Şükrü Küçükşahin
Şükrü Küçükşahin
Şükrü KüçükşahinYazarın Tüm Yazıları

Tarkan’ın Rus siyasetine etkisi

TÜRKİYE Kültür Yılı nedeniyle Moskova’da, Enka’nın inşa ettiği Müzik Evi’nde Fazıl Say’ın, Názım Oratoryosu’nu dinledik.

Başta Say olmak üzere, tiyatrocular üstadı Genco Erkal’a, o güzel seslerin sahipleri Zuhal Olcay’la Güvenç Dağüstün’e ve diğer tüm sanatçılara Türkiye adına teşekkür etmek gerekiyor.

Bu güzel eserin sınır aşmasını sağladığı için Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ile bakanlığını da unutmamalı.

Benim gibi Nazım şiirleri ile büyümüş olanların Oratoryo’dan etkilenmesi son derece doğaldı; ama Erkal’ın okuduğu şiirlerin sadece ekrandan Rusça akmasına rağmen esere Rusların gösterdiği hayranlığın, tahminlerin çok üzerine çıktığı görüldü.

Názım, günümüzde Rusya ile Türkiye arasında zaten kültür köprüsü olmuştu ve Günay da hakkı, "Rusya-Türkiye arasındaki kültür etkinliğine Názım’la başlamasak sanırım yalnız korkaklık değil haksızlık da yapmış olurduk" diye teslim etti.

Ama Oratoryo gösterdi ki Say, köprüyü epey genişletiyor.

KIZLAR ONU ÇOK SEVİYOR

Oratoryo’yu dinlemeye gitmeden önce bakan düzeyinde görülen Rusya Kültür Ajansı Başkanı Vlademir Şivorsky’nin, Günay onuruna verdiği yemeğe katıldım.

Şivorsky, Türkiye’ye çok yakın; "Merak etmeyin Putin değişse de ben burada olacağım" diyerek yeni projeleri hayata geçirmek istediğini söyledi.

İlginçtir, kültürel ilişkilerde edebiyatın önemine değindikten sonra, "Ama Tarkan çok önemli" diyerek iki kez Tarkan’ın Rusya konserlerine atıf yaptı.

Cümlenin devamından anladım ki bu önem sadece Türkiye için değil, Rusya ve bizzat kendisi içinmiş de:

"Tarkan her yıl geliyor; ama gençler yine onu istiyor. Hele kızlarımız onu çok istiyor, çünkü çok seviyorlar. Bu yıl da gelmeli. Erkek arkadaşlarının oylarını da onlar belirliyor ve unutmayın onların tümü seçmen."

Hani şaka yaptığını sanırsınız; ama oldukça ciddiydi.

AYDIN VE YAZAR DİYALOĞU

Şivorsky,
Türkiye ile ilişkilerin neden tam istedikleri düzeyde olmadığı konusunda bir araştırma yaptıklarında kültürel temasın azlığının ortaya çıktığını anlattı.

Bunu aşmak için sadece Tarkan’ın yeterli olmayacağını bildiğinden yeni projeler de geliştirmiş.

Türk yazarlarına ilgili olduklarını, Orhan Pamuk’un Nobel almadan önce eserlerinin Rusça’ya çevrildiğini anlatan Şivorsky ile Günay hemen yayıncıları buluşturmaya karar verdiler.

Kültürel ağırlıklı bir yemek oldu; ama Günay işin turizm boyutunu da hiç ihmal etmedi.

"Sizi çok seviyoruz ve iyi hizmet vermeye çalışıyoruz, bize gelmeye devam edin. 2.5 milyonu 10 milyona çıkaralım" dedi ve muhatabını Antalya’ya davet etti.

Şivorsky ise karşı daveti Sibirya ile yaptı; ama insaflıydı, "Merak etmeyin yazın gideriz, başka bir güzel oluyor" demeyi ihmal etmedi.
Yazarın Tüm Yazıları