Yalçın Bayer

Türkevi’ni kimler yaptı

21 Eylül 2021
IC İçtaş İnşaat ve Amerikalı inşaat şirketi Tishman ortaklığında, New York’ta inşa edilen Türkevi’nin açılışı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından gerçekleştirildi. Açılış törenine Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da katıldı.

Çeçen grubu yöneticilerine göre, ‘Zarif ve simgesel bir yapı olarak, modern görünümü ile New York gökdelenleri arasına katılan Türkevi, Manhattan’ın ikonik binaları arasında yerini aldı’.

Titiz bir çalışma gerektiren son derece önemli bir projeyi tamamlamanın gururunu yaşadıklarını belirten IC İçtaş İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Fırat Çeçen, “Projenin Birleşmiş Milletler binasının karşısında yer alması, şehrin en yoğun bölgesinde inşaat yapmanın zorluğu ve sınırlı bir çalışma alanımızın bulunmasının yanında inşaat sürecinde bir de pandemi ile karşılaştık. Buna rağmen disiplinli ve planlı bir çalışma ile inşaatı tamamladık ve açıldığını, kullanılmaya başlayarak içinde bir hayat olduğunu görmekten mutluluk duyuyoruz. New York’un kalbinde, ülkemizin prestijine uygun bir şekilde gökyüzüne yükselen Türkevimiz şehrin birçok yerinden görülecek şekilde ikonik binalar arasında yerini aldı. Bu da bize ayrıca gurur veriyor” dedi.

New York’taki Birleşmiş Milletler binasının karşısına, 20 bin metrekarelik bir alana inşa edilen Türkevi, 36 katlı bir bina ve 171 metre yüksekliğinde. New York’un gökyüzüne lale formunda yükselen Türkevi ayrıca Selçuklu ve Osmanlı mimarisinden esintiler taşıyor.

Türkevi’nde, Türkiye New York Başkonsolosluğu, Türk Ataşelikler, BM Türkiye Daimi Temsilciliği, KKTC Temsilciliği ve T.C. Merkez Bankası New York Temsilciliği bulunuyor.

IC İÇTAŞ İNŞAAT

50 yılı aşkın bir tecrübeye sahip global bir marka olan IC İÇTAŞ İnşaat, imza attığı ses getiren ileri mühendislik projeleri ile Türkiye’de ve dünyada lider şirketler arasında yer alarak ülkemizi uluslararası arenada gururla temsil etmektedir.

Fizibilite çalışmalarından yüksek teknoloji gerektiren anahtar teslim projelere kadar her türlü taahhüt işini mutlak başarı hedefiyle yürüten IC İçtaş İnşaat, Türkiye, Rusya, Amerika, Ortadoğu, Orta Asya ve Avrupa’da faaliyet göstermektedir. Kurulduğu günden bu yana, güçlü finansal yapısı ve hem kamudan hem özel sektörden kurumlarla gerçekleştirdiği güçlü ortaklıklar ile havalimanı, liman ve marina gibi inşaatlardan yüksek hızlı tren projelerine, yol ve köprü inşaatlarından yüksek kapasiteli enerji santralleri ve turizm tesislerine kadar pek çok başarılı projeye imza atmıştır.

FERİKÖY’DE MEZARLIK AĞALARI VAR

Yazının Devamını Oku

En gariban bizim emekliler

17 Eylül 2021
Türkiye’deki emeklilerin dünyanın en yoksul kesimi arasında yer aldığı uluslararası rapor ile belgelendi.

Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) sosyal güvenlik raporuna göre emeklisi en yoksul birkaç ülkeden biri Türkiye. Dünyada 4.1 milyar kişi sosyal güvenlik şemsiyesinden yoksun ve ciddi yoksulluk tehlikesiyle karşı karşıya. Türkiye’de nüfusun yüzde 79.8’i en az bir sosyal güvenlik koruması altında bulunurken, geriye kalan yüzde 20.2’si hiçbir güvenceye sahip değil ve korunaksız.

ILO’nun raporu, Türkiye’de emeklilerin yoksulluk göstergesi olarak belirlenen yüzde 50’lik sınırın çok altında olduğunu da ortaya koydu.

Uganda’da emeklilik aylığı ülkenin yoksulluk sınırının yüzde 43.5’ine denk geliyor. Bu oran Mısır’da yüzde 91.2, Endonezya’da yüzde 56.1, Azerbaycan’da yüzde 46.6, Mozambik’te yüzde 32.7 ve Türkiye’de yüzde 21.17. Türk-İş’in araştırmasına göre yoksulluk sınırı 9 bin 533, açlık sınırı ise 2 bin 926 lira.

