İtalya’ya bile kilosu 90 dolara hazır giyim ihracatı yapıyoruz

- Almanya ile siyasi ilişkilerimiz bugünlerde gergin. Bu ortamda Stuttgart’ta mağaza açmamız doğru olur mu? Biraz beklesek mi?

Almanya’daki temsilcileri ve ekibi bastırdı:

- Ertelemeye gerek yok.

Stuttgart’daki açılışın ilk dakikalarında tedirdinliği üzerinden attı:

- Mağaza açılışımıza katılan Alman dostlarımız bizi çok sıcak karşıladı.

Açılışa katılan Porsche Denetleme Konseyi Başkan Yardımcısı Uwe Hück, şu mesajı verdi:

- Yaşanan siyasi gerginlik beni çok rahatsız ediyor. Gerginliğin çözümü için birşeyler yapmak isterim.

Orakçıoğlu, Hück’ü Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) İnovasyon ve Girişimcilik Haftası’na davet etti. Kapanış oturumunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı dinledi. Akşam yemeği sırasında Ortaköy’deki cami dikkatini çekti:

- O camiye gitmek isterim.

Orakçıoğlu, konuğunu gece geç saatlerde camiye götürdü. Hück, camiye girmek istedi:

- İçeri girip dua etsem.

Orakçıoğlu, Hück’ün Budist olduğunu bildiği için şaşırdı, saate dikkat çekti:

- İmam, bu saatte camide olmaz.

Hück, caminin kapısında dua etti, sonra restorana döndüler. Telefonundan numara tuşlarken, kimi aradığını Orakçıoğlu’na söyledi:

- Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel yakın arkadaşımdır. Kendisini arıyorum, Türkiye ile yaşanan siyasi gerginliği doğru bulmadığımı söyleyeceğim.

Hück, Gabriel ile görüştü, telefonu Orakçıoğlu’na uzattı. Karşılıklı iyi dileklerin dile getirildiği kısa görüşme gerçekleşti.

Orakçıoğlu, daha sonraki günlerde Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Gabriel arasında siyasi ilişkilerin yumuşamaya başladığını ortaya koyan görüşmeleri izlerken düşündü:

- Bu görüşmelerin başlamasında Uwe Hück’ün küçük bir katkısı olmuş mudur?

Orakçıoğlu, Orka Holding’in merkezindeki sohbetimizde Hück-Gabriel öyküsünü anlatıp, Almanya’daki işlerine döndü:

- Almanya’da büyümeye devam ediyoruz. Geçen ekim ayında Stuttgart’ta iki mağaza açtık. Duisburg, Mannheim, Frankfurt, Münih ve Berlin’de mağaza açacağız. 2018 sonunda Almanya’da 12 mağazaya ulaşacağız.

Ardından İtalya’ya uzandı:

- 2016 yılı son çeyreğinde Milano, Piacenza, Parma, Genova, Rimini, Sassari, Varese, Messina ve Cagliari’de, yani İtalya’nın 9 kentinde 9 satış noktası açtık. 2017’de Roma gibi marka kentlere girdik. İtalya’daki mağaza sayımız 18’e, ciromuz 3 milyon Euro’ya çıktı.

Gururla şu veriyi paylaştı:

- İtalya, kilo başına ortalama 45 dolara hazır giyim ihracatı yapar. Biz, mağazalarımız aracılığıyla İtalya’ya kilosu 60-90 dolara hazır giyim ihracatı yapıyoruz.

60-90 dolarlık kilo başına ihracat, markalaşmanın, yurt dışında mağaza açmanın sağladığı katma değerin güzel bir örneğini ortaya koyuyor...

YURTDIŞI PERAKENDE CİROSU 35 MİLYON DOLAR

ORKA Holding Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Orakçıoğlu, 2017’deki mağaza sayılarına işaret etti:

- Geçen yılı Türkiye’de 210, yurt dışında da 73 ülkede 160 olmak üzere toplam 370 mağaza ile kapattık. Yurt dışı perakende ciromuz 35 milyon dolara ulaştı.

2018 hedeflerini paylaştı:

- Bu yıl toplam mağaza sayımızı 450’ye, çalışan sayımızı da 500 artırarak 3 bin 400’e çıkarmayı hedefliyoruz. Ciromuzun 750 milyon liraya çıkmasını planlıyoruz. An itibariyle yurt dışında 45 mağaza daha açılışa hazır.

2023’TE 3.5 MİLYAR LİRAYI YAKALAYACAK

SÜLEYMAN Orakçıoğlu, 2023 hedeflerini şöyle özetledi:

- 2023’te 500’ü yurt içinde, 1000’i yurt dışında toplam 1500 mağazaya çıkmayı planlıyoruz. Ciro hedefimiz de 3.5 milyar lira.

OPERADA MAAŞLAR ARTIK PERFORMANSA GÖRE DÜZENLENMELİ

LİMAK Filarmoni Orkestrası’nın 8 ili kapsayan “Tenor Murat Karahan’dan Zeki Müren Şarkıları” turunun son durağı Trabzon’dayız. Konseri izlerken Limak Vakfı Başkanı Ebru Özdemir’e sordum:

- Murat Karahan, dünya çapında “tenor”. Böyle bir yeteneğin Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü görevine atanması ne kadar doğru? Bürokratik işler sanatını icra etmesine engel olmaz mı?

Konser sonrası saat 01.00’de Karahan’la sohbet fırsatı bulunca soruyu kendisine yönelttim, yanıtladı:

- Daha önce iki kez teklif aldım. Kabul etmedim. Ancak, Kültür ve Turizm Bakanımız Numan Kurtulmuş, son teklifi yaparken, “Devlet Opera ve Balesi’nin sizin gibi işin içinde olan bir yeteneğe ihtiyacı var” dedi. Bu aşamada görevi kabul etmem gerektiğini düşündüm.

Görevi kabul ederken sanatını icra şartını ortaya koyduğunu belirtti:

- Özellikle yurt dışındaki operalarda üstlendiğim rollere devam edeceğim. Örneğin, bugünlerden Rusya’ya gidip Bolşoy’la sahneye çıkacağım.

Ardından Devlet Opera ve Balesi’nde 600’ü aşkın kadronun bulunduğunu vurguladı:

- Önceliğim maaşlarla ilgili soruna el atmak olacak. Kurumda performansa dayalı bir maaş sisteminin oturmasını hedefliyorum. İlk girişimlerimi de yaptım.

Genel müdürlükle sahne başarısı birlikte sürebilir mi?