Paylaş
Müteahhitler deprem nedeniyle İzmir’de acilen yenilenmesi gereken binalara dikkat çekiyor. İnşaatların aksamaması için yurtdışına demir satışına kısıtlama ve fırsatçı karlara karşı Rekabet Kurumu’ndan müdahale istiyor.
Aslında pandemiden bu yana bütün dünyada demir, çelik, bakır gibi emtia fiyatları alt üst olmuş durumda. Salgın nedeniyle üretimin aksaması mal kıtlığına, bu da fiyatların artmasına yol açtı. Son dönemlerde Çin gibi bazı ülkelerin ekonomilerindeki canlanmaya bağlı olarak demir, çelik gibi ürünlere olan talebin artması da fiyatları yükseliyor.
EV ALMA PANİĞİ
Ama hepsinden öte, salgınla birlikte yeni bir yaşam biçimi başladı. Bu yaşam biçiminin yarattığı yeni ihtiyaçlar fiyat artışlarında önemli rol oynuyor. Bunların başında ofis yerine evden çalışma ve uzaktan eğitim geliyor. Evlerini ofis gibi kullanmaya başlayan çalışanların, okul gibi kullanan öğrencilerin yeni odalara ve yeni mobilyalara ihtiyacı oluyor. Bu da gayrimenkul başta olmak üzere pek çok yeni talep yaratıyor.
Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nün (OECD) 36 ülkede yaptığı bir araştırmaya göre bir yılda ev fiyatlarındaki artış son 20 yılın en yüksek hızına ulaşmış. Yeni Zelanda’dan Almanya’ya, ABD’den Fransa’ya dünyanın dört bir yanında ev talebi roket hızıyla artmış. Gayrimenkul uzmanları insanların adeta panik halinde ev aldığını söylüyor. Tabii bu evlerin şehir dışında, daha çok odalı ve aynı zamanda işyeri olarak da kullanılma amacıyla alındığını söylemeye gerek yok.
Uluslararası emlak şirketlerine göre gayrimenkul fiyatlarında şişen balon yakın gelecekte patlamaz. Uzaktan eğitim ve çalışmayla dünyada yeni bir yaşam biçimi başladığından yeni ev taleplerinin uzunca bir süre devam etmesi bekleniyor.
İZMİR DE UÇTU
Aslında İzmir’e bakıldığında durum çok farklı değil. Hatta, İngiltere merkezli gayrimenkul danışmanlık şirketi Knight Frank’ın 150 kenti kapsayan dünya endeksine göre İzmir’in konutların en fazla değerlendiği ikinci il olduğunu hatırlayalım. Her ne kadar döviz ve enflasyon fiyat artışlarını hızlandırsa da İzmir’de konut talebinin arttığı bir gerçek. İstanbul başta olmak üzere başka illerden gelen taleple zaten İzmir ve çevresinde artan satışlar pandemiyle birlikte katlanarak yükseldi.
İşte böyle bir ortamda demir, çimento başta olmak üzere inşaat malzemeleri fiyatlarındaki fahiş artışlar doğal olarak gayrimenkul fiyatlarına da yansıyor. Görülen o ki, küresel salgının etkileri geçip dünyada emtia üretiminde ve fiyatlarında yeni dengeler kuruluncaya kadar bu durum sürecek. Bu ortamı fahiş kar firsatı olarak kullananları yakın takibe almak ise devletin görevi olacak.
Paylaş