Yalçın Bayer

Kanserli hasta şefkat bekliyor

17 Ekim 2023
Pembe Hanım Kanser Hastaları ve Yakınlarıyla Dayanışma Derneği, “Biz kanser hastalarının ciddi sorunları var” diyerek sorunlarını sıralıyor:

- Randevu alamama, güncel tedavi ilaçlarından SGK onayı yoksa yararlanmama, ücretsiz psikolojik destek alamama,  kanser hastası ve ailesinin yaşadığı büyük maddi ve manevi güçlükler...

Bunlar hakkında sizleri ister birey, ister STK olarak toplantımızda söz almaya davet ediyoruz. Gelemiyorsanız bize 3 dakikayı aşmayan bir video yollayın yayınlayalım. Sevgi ve dert paylaşıldıkça önem kazanır, gelecek tüm kanser hasta ve yakınlarına sevgi sembolü kalp yastığımızı armağan edeceğiz.

(Bakırköy Belediyesi’nin servis araçları 10.00’da Bakırköy Cumhuriyet Meydanı’nda sizi toplantı salonuna götürmek üzere bekliyor olacak.)

21 Ekim Cumartesi 10.30 Bakırköy Belediyesi Sağlık Eğitim Müdürlüğü.

‘EV ALMA KOMŞU AL’ DEVRİ KAPANDIESKİDEN atalarımızın tarihi bir deyimleri vardı; “Ev alma komşu al”, heyhat ki bu söylem tarihin tozlu rafları arasında yerini almış bulunuyor. Düğüne, derneğe beraber gidilir, hafta sonları piknik programları hazırlanır, herkes kendince yemekler pişirir, sofralar kurulur, oyunlar oynanırdı. Hatta çocuklar okuldan geldiğinde, ailesi evde yoksa çocukları komşu evine alır, karnını doyurur, dersine yardımcı olurdu. Eh ne diyelim: “Geçmiş zaman olur ki, hayali cihana değer.”

1118 kişi taramasında, ev alan kişilerin bir tanesi bile “Aldığım apartmanda kimler oturuyor?” sorusuna muhatap olamamıştır.

‘Neden sormuyorsunuz?’ soruma verilen cevap:

Yazının Devamını Oku

CHP’de kulisler kaynıyor... İmamoğlu aday olmayabilir mi?

13 Ekim 2023
14 Mayıs’tan sonra CHP’de başlayan tartışmalar 2024 İstanbul seçimlerinde zirveye çıkabilir.

CHP İstanbul İl Kongresi’ni İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun desteklediği Özgür Çelik’in kazanmasıyla 4-5 Kasım’da gerçekleşecek Büyük Kurultay çok daha kritik bir hale geldi.

İstanbul İl Kongresi’nin sonucu, yerel seçimlerde belediye başkan adaylarının belirlenmesini de tartışmalı bir alanın içine çekti.

Örneğin, Damga Gazetesi İmtiyaz Sahibi Mehmet Mert, önemli bir kulis bilgisini köşesine taşıdı. Bunun heyecan yarattığını söyleyebiliriz.

Mert’e göre, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu koltuğunu muhafaza ederse, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, 2024 yerel seçimlerinde; “Bu şartlarda benim kazanmam mümkün değil” diyerek İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olmayacağının işaretini mi vermek istedi?

- Yahut bu kulis bilgisinin yayılmasıyla pazarlık gücü mü sağlayacak!

- Herkesin bildiği veya tahmin ettiği gibi ‘Meral Ablası’na açık bir kapı mı bırakacak?

- Şartlar öyle gelişir ki, önümüzdeki dönem yeni bir parti kuruluşunun öncüsü olabilir.

