CUMA günü yapılan Ekonomik Koordinasyon Kurulu, daha çok Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren ile Devlet Bakanı Mehmet Şimşek arasında çıkan ek önlemler ve sosyal güvenlik primlerindeki 5 puanlık indirim tartışmaları ile anıldı.
Oysa toplantıda istihdam için şok önlemler önerildi, şok sözler edildi.
Toplantıya başkanlık eden Ekren, iktidarlarının ilk döneminde ekonominin pek çok alanında ciddi ilerlemeler sağlandığını; ancak istihdamı geliştirme, işsizliği azaltmada başarısızlık yaşandığını söylemekten hiç çekinmediği açış konuşmasını şöyle tamamladı:
"İkinci dönemimizde bu konuda başarı şart ve çok hızlı hareket etmek durumundayız. Buyurun bu konudaki öneri ve görüşlerinizi açıkça söyleyin."
BÜROKRASİNİN HİZMETİ KENDİNE
Bunun üzerine önce müsteşarlar Efkan Ala (Başbakanlık), Ahmet Tıktık (DPT), Hasan Basri Aktan (Maliye), Enis Yeter (Çalışma), Yusuf Balcı (Sanayi) ve Hazine Müsteşar Yardımcısı Burhanettin Aktaş görüşlerini açıkladılar.
Müsteşarlar, kadın istihdamının düşüklüğünü, esnek çalışma modelleri ile meslek eğitiminin geliştirilememesini, tarımdaki niteliksiz iş gücünün kentlere göçünü "ana sorunlar" diye sıraladılar.
Ancak vali kökenli, Ala ile Yeter’in sözleri diğerlerinden çok farklıydı.
Göreve yeni gelen Ala, "Önlemler şok şeklinde alınmalı. Zamana bırakılır ve köklü de olmazsa sonuç alınamaz. Hedef de bilişim çağı olmalı" dedi.
Valilikten sonra beş yıldır müsteşarlık yapan Yeter ise belki "Bürokratik oligarşiyi aşamamaktan" yakınan Başbakan Erdoğan’ın hoşuna gidecek, ama çoğu bürokratı düşündürmesi gereken şu şok sözlerin sahibi oldu:
"Bürokratik yapımız hantal. Bu yapısı nedeniyle kendine hizmet ediyor, hizmetle yükümlü olduğu halka ise hizmette başarısız kalıyor. Bürokrasimizde unvan bolluğu var. Mesai bu unvanlara ulaşmak için harcanıyor. İyi yönetilmeyen kurumun açığı Hazine’den karşılanıyor; ama yönetim devam ediyor. Sorumluluğun bulunmaması verimliliği yok ediyor."
HEMEN BİR GECEDE YAPALIM
Sonra bakanlar söz aldı ve onlardan da ilginç öneriler geldi.
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, "Mesleki eğitim" dedi ve yüzde 28’den 35’e çıkardıkları oran için yeni dönem hedefini yüzde 45 olarak açıkladı.
Çelik, daha sonra toplantıda verilen bir örneğe atıf yaptı:
"Almanya’nın İş Kur’unda yönetici sayısı sadece üçe düşürülünce kurumun zarardan kára geçtiği söylendi. Bunu biz de bir gecede yapabilmeliyiz."
Sanayi Bakanı Zafer Çağlayan, zorunlu istihdamın yükünden ve bölgesel asgari ücretin yararından söz edip, "Evet, yapacaklarımızı şokla yapmalıyız" dedi.
Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ise, "İstihdam için işsizlik fonunu ve başka kaynakları kullanın, bütçeye yüklenmeyin" restini çekerken uyardı da:
"Ama ne yapacaksanız altı ayda yapın, yoksa bir daha olmaz."
Çalışma Bakanı Faruk Çelik de fırsatı değerlendirdi: "Bizim hazır bir taslağımız var, hemen dağıtabiliriz" önerisini getirdi; ama Şimşek, "Herkes taslağını getirsin" deyince "Süratle sonuca gidelim" demesine rağmen Ekren, Şimşek’den yana davrandı.
Sorunların anası istihdam olduğuna göre konunun takibi herkesin görevi.
Cumhuriyet’i sonsuza dek sürdürmek ve korumakta olduğu gibi.