13 milyonu aşkın emekli, dul ve yetimin yarıdan fazlası eline geçen 1.500 ile 2.500 lira arasındaki aylıkla geçinmeye çalışıyor. Asgari ücretin net 2 bin 825 lira, açlık sınırının 3 bin liraya yaklaştığı günümüzde aşırı hayat pahalılığı karşısında son derece düşük aylıkla geçinmek için mucize gerekmiyor mu? Bir umut var: Eğer yeni intibak yasası çıkarsa ILO’nun raporuna göre, dünyanın en yoksul kesimi arasında yer alan emeklilerimizin aylığında hatırı sayılır düzeyde artış olacak. Şükrü KARAMAN

GÜNÜN SÖZÜLİBERALLER KEMALİST OLUYOR

“DÜNYA hem emperyalistlerden hem de Taliban gibi terör örgütlerinden yeterince büyüktür ve var olabilmek için yeni bir dünya savaşını önleyecek güce sahiptir. Gelinen aşamada Atatürk’ün ve Kemalizm’in önemini yeni anlayan Liberallerin artık İngiliz, Amerikan ve İsrail muhipliğini bir yana bırakarak antiemperyalizm çizgisinde Türkiye’nin ulusal çıkarlarından yana yeni bir Kuvayımilliye savunmasına yönelmeleri gerekmektedir.” Prof.Dr. Anıl ÇEÇEN

ÖĞRENCİLERİN YURT SORUNU CİDDİ BOYUTLARA ULAŞTI

GEÇEN

Yazının Devamını Oku

Buğday yerine plastik!

16 Eylül 2021
Geçtiğimiz aylarda üç Namık Kemal Üniversitesi hocasının ÇED dosyasındaki görüşleri sosyal medyada paylaşılınca gündeme yerleşen plastik sanayi sitesinde yeni gelişmeler var.

Tekirdağ’ın Ergene ilçesi, Karamehmet Mahallesi’nde (tarihi eski köy) bulunan 2.530 dekar tarım arazisi üzerinde PAKOP Sanayi Sitesi arazisinin tarım dışı kullanımı için verilen izin TMMOB ZMO tarafından Tekirdağ 1. İdare Mahkemesi 1 Nisan 2021 tarihinde iptal ettirilmişti.

Daha önce aynı tarım arazisi için açtığımız davada 9 Mayıs 2014 tarihinde iptal kararı verilmesine ve karar kesinleşmesine rağmen, aynı işlemin tekrarı için kamu yararı kararı alınarak davalı idare tarafından yeniden işlem tesis edilmesi yoluna gidilmiş, bu hususlar çerçevesinde yürütmeyi durdurma kararı alınmıştı.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 10 Eylül 2021 tarihinde ilan edilen ÇED ‘olumlu’ kararının iptali için yargıya gitmekten başka bir seçenek kalmıyor.

Yani, sanayici çiftçiyi yendi!

Avrupa Serbest Bölgesi’nin bitişiğindeki bu tarlalarda/parsellerde artık buğday-ayçiçeği yerine plastik üretimi yapılacak!

Buradaki soru şu:

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, ÇED dosyasını yeterince inceledi mi, verimli tarım arazilerinin kıyılmasına vicdanı sızlamayacak mı?

Murat SEVGİ-Trakya Platformu Yürütme Kurulu Üyesi

Yazının Devamını Oku

İzmir’in işi çok!

15 Eylül 2021
İzmir’den notlarımızı sürdürüyoruz. 1.5 yıl önce Aydın’dan İzmir’e gelen Vali Yavuz Selim Köşger’in, o kadar yoğun bir programın içinde bizlere İzmir’i anlatma fırsatını bulmasına sevindik. Biz de kendisine yaşadığımız kenti, İstanbul’u ne kadar olduysa anlatabildik.

İstanbul’un İzmir’e göre her türlü göç nedeniyle biraz ‘yoz ve kaba’ olduğunu söyledik. Vali Köşger, bizim tabirimize “Daha Anadoluludur” diye bir
saptamada bulundu. “İzmir’de oturanlar ise ayrım yapmaz, aidiyet duyguları kuvvetli.”

Tecrübeli bir bürokrat olduğu dikkat çeken Vali Yardımcısı Hulusi Doğan (Kendisini Çorlu, Alanya, Avcılar ve Milas kaymakamlıklarından biliriz) “‘Herkesin memleketi doğduğu yerdir’ daha doğru bir anlatım olabilir belki” dedi.