İmamoğlu

Yazının Devamını Oku

Türk tarihine mühür

12 Ekim 2023
Milli Mücadele‘nin 100. yılında ‘İstiklal Yolu’ ve ‘Yiğit İnebolu’ anlatımlarına şöyle başlamak istiyoruz.

26 Nisan 2019’daki Cem Gürdeniz, Kemal Anadolu, Mehmet Perinçek, Orhan Çekiç, Aleksander Sotniçenko’nun (Rusya’nın Ankara Müsteşarı) konuşmacı oldukları, Atatürk’ün Lenin’e yazdığı tarihi mektubu, Türkiye’de ilk kez Eyüp Kömeçoğlu’nun girişimiyle, İnebolu Türk Ocağı’nda tarihi panelle anılmıştı. Yine Eyüp Kömeçoğlu’nun girişimleriyle Cumhuriyet’in 100. yıl dönümünde Dolmabahçe Inner Wheel ve Türkiye Yardımseverler Derneği’nin ortaklaşa düzenlediği Türk tarihine mühür vurmuş kadınları konferansında TV programcısı Gülgûn Feyman, Türk kadınının Milli Mücadele ve Cumhuriyet dönemindeki yeri ve önemine değindi. Dünyadan örnekler veren Feyman, Atatürk tarafından Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının 1934 yılında verildiğine, birçok Avrupa ülkesinde ise bu hakkın sonraki yıllarda kadınlara tanındığına dikkat çekti.

ECEVİT ÇORBASI

‘Asli İnebolu’lu sayılan Kadıköy’lü mimar dostumuz Ahmet Erkurtoğlu telefonda: “Etkinliklerimiz var, sen artık fahri İnebolu’lu sayılırsın” dedi. Cuma günü Kastamonu üzerinden, İnebolu’ya vardık. İstanbul-İnebolu 600 km. İlçeye girişte tabii ki ‘Emin Abi’nin yerinde ünlü Ecevit çorbası içtik. (suda dinlenmiş pirinç, yumurta, un, yoğurt ve tereyağ.) Bülent Ecevit’in babasının köyü burada, Er’sizler köyü (Küre’ye bağlı). Çanakkale Savaşı’nda tam 38 şehidi var, bu nedenle köyün adı ‘Er’siz’ (askersiz) konulmuş. Şehitlerin adlarını okuyunca hüzünlendik.

Artık bir sürü dostumuz var İnebolu’da; esnafını da, siyasetçisini de, kültür insanını da, gazetecileri de, balıkçıları da ve de İstanbul’da oturanları da, sayabilirsiniz buna. Bizi tanıyanlar gayet sıcak dostluklarını gösteriyorlar, biz de onlara saygı duyuyoruz. Dün yazdığımız E. Amiral Cem Gürdeniz verdiği konferansta “İnebolu olmasa biz bugün burada olamazdık. Kurtuluş ve kuruluşu İnebolu temsil eder” demişti.

Herkes “İnebolu özlenir” diyor, ama ‘göç’ sorun olmaya başlamış. Hiçbir fabrika yok kentte. İneboluluların İstanbul’daki sayısının 150 bini aşkın olduğu belirtiliyor. Kent boşaldıkça yerlerine civar köylüler yerleşiyormuş.

Ahmet Bey, “Gitmesek de görmesek de o köy bizim köyümüz anlayışı bitmez, bizde” diyor. Ailesinin fertlerini anmak için mezarlığa gittiğimizde ‘memleket hassasiyeti’ gözlerin sulanmasıyla ortaya çıkıyor.

Oysa ‘dedelerin’ bir coğrafyası ve hikâyesi var. Yani herkesin kendi öyküsünü arıyor diye özetleyebiliriz bu  hasretliği...

İNEBOLU’NUN PROJELERİ NE ZAMAN BİTECEK

Yazının Devamını Oku

Kurtuluş ve kuruluşu İnebolu temsil eder

11 Ekim 2023
DOLMABAHÇE Inner Wheel Kulübü Başkanı Ferda Baycan, Türkiye Yardım Sevenler Derneği Genel Başkanı Dilek Bayazıt başkanlığında; İnebolu Türk Ocağı tarafından ünlü İnebolu Türk Ocağı Müzesi’nde organize edilen Cumhuriyet’in 100. Yılında Tarihe Mühür Vuran Türk Kadınları Konferansı yoğun bir katılımla gerçekleştirildi.

