Paylaş
Esenboğa Havalimanı’nda Devlet Bakanı Zafer Çağlayan’ı beklerken, Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı Erdal Eren’den son gelişmeleri öğrendik.
Kısa süre önce karşılaştığım Rönesans İnşaat’ın patronu Erman Ilıcak’a, “İşler nasıl?” diye sorduğumda, “Libya’da büyük canlanma ve fırsat var” yanıtı almıştım...
Aynı havayı Erdal Eren’de de gördüm:
- Libya’da son birkaç yılda Türk müteahhitlerinin aldığı projelerin toplam büyüklüğü 9 milyar doları buldu...
1980’li yıllarda yaşanan “alacak” sorununu uzun süre izlediğim için hemen anımsattım:
* Libya’yı riskli bulmuyor musunuz?
Meğer global kriz ortamında Libya’da bir yandan yeni işler çıkması Türk müteahhitlerini sevindirirken, diğer yandan eski alacak-verecek tartışmaları yeniden canlanmış:
* Türk müteahhitlerinin Libya’da 1980’li yıllardan ne kadar alacağı kaldı?
- Bizim hesaplarımıza göre 200-250 milyon doları buluyor.
* Ne demek sizin hesaplarınıza göre?
- Libya bu rakamı yüksek buluyor, ödemek istemiyor.
* Peki Libya ne diyor?
- Libya, geçmişten elinde bulunan teminat mektuplarının ödenmesi gereken bölümünün olduğunu belirtiyor. Onlara göre bu rakam 150-200 milyon dolar dolayında. Türk müteahhitlerinin alacağını da 80 milyon dolar olarak hesaplıyorlar.
* Gerçekten öyle mi?
- Biz, teminat mektuplarının o dönemki rakamlar üzerinden çözülmesini istiyoruz.
* Hangi bankalardan alınmış teminat mektupları var?
- Artık tarih olmuş, TÖBANK, Hisarbank gibi kuruluşlardan alınmış teminat mektupları Libya’nın elinde bulunuyor. Bankalar ortada olmadığı için, parayı Hazine’nin ödemesi gerekiyor.
* Hazine bu parayı ödemeye yanaşıyor mu?
- Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, paranın Hazine’den çıkmasını istemiyor, “müteahhitler olarak aranızda birleşin, bir fon yaratıp ödeyin” önerisi getiriyor...
* Mümkün mü?
- Batıp gitmiş bazı şirketlerden doğan teminat mektubu borçlarını kim karşılamak ister?
Müteahhitler Libya’da açılan işlere sevinirken “eski defterler”in açılması sıkıntısı yaşıyor...
Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, iki tarafa da, “Eski sorunlara takılıp, yeni işleri frenlemeyelim. Yolumuza devam edelim, eski sorunları hukuk çözsün” diyor...
Şimdilik en mantıklı yol bu gibi görünüyor...
O hastaneleri Irak’a Universal-Acarsan ortaklığı yapıyor
ALMAN Hastanesi Basın Koordinatörü Bülent Biricik, “Acarsan Irak’ta 750 milyon dolara 5 hastane yapacak ve işletecek” başlıklı yazımla ilgili bir açıklama gönderdi.
Litvanya’ya uçarken konuştuğumuz Zafer Çağlayan, Irak’a dönük çalışmalarını anlatırken, “Irak’ta 10 hastane için ihaleye çıkıldı, 5’ini bir Türk şirketi üstlendi” demişti. Biz de şirket ismini sorunca, “Acarsan” yanıtı vermişti.
Bülent Biricik, Irak’ta her biri 600 yatak kapasiteli Kerbela, Basra, Babil-Hilla, Missan ve Theyqar-Al Nasriya’ya yapılacak hastaneleri, Universal Hospitals Group ile Acarsan Şirketler Grubu ortaklığının gerçekleştireceğini aktardı.
Anlaşılan Çağlayan, bize Irak’tan 5 hastane örneğini verirken, projedeki ana ortaklardan birini, Universal’i unutmuştu...
Biricik’in gönderdiği açıklamaya baktım, hastanelerin temelleri geçen mayıs ortasında atılmış, hedef hepsini 2 yılda hizmete açmakmış. Hastanelerin tıbbi donanımını Universal-Acarsan sağlayacak, işletmeyi Irak Hükümeti üstlenecek. Personelin eğitimini Türkiye’den uzmanlar gerçekleştirecek.
Alman Hastanesi’ni de bünyesinde bulunduran Universal Hospitals Group Yönetim Kurulu Başkanı Azmi Ofluoğlu, kazandıkları ihaleden dolayı memnuniyetini dile getirip, eklemiş:
“Irak Hükümeti’nin yeni açacağı ihalelerle de ilgileneceğiz...”
Çağlayan’ın altını çizdiği gibi, doğru strateji çizilirse, Irak’ta “çok iş” var...
Sabancı’ya Harran’dan sürpriz ziyaretçi
SABANCI Holding CEO’su Ahmet Döndüncü’ye geçen gün ToyotaSa’daki yüzde 65’lik hissenin ALJ Group’a satışını konuşurken, Harran Üniversitesi’ndeki konferansında karşılaştığı soruyu anımsattım:
* Harran Üniversitesi’nde size, “Sabancı Holding şirketlerinde bizim üniversite mezunları var mıdır?” diye sormuşlardı. Siz de, “Muhtemelen vardır” yanıtı vermiştiniz. Soruyu soran öğrenci size inanmamıştı...
- Evet... Soruyu soran öğrenci, “Sizin gibi büyük şirketler, Harran Üniversitesi mezunlarını beğenmiyor” diye iddia etmişti... Sonra incelemiş, grup şirketlerimizde Harran’dan mezun 8 kişinin çalıştığını belirlemiştim. Bu durumu Harran Üniversitesi Rektörü’ne de bilgi olarak aktarmıştım.
* Harran Üniversitesi’yle daha sonra bu konuda haberleştiniz mi?
- O soruyu soran kız öğrenci bir süre önce İstanbul’daydı. Şansını denemek için beni aradı. Telefona çıkınca da şaşırdı. Sonra, zaman yaratıp, kendisini Sabancı Holding’e davet ettim.
* İlginç bir buluşma gerçekleşmiş olmalı...
- Ona Sabancı Holding’i anlattım. O da okulu bitirince bizim grup şirketlerine girme hedefini ortaya koydu...
* Bu ziyaret onun “artı hanesi”ne yazılır mı?
- Önemli olan gireceği sınavlarda sağlayacağı başarıdır...
Harran’da meydan okuyan sorudan, Sabancı Holding’e uzanan ziyarete...
Kimbilir belki o öğrenciye Sabancı’da bir fırsat da çıkar...
Paylaş