AYDIN PROJELERİ

Konyalı olan ve SBF’yi bitiren Yavuz Selim Köşger, İngiltere Oxford’da master yapmış, Fransa’da yerel yönetimler konusunda ihtisasını tamamlamış, Ankara’ya dönüşünde Tarım Kredi Kooperatifleri Kooperatifler Genel Müdürlüğü’nde bulunmuş. Daha sonra İçişleri Bakanlığı kararnamesiyle Sinop, Bingöl, Aydın’dan sonra İzmir’e atanmış (4 çocuğu var). “Torunlarıma bu şerefli görevi gururla anlatabileceğim” diyor.

- Aydın’ı çok sevdiğini bildiren Köşger, Aydın’da neler yapmış! ‘Aydın Beyliği’nin kurucusu Aydın Bey’in mezarını buldurmuş. İzmir’e gelmeden önce başlanan çalışmanın düzenlemesi sürüyormuş, İzmir’den gelişmeleri izliyormuş. Adnan Menderes’in dedesi Hacı Ali Paşa’nın Çakırbey’deki evinin fotoğraflarını Mutlu Menderes’ten bulmuş. Dede Menderes’in 1929’da Çakırbeyli Çiftliği’nde Macar mimarlara yaptırdığı konağın replikasını inşa ettirmiş. Menderes Müzesi de Çine Çayı’nın kenarında yapılıyor.

- Aydın’daki jeotermal yataklarının incir ağaçlarına olumsuz etkisi çevreciler tarafından sık sık gündeme getiriliyor. Ancak Vali Köşger, bize enerji lazım diyerek jeotarmale dönük eleştirileri reddediyor. Jeotermalin kıymetini bilmediğimizi söylüyor.

ÖNÜ MIAMI, ARKASI BANGLADEŞ

Yazının Devamını Oku

Yunanistan’a ültimatom

14 Eylül 2021
İzmir’de 8,9 ve 10 Eylül günleri yoğun bir etkinlik içinde bulduk kendimizi. Vali ve Belediye Başkanlarının, İzmir’in Kurtuluşu ve İzmir Enternasyonal Fuarı’ndan başka İzmir UCLG Kültür Zirvesi’nde dünya kentlerinin İzmir’de buluşması etkinlikleri hayli yoğundu.

Basın Konseyi de Çeşme’de toplanmıştı. İzmirlilerin de kent konserleri nedeniyle Alsancak’ı ve kıyıları doldurması ile ‘keyif’ verici bir gün oldu 9 Eylül... İzmir’in kurtuluşunun 99. yılı nedeniyle bu yıl başka bir ‘coşku’ ile kutlandığını söylemek gerekiyor. Valilik ve Büyükşehir’in konukları nedeniyle de ayrı bir yoğunluk içindeydi İzmir. Ne yazık ki bu vesile ile bir çok etkinliğin gözden kaçtığı, medyanın yoğunluk nedeniyle bir çok programa yetişemediği anlaşıldı. İki özel konuk da vardı; KKTC Başbakanı Ersin Tatar ve tarihçi-yazar İlber Ortaylı. Ayrıca bakanlar ve yardımcılarına yetişmek de mümkün değildi. Milli Savunma Bakanı ile Genelkurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanları’nın 9 Eylül’de İzmir’de olmaları da ayrı bir ‘yorum’ gerektiriyordu. Çünkü Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın, 9 Eylül Üniversitesi tarafından Sabancı Kültür Merkezi’nde düzenlenen ‘Adalar Denizi ve Yunanistan ile Komşuluk İlişkileri Sorunları Sempozyumu’nda konuşması önemli bir gündem yarattı. Akar’ın, Yunanistan’ı son yıllarda olmadığı kadar bir ‘hayalciliğine’ dayalı hedefe koyması dikkat çekti. Buna bir anlamda ‘ültimatom’ da denilebilirdi. Çünkü Yunanistan’ın bütün rekabet ve tehdit unsuru çıkışlarının dayanak noktasının arkasında ‘kuzu postuna bürünmüşlüğü’ olduğunu da gösteriyordu.

Bakan Akar, Atina’nın oyunlarını sergilerken, bunların ‘akıl, mantık ve hukuk dışı’ olduğunu ilan ediyordu. (Bu konuşmayı Genelkurmay’ın sitesinde bulabilirsiniz.)