Konferansın düzenleyicisi ve sunumlarını yapan Eyüp Kömeçoğlu, İnebolu Türk Ocağı ve İstiklal Yolu Müzesi sorumlusu Nurhayat Ergün, Atatürk’ün İnebolu ziyareti ve Şapka Devrimi ile ilgili sunumunu gerçekleştirdi.

Konferansa konuşmacı olarak katılan Emekli Amiral Cem Gündeniz, “İnebolu olmasa biz bugün burada olamazdık, diyorum. Bunu abartarak söylemiyorum. İnanın bana, o cephane ve silahlar olmasaydı biz İngiliz emperyalizmini arkasına almış Yunan ordularını yenemezdik. Tekrar İnebolu’ya bu geleneği artırarak sürdürmelerini, buna Türkiye’nin çok ihtiyacı var” dedi.

LENİN-ATATÜRK MEKTUPLAŞMASI

İnebolu’ya ikinci kez geldiğini bildiren Gürdeniz, şunları söyledi:

“Çok kıymetli milletvekilimiz Kemal Anadol ve diğer katılımcılar, Atatürk Lenin’e ‘Kafkas setini beraber yıkalım, sen içerde işgalle savaşla uğraşıyorsun, ben içerde savaşla uğraşıyorum, başka çaremiz yok, stratejik işbirliğine gidelim, bize yardım et, yani demir yolla’ diye mektup yollar. Savaşın özü demir ve kan. Türk halkının demiri, yani cephanesi yok. 300 bin ton cephane geliyor, o mektup üzerine... Türkiye’nin kaderini değiştiren bir mektuptur. Bunu 2019’de (99. yıl dönümünde), burada güzel bir panelle andık ve salon yine tıklım tıklımdı. İşte İnebolu hem kurtuluşu hem kuruluşu temsil eder.”

Gürdeniz, Atatürk’ün Şapka ve Kıyafet Devrimi için 25 Ağustos 1925 yılında İnebolu’ya mareşal üniformasıyla geldiğine dikkat çekerken “Size soruyorum, niye mareşal üniformasıyla geldi? Yani Büyük Taarruz’dan bir gün evvel. Burada çok ciddi bir mesaj var. Atatürk sembolleri, mesajları çok iyi kullanan biriydi. (…) Ayrıca şunu eklemek isterim. Milli mücadelede kurtuluşun ve özgürlüğün denizden geldiğini ifade etmek isterim. Niçin kurtuluşta deniz çok önemliydi? Çünkü cephane oradan geldi, 300 bin ton cephane. Yüzde 60’ı buradan gitti. Bunu getirenler kimdi? Takalar... 28 adet tekne var. Tonajı 100 tonun biraz üzerinde. Geri kalanları çürük, çaruk tekneler. Bir mucizedir. Toplam tonaj mı; bütün gemileri yan yana getirip şuraya dizin 7 bin 800 ton. Liman var mı, yok. Bu gemiler yanaşmıyor, alargada bekliyor. Değişik boyutlardaki kayıklar, dalgaları fırtınayı onu-bunu kollayarak o yükü indiriyorlar. Bu donanmayı kim karşılıyor, karada ‘Kağnı Donanması’nın komutanları kim, kadınlar. Amiralleri kim, kadınlar. Şehitler kim başta Şerife Bacı... O bakımdan İnebolu çok özel bir yerdir. Atatürk telgraf çekiyor. Kağnı konvoylarının geciktirilmesi mahkeme sebebidir. Yani o kadar hayati ki! Niçin ‘Gözüm Sakarya’da, kulağım İnebolu’da’ diyor, sebebi bu. Çünkü cephane olmadan savaşamazsınız!”

