. grup 2. derece olarak Encümen kararı değişikliği sonucu 7.344.000 TL. Çevre Temizlik Vergisi ödeyecektir.

Encümen kararı ile 1999 yılında 3. derece olarak sınıflandırdığı semti 2000 yılı için 2. derece olarak sınıflandırarak 16.12.1999 gün ve 23908 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 26 seri No'lu Belediye Gelirleri Kanunu Genel Tebliğine uygun işlem tesis ettirmiştir.

Örneğin, bunun tablo edilişi şöyle:

Aylık vergi Yıllık vergi

7.Grup Bina 3.Derece 147.000 1.764.000

7.Grup Bina 2.Derece 612.000 7.344.000

Derece değişikliği halinde ödenecek çevre temizlik vergisi farkı 5.580.000'dir. Artış oranı % 316.32.''

Bu görünürde yasal mı, yasal... Çünkü Encümen kararı var. Doğru veya yanlış... Ama vatandaş yarın ne oldu da benim evimin, işyerimin derecesi değişti derse ne olacak?

Ne ödüyoruz?

YENİDEN değerlendirme oranının yarısı olan % 26.05 oranının tatbiki sonucunda 2000 yılında katı atıklar için uygulanması gereken aylık çevre temizlik vergisi tutarları şöyle: (Derecelerine göre, milyon TL.)

Gruplar 1 2 3 4 5

1.grup 38.5 30.8 23.1 19.2 15.4

2.grup 23.1 19.2 15.4 11.5 7.7

3.grup 15.4 13.4 11.5 7.7 5.7

4.grup 7.7 6.1 4.6 3.0 1.5

5.grup 4.6 3.8 3.0 1.9 1.1

6.grup 2.3 1.9 1.5 1.1 0.7

7.grup 0.7 0.6 0.4 0.3 0.1

Bakan'dan

açıklama

SANAYİ ve Ticaret Bakanı A. Kenan Tanrıkulu, ‘‘Kooperatifçinin Cinliğine bakın’’ başlıklı yazı üzerine şu açıklamayı gönderdi:

‘‘Söz konusu yazınızda dile getirilen; Manisa, Uluderbent Kasabası Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatif yöneticileri hakkındaki iddialar, Türkiye Esnaf ve Sanatkárlar Kredi ve Kefalet Kooperatifleri Birliği müfettişince incelenmiş ve neticesinde 4.10.1000 tarih ve 1999/3-35 sayılı rapor tanzim olunmuştur. Yazınızda ismi geçen Hüseyin Gezgin ve 8 müfettiş hakkında birlikçe 18.1.2000 tarih, 99-29/008 sayılı yazı ile Alaşehir C. Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulmuştur. Hassasiyetinize teşekkürlerimi belirtir, çalışmalarınızda başarılar dilerim.’’

Hüseyin Gezgin'le Savcılığa verilen diğer isimleri de biz yazalım:

Şevket Bilgin, Lütfü Karakuyu, Yaşar Ceylan, Yusuf Keskin, Kemal Dağdelen, Şükrü Bostanlı, Erdoğan Şekersoy.

Sayın Tanrıkulu... Bu dosyayı şimdiye kadar sümen altında tutanların kulağını çekmeyecek misiniz?

Teşekkürler

Öztürk

BİRİSİNİ çok seversiniz, ve o birisini bir gün kaybedersiniz. Ona sevginizi yeteri kadar söyleyememişsinizdir. Hep, o biliyor, söylememe gerek yok dersiniz ama kaybedince anlarsınız ki onunla paylaşmadığınız sevginiz size 'keşke!' dedirtir.

İşte bu duyguyu yaşamak ve keşke demek istemediğimden bunları yazıyorum. Sevgili Yaşar Nuri (Öztürk) Hocam, size son zamanlarda yapılan saldırılara şöyle bir baktım da, şuna inandım. Doğru yoldasınız. Size halkımızdan hiç kimse 'Mehdilik taslıyorsunuz' demedi...

Yani onlar sizin 'çıplak uyarıcılık' sözünüzü doğru anlamışlar ve görevinizi yerine getirdiğinizin de hakkını vererek kitaplarınızı, o güzel meallerinizi okuyorlar. Soruları artık daha bilinçli, daha araştırıcı. Dinimizi artık daha güzel yaşıyoruz.

Tüm bu güzelliklere neden olduğunuz için size teşekkür ediyorum. Tüm yaptıklarınızda sizi destekliyorum. Bunları söylemeyi birey olarak kendime borç biliyorum. Ve hiçbir şekilde 'keşke' demek istemiyorum. Sizi tanımasam da yaptıklarınız için sizi seviyorum.

Dr. Cem BÜYÜKÇAKIR-ESKİŞEHİR

Helal

olsun!

YÜKSEKOKUL mezunu emekli öğretmen olarak 1'inci derecenin 4'üncü kademesinden ayda 160 milyon lira emekli maaşı alıyorum. Hariçten ilkokul ve ortaokulu bitiren, sayıları az da olsa 4 yıl milletvekilliği yapıp hasbel kader emekli olan milletvekillerimiz ayda bir milyar lira emekli maaşı alacaklar.

Helal olsun! (Helal mi, haram mı bunu kamuoyu takdir edecek.)

Ahmet ARSLAN-ANKARA

YAZILI ve görsel medyada, tarikat şeyleri ile Hizbullah canilerinin aynı kefeye konularak hata yapıldığı kanaatindeyim. Bu hatayı yapanlar ülkeye ve topluma çok büyük zarar verdiklerini anlamıyorlar mı? Temiz din hisleri ile bu tarikatlara devam edenlerle üçkáğıtçıları zaten medya ayıklıyor. Din düşmanlarına kendi propagandaları için daha uygun zemin seçmelerini teklif ediyorum.

Tayyar ALTUN-Em. Albay-ANTALYA

Yazarın Tüm Yazıları