Sempozyuma KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve Genelkurmay Başkanı Org. Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Org. Musa Avsever, Deniz Kuvvetleri Komutanı Ora. Adnan Özbal ve Hava Kuvvetleri Komutanı Org. Hasan Küçükakyüz de katıldı. Sözlerine İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun yıldönümünü kutlayarak başlayan Bakan Akar’ın, NATO müttefiki komşumuz Yunanistan’da yaşanan sorunları anlattığı konuşması şöyle özetlenebilir:

AKIL, MANTIK VE HUKUK DIŞI

“Yunanistan ile kıta sahanlığı, karasularının genişliği, hava sahası, FIR hattı, arama kurtarma sahasına yönelik ihtilaflar, Gayri Askeri Statüdeki Adalar’ın (GASA) silahsızlık statüsünün ihlali, Egemenliği Anlaşmalarla Yunanistan’a Devredilmemiş Ada, Adacık ve Kayalıklar (EGAYDAAK), Doğu Akdeniz’de ülkemizin ve KKTC’nin hak ve menfaatlerini göz ardı eden iddialar, provokatif silahlanma girişimleri ve diğer provokatif faaliyetler, Batı Trakya Türkleri’nin haklarını kısıtlayıcı uygulamalar ve terör örgütlerine verdikleri destek konularında sorunlar yaşıyoruz. Bu sorunlara düzensiz göçten kaynaklı anlaşmazlıklar ve “FRONTEX” meselesi de eklenmiş durumda.

Yunanistan’ın karasularını 12 mile çıkarması Ege’nin tamamının Yunanistan’ın hâkimiyetine geçmesi, Ege’nin Yunan gölü haline gelmesi demektir. Böyle bir durumda Deniz Kuvvetlerimizin uluslararası sulardan geçerek Akdeniz’e ulaşması neredeyse imkânsız hâle gelecektir. Türkiye’nin bunu kabul etmesi asla mümkün değildir.

Hava sahasının sınırı karasuları sınırlarını aşamaz. Ancak Yunanistan, karasuları genişliği 6 mil olmasına karşın 10 mil hava sahası olduğunu iddia etmektedir. Bu akıl, mantık ve hukuk dışı garip iddia boş hayallerdir.”

HUKUK TANIMAZ TAVIR

Yazının Devamını Oku

Almanya’da seçmen ‘sosyal adalet’ istiyor

10 Eylül 2021
Almanya’da 26 Eylül’de yapılacak seçimlere az bir süre kaldı. Partilerin propaganda çalışmaları harıl harıl devam ediyor. İktidardaki muhafazakar Hıristiyan Birlik Partileri seçim yarışına önde başlamışlardı. Ardından Yeşiller rüzgârı esiyordu. Son 20 yıl içinde oylarının yüzde 20’sini kaybeden sosyal demokratlar ise çok gerilerden geliyordu. Ancak iki hafta önce sosyal demokratlar öne geçti.

Alman ikinci kamu TV kanalı ZDF ‘Forschungsgruppe Wahlen’ şirketine 3 Ağustos’ta anket yaptırmış. Seçmenlere ‘Gelecek Pazar seçim olsa oyunuzu hangi partiye verirsiniz’ diye sorulmuş. Sonuç şöyle. Yüzde 25 sosyal demokratlar, yüzde 22 Hıristiyan Birlik Partileri, yüzde 17 Yeşiller Partisi çıkmış. Şimdi Muhafazakârlar tekrar öne geçmek için, sosyal demokratlar da ipi birinci göğüslemek için çaba harcıyorlar.

Bu sürprizin nedeni merak konusu. Partilerin verdikleri sözler ile seçmenin neye kulak verdiğini araştırmışlar. ZDF’in yaptırdığı ankette seçmenlere oyunu belirleyen kriterleri sormuşlar. ‘Sosyal adalet’ yüzde 51 ile ilk sırada yer almış. Ardından sırayla yüzde 39 ile iklim değişikliği, yüzde 23 ile korona salgını ve yüzde 21 ile mülteciler geliyor. Merak eden ZDF’nin sayfasına girip bakabilir.

Muhafazakârların şansölye adayı Armin Laschet’in yabancılara, Türklere yakınlığı dolayısıyla ‘Türk Armin’ seçmenlere. Zaten ankette ‘Kim şansölye olsun?’ sorusuna yüzde 70 ile o çıkmış. SPD’nin seçim sloganı da ‘Scholz bu işi halleder’.

Toplumların refah düzeyi toplumsal kaynakların dağıtımı ile sıkı sıkıya bağlıdır. Kıt kaynakların nasıl dağıtıldığı da ‘sosyal adalet’ kavramı ile yakından ilgilidir. Toplumun refah düzeyi ölçülürken işte bu ‘sosyal adalet’ kavramı da kriterlerden biridir aslında. Almanya’da seçmenin son sözünü söyleyeceği 26 Eylül’e az bir süre kala yapılan anketler siyasetçilerin ders alabileceği sonuçlar verebiliyor.