Cem Gürdeniz devam ediyor:

“Malzemenin karadaki varış noktalarına erişmesi gerekiyor. Önce Kastamonu oradan da Çankırı üzerinden Ankara’ya ulaşan ‘İstiklal Yolu’nu ve ona stratejik değer katan ‘Kağnı Donanmasını’ İnebolulular kurdu ve donattı. İnebolu demir ile kanı buluşturmuş, Mustafa Kemal’e 30 Ağustos 1922 sabahı

Yazının Devamını Oku

Bumerang Genel Merkez’i vurdu

10 Ekim 2023
CHP’ye yazık; şimdi de Alevi-Sünni tartışması başlarsa ne olacak...

Önceki gün yapılan CHP İstanbul İl Kongresi’nde Cemal Canpolat ile Özgür Çelik arasında geçen başkanlık yarışını Ekrem İmamoğlu, Rıza Akpolat, Gökhan Yüksel ve Erdoğan Toprak’ın desteklediği Özgür Çelik kazandı.

Canpolat konuşmasını kendisine gerçek rakip olarak gördüğü İmamoğlu üzerinde kurdu ve Canan Kaftancıoğlu’nun ‘yuhalanması’nın talimatla yapıldığını söyleyerek konuşmasına başladı. “Yarından (bugün) itibaren belediye başkanları kendi alanlarına çekilecekler, hiçbir seçimde örgüt üzerinde baskı kuramazlar” diye sert çıktı şöyle devam etti:

“Solcu belediyecilik’ yapacaklar, sağcı değil... (İmamoğlu’na) Değişimciler hanginiz ön seçime girdiniz, kendi ilçe başkanını milletvekili yaptınız! Siz il başkanı seçmiyorsunuz, kendinize özel kalem (müdürü) seçiyorsunuz!.. Kaldı ki, İBB Başkanlığı’ndan Kadir Topbaş istifa ettiğinde, sizi ben CHP İBB adayı yaptım. Belediye localarında delege pazarı kurabilirsiniz. Belediye başkanı olduktan sonra CHP örgütünü dışarıda bırakmayı kabul edemiyorum. CHP’lilerin başka parti üzerinden işe girmesini içime sindiremiyorum, CHP örgütü delegelerini sadece oy vermesi için işe aldığınız bir dönemi kabul edemiyorum. (AKP Grup Başkanvekili Tevfik Göksu hemen bir tweet attı. ‘CHP İl Başkan Adayı, İBB Başkanının partizanlığını, liyakat yalanını ve delegelerin oylarını almak için İBB’de işe alınmasını tek tek ifşa etmiş. Bizim 5 yıldır anlattığımızı artık kendileri söylüyor. İstanbullular hizmet beklerken, İstanbul’un kaynakları partizanlığa, parti içi çekişmelere harcandı’, diyerek İmamoğlu yönetimini her zamanki gibi eleştirdi.)

İmamoğlu, kongre salonunu terk ederken Canpolat’ı hedef alarak (Ortamı) çok çirkinleştirdiler. Çok yalan konuştular, yalanlarında boğulsunlar ama biz tertemiz kalacağız” iddiasında bulundu.

Çevreye bakalım, ‘eski tüfeklerin’ seçim ile ilgili yorumları ise şöyleydi:

* Yeteri kadar delegeye çeşitli şekillerde çıkar sağlamak, işe almak vb. gibi işleyişi bu partide hangi belediye başkanı başlattı, adını verdiler ama yazmayalım; sadece Anadolu yakasında diyelim, yeter. Anlayan anlar.

