Başkasının projesi mi Türkiye'ninki mi?

Haberin Devamı

EGE Sanayici ve İşadamları derneği (ESİAD) çok önemli işlere imza atmaya devam ediyor. Genç ve deneyimli Başkan Bülent Akgerman’ın önderliğinde, yetkin yönetim kurulu, geçenlerde doğru bilgilenmeye muhtaç olduğumuz bir konuda Hilton Otel’de bir panel düzenledi. Panelin konusu, “Başkasının Projesi mi, Türkiye’nin tercihleri mi? Arap uyanışı sonrasında Türk Dış Politikası” idi.
Sayın başkan bana bin 100 kişiye davetiye çıkardıklarını, ama icabet edenlerin sayısının 100’ü biraz aştığını üzülerek ifade etti.
Yani İzmir, biz seni ne yapacağız, kızmayalım, etmeyelim ama işimiz çok zor.
Panel tek kelimeyle olağanüstüydü. Panelistler Alphan Manas’ın moderatörlüğünde, Soli Özel, Doç. Dr. Gökhan Bacık ve Prof. Dr. İlhan Uzgel’di.

Üç kat milli gelir
Değerli hocaların tespitlerinden bir kısmını aşağıda sizlerle paylaşmak istedim.
“Türkiye bölgesel güç olacaksa, milli geliri şimdikinin en az üç katı tutarında, yani 2,5 trilyon dolar olması gerekir. Aksi halde, söyleyen ama sonucunu getiremeyen üfürükçü konumuna düşersiniz.
Türkiye’nin uluslararası toplumdan bağımsız özel bir ağırlık taşımak istemesi, ona, özellikle Ortadoğu’da mesafe konmasına sebep oluyor. Bugün, altın tepside bölge liderliği olarak sunulan fırsatı Türkiye ve Tayyip Erdoğan değerlendirememiş ve bu rol Mısır ve Mursi’ye kaptırılmıştır.
Arap baharı tecrübesi göstermiştir ki, kötü bir devlet, hiç olmamasından daha iyidir. Ortada devlet kalmayınca hakkınızı arayacağınız, güvenliğinizi talep edeceğiniz polis de olmuyor, yargı da. Bu durumda insanlar, ister istemez kendi cemaatlerine kümeleşiyorlar, ortaya etnik ve mezhepsel kutuplaşmalar çıkıyor. Bu durumun sonucu da doğal olarak gerilim ve şiddet oluyor.

Haberin Devamı

Teoriyle gerçekler
Bugünün dünya konjonktörü gösteriyor ki, Kürtler 1920’li yıllarda kaçırdıkları fırsattan sonra bir ulusal devlet kurabilme şansını yeniden yakalamışlardır. Kuzey Irak’ta otonom bir Kürt Devleti var, Suriye’de PYD devamlı mesafe alıyor, Barzani “artık Kürt, Kürt’le savaşmayacak” diyor.
Yani şartlar süratle olgunlaşıyor. Üstelik uluslararası toplumun da bu gelişmelere karşı olduğu söylenemez.
Bu durum, bizim Kürt meselemizin sadece bir iç güvenlik sorunu olmadığını ortaya koyuyor.
Yani keskin yaklaşımlar, herkesin ikna olduğu ortak bir payda bulunamazsa hiçbir şekilde kalıcı çözüm vaat etmiyor.
Milliyetçi söylemler, buralarda çok kişinin kulağına hoş geliyor ama, arzu edilenin tam aksine ülkenin bölünmesine benzin dökme ihtimali de gözden uzak tutulmamalı.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, belki vizyoner bir kişi. Ancak hayatın gerçekleri ile teorinin her zaman birbiri ile örtüşmediği ortaya çıkıyor. Her şeyden önce ülke olarak çok güçlü olacaksınız. Kendimizi abarttığımız da, 600 yıllık Osmanlı, 89 yıllık cumhuriyet deneyimini bir kenara koyup radikal eylemlere heves ettiğinizde, sonuçta büyük hasar yaratıyorsunuz.

Haberin Devamı

Türkiye kaptırdı
Şimdilerde oluşan hasarı onarmak, o aşağılanan Monşer’lere düşmüş durumda.
ABD, Ortadoğu için geçmişte oluşturduğu laik–militer yönetimlerin desteklenmesi anlayışından, küreselleşmeye paralel vazgeçince Arap baharı tetiklenmiş oldu. ABD bu defa liberal-İslam anlayışları oluşturmaya ve fakat bu desteği perde gerisinden yönetmeye soyundu. Vitrin için adayı Türkiye idi. Ama agresif politikalarımızla bu rol Mısır’a kaptırıldı.
Müslüman Kardeşler Örgütü, uluslararası Sünni bir anlayıştır. Bir ılımlı İslam modelidir. Tartışmadıkları bir ilkeleri vardır. O da herhalde kendi kadroları ile çalışırlar ve yönetim tutumları başkalarına güvenmemek üzerine kuruludur.

Haberin Devamı

Devrim üzerine
Ülkelerde devrimi, geniş ittifaklarla halk yapabilir. Ama devrim sonrası kim organize ise yönetim o ekibe geçer. Mısır’da da tek organize yapı Müslüman Kardeşlerdir.
Her devrim kendi sosyal tabanını oluşturmak ve bu tabanın beklentilerini karşılamak zorundadır. Mursi’nin de bu anlamda kısa vadede şiddetle kaynağa ihtiyacı vardır.”
Görüldüğü üzere bizim bölgemizde her yaşanan gelişmenin bir arka planı var ve olaylar kişileri çok aşan özelliklere sahip. Sağlıklı bilgi doğru kişilerden alınıyor. Tekrar teşekkürler ESİAD.

 


 

Yazarın Tüm Yazıları