Kraliçe sen çok yaşa

Yaşayan efsane Madonna bugün 60 yaşına giriyor. Pop dünyasında pamuklara sarılması gereken bir devrimci olan Madonna’nın müzik dünyasına adım attığı zamandan günümüze yaptıklarını masaya yatırıp inceleyecek olursak , şu zamanda karşımıza çıkan hiç bir imaj , video klip , konser , söylem ve yeniliğin bizi neden kesmeyeceğini anlarız.

Haberin Devamı

Üretime asla ara vermeyen Madonna, 60 yaşına girerken yeni albümünün çalışmalarına tam gaz devam ediyor. Bizleri bu sefer nasıl bir yenilik bekliyor albüm çıktığında hep beraber göreceğiz. Yeni yaşına Medine’de girecek olan kraliçe , eminim oradaki yolculuğundan edindiği tecrübeleri , etkilendiği şeyleri müziğine yansıtacaktır. Bu nedenle yeni albüm için heyecanım ikiye katlanmış durumda.

Kraliçe sen çok yaşa

Pop müziğindeki ana kraliçe unvanı ile  Madonna 80’li yıllardan bize kalan en özel miras. Michael Jackson , Prince , Whitney Houston artık hayatta değil ve biz bu isimlerin şarkılarını dinlediğimizde burnumuzun direği sızlıyor. Bu nedenle yaşı ve yaptıkları konusunda özellikle sosyal medya’da sürekli eleştirilen Madonna’yı rahat bırakmalı ve bizlere yaşattığı güzel zamanlar için teşekkür etmeli. Yaşarken hırpalayıp, öldüğünde satış rekorları kırmasının bir manası olmuyor.  O yaşayan bir efsane ve pop dünyası ona çok şey borçlu. İyi ki doğdun kraliçe.

Haberin Devamı

Mutlu aşk var mı yok mu?

“Mutlu aşk da var” diyor Özgür Aras son yazdığı kitapta. Varsa kaç gün sürüyor diye buradan sormak istiyorum kendisine. Ben çevremde mutlu insan göremediğim için aşk durumlarının öyle mutlu mesut ilerleyebileceğine pek inancım yok aslında. Özgür olaylara her zaman pozitif ve yapıcı yaklaştığı için bu kitap ben ve benim gibi düşünenlere bir umut olabilir. “Belki de aşk yanı başımızda ve sonu beklenenin aksine her zaman hüsran değildir.” diyor Özgür.

Kraliçe sen çok yaşa

Umut dolu örnekler var kitapta. “Acaba mı?” dedirten makul olasılıklar sunuyor aşk üzerine. Özgür’ü yakından tanıyan biri olarak yazdıkları bu yüzden çok ütopik gelmiyor. Hepsini bizzat yaşayıp deneyimlemese oturup bunları yazmaz çünkü. Ben Özgür’ü ne zaman görsem aşıktır. Onun için aşık olmaya aşık birisi diyebiliriz. Bundan önceki yazdığı kitabın ismi “ Kapıda aşk var” idi. Aklında aşk olmayanın kanına zorla girmeye yemin etmiş anlayacağınız. Kötü tecrübeleri geride bırakıp , kapıda bekleyen , belki çok yakınımızda olan aşklara karşı uyanık olmamızı söylüyor Özgür kitabında. Kulak verelim ve bu yaz sonunda bakalım dediklerini uygulayanlardan kimler mutlu aşka yelken açmış olacak.

Haberin Devamı

Özgür’de proje bitmez. Ben yeni sezonda kendisinden kitap haricinde yine çok eğleneceğimiz bir mekan bekliyorum. Kim bilir belki üzerinde çalışmaya başlamıştır bile. Umarım tahminlerimde yanılmam. Hadi Özgür yap bir güzellik.

Ece ile dibine dibine bir sohbet

Ece Seçkin ile şehrin kargaşasından uzak yaşadığı evinde sohbetimizi gerçekleştirdik. Karşımda bambaşka bir Ece buldum. Kendisini müzik piyasasına ilk çıktığı zamandan itibaren gözlemlerim.  Bu sefer bakışı , konuşmaları ve özellikle sakinliği dikkatimi çekti. Bir değişiklik vardı ve bu farklılığın ne olduğunu kendisine sordum. Aslında uzunca zamandır devam eden bir değişimin içindeymiş. Son şarkısı “ Dibine dibine”nin video klip çekimleri için Afrika’ya gidip döndükten sonra bu değişim tamamlanmış. “Kendimi yeniden doğmuş gibi hissediyorum. Enerjim değişti. Geçmişe dair hiç bir şeye takılmıyorum. Bana kötü gelen her şeyden ve herkesten uzak duruyorum. En önemlisi beklenti ile mutluluğun ters orantılı olduğunu anladım” diyerek bana yeni Ece Seçkin’nin şifrelerini veriyor.

Haberin Devamı

Afrika’da klip çekimleri esnasında erkek arkadaşı Çağrı Terlemez’in sürpriz evlilik teklifi ile mutluluğu gözünden okunan Ece , bu ayın sonunda nişan olacağının müjdesini verdi. Evlilikten korkup korkmadığını sorduğumda “ Bizim Çağrı ile ilişkimiz aşktan öte bir şey. Dostluğumuz , arkadaşlığımız , sırdaşlığımız , ve suç ortaklığımız var. Evlilik tüm bunları etkiler mi diye bir düşüncem yok. Korkmuyorum evlilikten.’ cevabını verdi. Anne olmayı çok istediğini ama yakın gelecekte böyle bir planı olmadığını , daha kendisinin büyümeyen bir çocuk olduğunun da altını çizdi.

Ece’nin prenses halleri vardır. Gözlerden uzak yaşar , her ortamda bulunmaz , evinde hayvanları ve erkek arkadaşı ile hayatını yaşar. Sınırları vardır. Kimileri onu burnu havada birisi olarak görür. Hemen bu durumu soruyorum. O böyle görünmekten çekinmiyor ve “Prenses gibi olduğum doğrudur. Öyle hissediyorum ve bu durumdan gayet memnunum.” diyor. Hayatında aldığı radikal kararların kendisi için hep hayırlı olduğunu söyleyen Ece , yeni kararlarından ve şarkısından çok umutlu. Kendisiyle yaptığımız sohbetin tamamını Hürriyet TV’de “Serhat’la Kayıttayız” programında izleyebilirsiniz.

Yazarın Tüm Yazıları