‘CANPOLAT ORANTISIZ BİR REKABETİN İÇİNE GİRDİ’

* Aslında bu işleyişe genel merkez, başta genel başkan olmak üzere yol verdi. Nedeni şu; İstanbul’dan başlanarak kurultay delegeleri genel merkez yanlısı olarak belirleniyor ve kurultaylarda genel başkan ve yönetimi sorun yaşamıyordu. Ancak hesaplanamayan bir şey oldu: Geçen dönem İBB seçimi kazanıldı ve yeni bütçesi işe alım imkânları geniş bir belediye başkanlığı daha oldu ve genel merkez tarafından desteklenen belediye başkanları üzerinden delege dizayn etme sistemi, bu sefer tersine çalıştı ve genel merkezi bumerang olarak vurdu...

Yazının Devamını Oku

Sosyal medyada hakaret suçları ve cezaları nedir

6 Ekim 2023
V. Gökçe Özdemir, sosyal medyada hakaret suçu ve cezası hakkında bilgilendirmede bulundu.

“Türk Ceza Kanunu’nun 125. maddesine göre; bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat edilmişse veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldırılmışsa hakaret suçu işlenmiş kabul edilir. Basit hakaret suçunda 3 aydan 2 yıla kadar hapis cezası verilebilir” şeklinde konuşan Av. Gökçe Özdemir, “Sosyal medya platformları üzerinden en sık karşımıza çıkan suç tipi hakaret suçu” dedi.

Hakaret sebebi ile kişi maddi ve manevi zarara uğrarsa, ayrıca hakaret eden kişiden tazminat talebinde de bulunabileceğini söyleyen Av. Gökçe Özdemir şöyle konuştu: “Hakaret suçunda maddi olmaktan çok genellikle manevi zarar ortaya çıkar. Bu tazminatın yasal dayanakları hem Türk Medeni Kanunu 25/3. maddesi hem de Türk Borçlar Kanunu’nun 58. maddesidir. Hakarete ilişkin ceza davasından mahkûmiyet hükmü çıkmasa bile, hukuk davası yoluyla manevi tazminat talep edilebilir. Ceza mahkemelerinin vermiş olduğu hüküm, bu tazminat davasında hukuk mahkemelerini bağlamaz.”

TEKİN: O 4’LÜ İLE BERABER OLMAM!

DÜN yazdığımız ‘Zoom toplantısını kim yaydı?’ başlıklı yazımız yazılı ve görsel basında gündem oldu. Malum Ekrem İmamoğlu, Zoom toplantısının genel merkeze ait bir telefondan yayıldığını ilk defa söyledi. Kaldı ki yazımızın tamamının doğruluğunu teyit eden İmamoğlu’na ait bir ses kaydı gündeme düştü. Peki kim bu bileşenler? Canan Kaftancıoğlu, O. Kaan Salıcı, Battal İlgezdi, Ali Kılıç, Gürsel Tekin. Yazının bu bölümüne bazı itirazlar oldu. Gürsel Tekin yakın çevresine “Ben 396 imza topladım Kılıçdaroğlu’nun yanına gittim, olur aldım. Ancak bu ismi geçen 4’lü grup Kemal Kılıçdaroğlu nezdinde, Genel Başkan nezdinde kulis yaparak benim il başkanı olmamı engelledi. Bu 4’lü ile beraber olmam mümkün değil” diye serzenişte bulunmuş.

Bu açıklama ilginç değil mi?

BİLİYOR MUSUNUZ?

PROF. DEMİRBAŞ’A ÖDÜL

- SAĞLIK Gönüllüleri’nin, Türkiye’nin her yıl düzenlediği Sağlıkta Sosyal Sorumluluk Ödülleri’nde bu yıl; insan ve toplum sağlığına katkıları, organ nakli alanındaki başarıları nedeniyle Prof. Dr.

Yazının Devamını Oku

CHP muhabbetleri hiç hoş değil... ‘Kazan kazan’ mıdır?

5 Ekim 2023
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, CHP’nin büyükşehir statüsündeki Ankara ve İstanbul belediye başkanlarının isimlerini açıklaması, diğer isimleri anmaması ‘endişeli’ bir konuyu da gündeme getiriyor.

