Adalet Bakanlığı para basıyor

Kağıdı 1.25 liraya aldım. Hemen başka bir sıraya girdim. Burada da 5 lira verdim. Toplam 5 memur çalışıyordu. Temiz kağıdını sıraya girerek aldım. Baktım, iki memuru para toplamak için görevlendirmişler. Yüzlerce kişi para veriyordu, Adalet Bakanlığı’na... Bir saat yanındaki cafeden para toplayan memura ve para veren insanları saydım. Bir saatte sicil kağıdı alan insan sayısı ortalama 500 kişi idi. Sekiz saat olarak hesaplarsanız 4000 kişi olabilir. Bunu 6.25 liradan çarparsak Adalet Bakanlığı günde 25 bin TL para topluyor.
Adalet Bakanlığı’nın, çoğunluğu işsiz ve öğrenci olan bu insanlardan adli sicil kağıdı için ayda 550 bin TL para toplaması pek hoş bir şey değil.
AKP afişlerde “Halkın efendisi değil, hizmetkarıyız” diyordu.
Ankaralılar görüp takdir edin.
Devlet hizmetini para ile mi yapar?
Bu para toplamayı Adalet Bakanlığı böyle yaparsa KPSS sınavı için ÖSYM neler yapmaz.
Sayın Egemen Bağış... Böyle uygulamalar AB ülkelerinde var mıdır?
Bizim demokrasimiz, ‘topal demokrasi’.
Osman GÜMÜŞ

Seyahat sigortası ne işe yarıyor

LADY Travel şirketinin düzenlediği, Ankara tur satışını yapan Uygartur ve Seyahat Ltd. Şti.’nin düzenlemiş olduğu klasik İtalya turu için kızım (16) ve kendim için 4.5.2011 tarihinde sözleşme yaptım. 1898 Euro tur bedelinin %30’u olan 1500 TL ödedim. Tur sözleşmesi yapılırken, kendilerinin anlaşmalı sigorta şirketine seyahat sigortası yaptırmam şart koşuldu. Ancak şartlar hakkında hiçbir bilgi ve belge verilmeden 47.76 TL poliçe bedeli alınarak seyahat sigortam yapıldı.
Satın aldığımız turun başlangıç tarihi 19.6.2011 tarihinden 25 gün önce belimdeki rahatsızlık nedeniyle 26.5.2011 tarihinde Ankara Güven Hastahanesi’nde ameliyat olup ertesi günü hastaneden çıktım. Bana birkaç gün içinde iyileşeceğim söylendiğinden seyahati iptal etmedim. 6.6.2011 tarihinde tur ücretinin geri kalanını Uygartur’a havale ettim. 8.6.2011 tarihinde ameliyat yerinin enfeksiyon kapması nedeniyle, doktora başvurdum ameliyat yeri temizlenip drene edildi. Doktor bu durumda ‘seyahata gidemeyeceğime’ dair bana rapor verdi. Bu raporla birlikte Uygartur’a gittiM, turun ileri bir tarihe ertelenmesi veya ücretin iadesini talep ettim; tur ücretinin ancak %35 iade edeceklerini veya bir iki gün içinde bu yerleri satıp bana tüm ücretimi ödeyebileceklerini söylediler. Ertesi günü beni arayarak “Sizin Seyahat sigortanız var, Maksimum Sigorta ile temas kurun” dediler. Kendilerini aradım, istedikleri belgeleri gönderdim. Bu parayı kesin alabilir miyim diye sordum; en geç 15 gün içinde bankama havale çıkaracaklarını söylediler. Kendilerini 6 defa daha aradım kendilerine bu paranın ödenmeme durumu varsa; 1. Ben bu turu bir arkadaşıma %60 satabileceğimi, 2. Tura kızımın annesi ile gidebileceğini, 3. en azından tur şirketinden %35 ücreti geri alacağımı söyledim. Bana kesin olarak konuştular; 1 temmuzda tekrar aradığımda ‘başvurumun red edildiğini’ söylediler. Burada beni gerek tur şirketleri, gerekse Maksimum Sigorta mağdur duruma düşürmüşlerdir. Peki benim bu mağduriyeti kim üstlenecektir?
Türkiye’de yüzlerce turizm şirketi milyonlarca kişiden seyahat sigortası adı altında çok büyük miktarda para toplanıyor ve hiç bir kimseye poliçe verilmiyor. Sigortanın neyi kapsadığı müşteriye anlatılmıyor.
Savaş DOĞANAY

MHP’liler dikkat etsin

BALGAT’ta Çetin Emeç Bulvarı-Migros Kavşağından MHP Genel Merkezine kadar uzanan Ceyhun Atuf Kansu Caddesi üzerindeki yanlış yol çizgileri ve dolayısıyla trafiğin dizaynı ile ilgili olarak Belediye Başkanı Melih Gökçek ve Ankara Trafik Müdürlüğüne, EGO’ya defalarca şikayette bulunmama karşın ekteki fotoğraflarla belgelediğim trafik keşmekeşinin düzenlenmesi konusundaki taleplerime olumlu yada olumsuz herhangi bir cevap alamadım. Dünyanın hiç bir ülkesinde böylesine başıbozukluk, düzensizlik ve trafik karmaşası olacağını zannetmiyorum. Yoldan geçen trafik ekiplerine şu yolun halini ve trafiğin akışını görmüyor musunuz diye defalarca göstermeme rağmen bir sonuç alamadım. MHP’li vekillerinin her gün defalarca kullandıkları bu yolla ilgili bu kayıtsızlıkları ise ülke yönetimine talip olan bir partinin günlük hayatındaki sorunu görmediği göremediği beceremediği, ne derseniz artık bu da çok ilginç... D. F.