Paylaş
Çanakkale denilince olumsuz şartlara rağmen Türk askerinin yazdığı zafer destanı ve bu zaferin şahsında sembolize edildiği Anafartalar Kahramanı Mustafa Kemal Paşa akla gelir. Pek az bilinmekle birlikte, Çanakkale Savaşları’ndaki 5. Ordu’nun komutanının Alman Mareşal Liman von Sanders olduğunu da hatırlamak gerekir.
Geçen hafta Almanya’daydık... İki dostumuzla Bursa’nın kardeş şehri olan Darmstadt kentindeki tarihi mezarlıkta paşanın mezarını ziyaret ettik. Mezar taşında ‘Prusya Krallığı Generali, Osmanlı İmparatorluğu Mareşali ve Çanakkale Fatihi’ yazıyor. İlk karısı Amelie’nin mezarına defnedilmiş. 17 Şubat 1855’te doğan Alman paşa, 22 Ağustos 1929’da ölmüş. Aslında Osmanlı ordularında reform için 14 Aralık 1913’te gelen paşa, savaşın patlak vermesiyle 25 Mart 1915’te 5. Ordu Komutanlığı’na getirilmiş. 9 ay bu görevi yapmış. Daha sonra Yıldırım Orduları Grup Komutanlığı da yapan Alman Paşa, bu görevi de Mustafa Kemal’e devretmiş. Savaş sonunda Alman askerlerinin geri dönüşünü sağlamakla görevlendirilmiş. Yaşadıklarını ‘Türkiye’de Beş Sene’ adıyla yayınlamış.
Savaş taktikleri tartışılsa bile Alman paşa, İstanbul’a çektiği telgraf ile Mustafa Kemal’in 19. Tümen Komutanlığı’ndan istifasını engelleyerek bir yerde savaşın gidişatını değiştirmiş. Alman paşa telgrafında “Mustafa Kemal Bey’i vatanın hizmetlerine muhtaç olduğu, çok nadir kabiliyetli ve cesur bir subay olarak tanıyor, takdir ediyorum” diye yazmış. Mustafa Kemal, şarapnelin parçaladığı saatini de Sanders Paşa’ya hediye etmiş. Paşa da karşılığında ona Alman Ordusu’nun kendisine verdiği saati hediye etmiş... Alman paşanın mütevazı mezarını ziyarette dikkatimizi çeken şey, mezarına bırakılan yeni bir ‘Alman-Türk rozeti’ oldu. Bizden pek de fazla olmayan bir süre önce kim veya kimler gelip bu rozeti bırakmış bilinmiyor.
Bu yıl ölümünün 90. yılı. Ruhu şad olsun...
GÜNÜN SÖZÜ
“ELLERİYLE çalışan insan işçidir. Elleri ve kafasıyla çalışan insan ustadır.Elleri, kafası ve yüreği ile çalışan insan sanatkârdır.” (Goethe)
TAŞ’IN KAZANABİLMESİ İÇİN 70 BİN OY GEREK
CHP Beyoğlu adayı Alper Taş’ı CHP’liler çok seviyor; aydın ve sanat dünyasından Bülent Forta, Tayfun Mater, Ahmet Ümit, Rutkay Aziz gibi isimler yakın destek veriyorlar. Daha da önemlisi barolar ve meslek odalarının ‘doğrudan’ desteği dikkat çekiyor. ‘Bilgi ve danışmanlık hizmeti’ diyorlar buna... “Yaşasın Beyoğlu, çünkü Beyoğlu ölüyor, bütün bu sorunların çözümü için Alper Taş var” sloganları hayli etkili olmuş... Beyoğlu’nun 28 meclis üyeliğinden 3 ismi (Rüstem Karakuş, Ali Özülke ve Leyla Üzüm Koç), Taş kullanmış... Taş seçimi kazanırsa, CHP’nin 17-18 üyesinin mecliste ciddi bir ağırlık sağlayacağı belirtiliyor. Taş’ın en ciddi rakibi AKP’den Rize kökenli Haydar Ali Yıldız... Beyoğlu’nda 170 bin seçmen var: 140 bin civarında oy kullanılırsa, kazanan adayın 70 bin oyu geçmesi gerekiyor.
TRAKYA’NIN ‘BİZİM ÖZGEN’İ
BOĞAZİÇİ ve Koç üniversitelerinde aldığı eğitimlerle kartvizitine siyasal bilimler uzmanı, eğitim danışmanı, mali müşavir yazan, şimdi de Yalova Üniversitesi’nde hukuk eğitimi almakta olan, masa tenisinde il düzeyinde şampiyonlukları bulunan yazar/şair Özgen Erkiş, “Tekirdağ’da, Saray’da ben sokağın sesi, kaldırımın nabzıyım” diyor. Geçen hafta sonu 49 bin nüfuslu Saray’da (Kaç yıldır 49 bin nüfusu neden 50 bine çıkmaz? Gelirlerinin artması için neden bir çaba gösterilmez?) kalabalık bir halka kendini tanıttı. Önseçimle aday olan Erkiş için Tekirdağ TBB Başkanı Kadir Albayrak, milletvekilleri Faik Öztrak, Candan Yüceer ve İlhami Özcan Aygun övücü sözler sarf ettiler. Albayrak, yeniden aday olamayan Saray Belediye Bakanı eğitimci Nazmi Çoban’ın hizmetlerini överken, bundan böyle yerel yönetim protokolünde yer alacağını müjdeledi. Erkiş’in 15 belediye meclis üyesi ve kendisini destekleyen genç ve kadınlarla sosyal belediyecilik, tarımsal kalkınma, kent turizmi ve çevre projeleri ile Saray’ı cazibe merkezi haline getireceğini yolundaki vaatleri büyük alkış aldı.
ADANA’DA SANAT BAŞLIYOR
19-20 Mart tarihlerinde gerçekleştirilecek ‘Uluslararası 13. Çukurova Sanat Günleri’nde (UÇSG) resimden fotoğrafa, sinemadan tiyatroya ve müziğe kadar düzenlenecek etkinliklerde halk kültürü, arkeoloji gibi konularda da yetkin sanatçı ve bilim adamları Çukurova kültür-sanat çevreleriyle buluşacak. Başta Nedim Gürsel olmak üzere, 30’ı aşkın sanatçının katılacağı programda ‘Siber Bilinmezlik’ anlayışı yerel-bölgesel aktörlerle gerçekleştirilmeye çalışılacak.
BİLİYOR MUSUNUZ
- YÜCE Diriliş Partisi’nin İstanbul’dan avukat Lütfü Yılmaz’ı, Eskişehir’de N. Ercan Tortop’u bağımsız olarak aday gösterdiğini bildiren Genel Başkan Sezai Karakoç’un “geleceğe oy vermek istiyorsak ‘Diriliş’e oy verilmesi gerektiğini” ifade ettiğini...
- MARMARA Üniversitesi öğretim üyesi, tarihçi-yazar Prof. Dr. Bülent Bakar’ın “2. Meşrutiyet’ten Mütareke Dönemi’ne Türkiye” konulu söyleşisinin 16 Mart Cumartesi günü saat 16.00’da Moda Tarihçi Kitabevi’nde yapılacağını...
Paylaş