Diğer büyükşehir adaylarının strese girdiği görülüyor.

Kılıçdaroğlu’nun “Kimse benden isim beklemesin” dediğinin de genel merkez kulislerinde konuşulduğunu herkes biliyor. Şu husus da var; Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu’nun görevlerinde ‘başarılı’ ve ‘ağırlıkları’ var; ama ya diğerleri? Onlar konusunda ‘seçim pazarı’ için yorum yapmamak, daha doğrusu kırmamak gerekiyor.

Kılıçdaroğlu’nun yakın çevresinden ilginç şeyler dinliyoruz: “İzmir’de Tunç Soyer’in kızının düğününde herkes benden isim bekliyordu. İki ismi baştan söyledim, ayrıca onların cumhurbaşkanı yardımcısı adayı oldukları da unutulmasın. Bir daha söylüyorum, onlar başarılı ve toplumun gözleri üzerlerinde.”

Kılıçdaroğlu’nun burada ilginç bir sözü var: “İzmirliler, altyapı ve kentsel dönüşümleri gerçekleştirecek aday istiyor. Aziz Kocaoğlu döneminde yapılan hizmetlerin üzerine yeni hizmetler gerçekleşmesi isteniyor, gelen raporlara göre.”

‘İSTANBUL İKTİDARI’

İstanbul’a dönersek ilginç bir gelişme dikkatimizi çekti. Bu bilgileri tabandan dinledim: “Biz genel merkez iktidarından başka ‘İstanbul iktidarı’ diye bir yapının ortaya çıkmasını ya da güçlenmesini istemiyoruz.”

“Onlar belediye kaynaklı iktidar yapısına karşılar; ama güçlü bir yapı oluşturmuşlar, sandalyelerinin altlarından kaymasını istemiyorlar.”

Peki kim bu

Yazının Devamını Oku

Üç ayda yüzde 25 yeter mi

4 Ekim 2023
TÜİK’in eylül ayı enflasyon verisi ile milyonlarca emekliye yılbaşında verilecek zam oranı şekillenmeye başlarken eylül ayı enflasyonu yüzde 4.75 olarak açıklandı.

Temmuzda yüzde 9.49, ağustosta yüzde 9.09 olarak gerçekleşen enflasyon eylüldeki yüzde 4.75 oranla üç ayda kümülatif yüzde 25.11 oldu.

En düşük aylığa talim eden SSK ve Bağ-Kur emeklileri şimdiden yüzde 25 zammı cebine koydu. Yeter mi? Elbette yetmez. Beklentiler ikinci 6 aylık enflasyonun yüzde 40-50 aralığında gerçekleşeceği yönünde.

Temmuzda yüzde 6 oranında toplu sözleşme zammı alan memur ve memur emeklisi de üç ayda yüzde 19’a yakın enflasyon farkına hak kazandı. Ödenecek net fark tutarı 3 Ocak’ta belli olacak.

Kamu Görevlileri Hakem Kurulu tarafından bağıtlanan 7. Dönem toplu sözleşme uyarınca 6.5 milyonu aşkın kitlenin maaşında ayrıca ocakta yüzde 15 oranında artış olacak. Tabii tüm bu hesaplamalar ekim, kasım ve aralıkta enflasyonun eksi çıkmaması üzerinden. Bu hayat pahalılığında eksi çıkması mucize olur.

Sonuçta, ara zam yapılmazsa hükümetin yerel seçimleri gözeterek emekliye yılbaşında yüzde 50 ve üzerinde artış vermesi yüksek bir olasılık olarak gündeme geliyor.

Ayrı bir soru şu; Meclis açıldı, ne bekleniyor? Anlamak olası değil.

Şükrü KARAMAN

FUKARALIKTAN KURTULMAK İSTİYORUZ

Yazının Devamını Oku