GÜNÜN SÖZÜ

“KÜFÜR yiğidin yelpazesidir.” (Atilla GÖKÇE)

İZMİR’İN KURTULUŞU TAM BİR ‘ŞÖLEN’ HAVASINDA KUTLANDI

Dün

Yazının Devamını Oku

9.9.99 ne demektir? İzmir’in kurtuluşu... 9 Eylül ve 99’uncu yıl

9 Eylül 2021
İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 99’uncu yıldönümü kutlu olsun! Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehit ve gazilerimizi, kurtuluş mücadelemizin kahramanlarını saygı ve minnetle anıyoruz. Zafer bu yıl birbirinden renkli etkinliklerle kutlanacak. Valilik ve Belediye’nin etkinlikleri nedeniyle İzmir’e çok sayıda davet yapıldı. İstanbul basınına yapılan davet çerçevesinde bir grup gazeteciyle İzmir’deki etkinliklere katıldık.

350 metrelik dev bayrağın taşınacağı Zafer Yürüyüşü ile başlayacak heyecan, Türk Yıldızları ve Solo Türk’ün nefes kesen gösterileri ile doruğa çıkacak. Kutlamalara on binlerce İzmirlinin katılması bekleniyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi, İzmir’in bu coşkusunu zengin bir programla tüm kente yayacak.

İZMİR PROTOKOLÜ BULUŞTU

99. yıldönümü İzmir Valiliği’nin himayesindeki etkinliklerle kutlanırken 1,5 yıl önce Aydın’dan İzmir’e atanan Vali Yavuz Selim Köşger’le dün akşam Tarihi Havagazı Fabrikası’nda, Büyükşehir’in verdiği resepsiyonda tanıştık. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’le protokolü karşıladılar. Yarın ‘Zafer Yürüyüşü’ Cumhuriyet Meydanı’nda kutlama töreni, Fener Alayı ve Athena konseri ile devam edecek.

KARADA VE HAVADA ZEYBEK

Bugün 15.45’te Süvari Birlikleri’nin Cumhuriyet Meydanı’ndan Gündoğdu Meydanı’na yürüyüşünün ardından İzmir semaları, saat 16.15’ten itibaren, önce Genel Havacılık Uçakları ve İzmir Kulüpleri selamlama uçuşuna sahne olacak. Ardından Hürkuş gösteri uçuşu, Solo Türk, Türk Yıldızları, Jandarma Çelik Kanatlar gösterisi, Polis Havacılık Üzüm Salkımı, Sahil Güvenlik Arama Kurtarma ve selamlama ile Çelik Kanatlar Zeybek nefes kesen gösteriler yapacak. Yani, İzmirliler karada, çelik kanatlar havada zeybek oynamaları günün en keyifli anlarıydı.

Evet, işgalden yeniden vatan olmaya, kurtuluşa giden yolun başlangıcı kutlu olsun!

CHP 98 YAŞINDA

Yazının Devamını Oku

Onlar da sizin kadar dindar!

8 Eylül 2021
Balkan Savaşlarından, Kurtuluş Savaşı’na uzanan on yıllık süreçte bitap düşmüş bir yoksul bir halkın 30 Ağustos 1922 tarihinde taçlandırdığı, bu toprakların işgalden kurtulmuş özgür bir vatan olması gerçeğidir!

Günümüzde, bu tarihi gerçeğin önemini bilinçlerinde ve gönüllerinde hisseden milyonlarca vefalı insanın, 30 Ağustos Zaferi’ni coşku içinde kutlaması kadar doğal bir şey olamaz.

İsteyen zeybek oynayarak kutlar bu milli bayramı, isteyense horon teperek.

İsteyen harmandalı oynayarak kutlar bu anlamlı zaferi, isteyense vals ederek; dileyense şarkılar türküler eşliğinde idrak eder o coşkuyu.

Yeter ki siz kutlamak isteyin!

Bunu yapmak yerine... Halisane duygu ve yurtseverce düşüncelerle ‘30 Ağustos’u kutlayan vefalı insanların coşkusundan, dindarların mağdur edilmesi gibi tuhaf çıkarımlar yaparsanız şunu hatırlatırlar size: Beyim! Zaferi coşkuyla kutlayan o insanlar da sizin kadar dindar!

Bunu görün ve laikliği benimseyen insanları mağdur etmeyi esas siz bırakın artık!

Yaşar ALTINTARTI

GÜNÜN SÖZÜ

Yazının Devamını Oku