Pandemide kazananlar

SALGINDA günlük vaka sayıları katlana katlana artarak günlük 70 bine doğru yol alıyor. Hayatını kaybedenlerin sayısı günde 300 civarında. Son sekiz haftada İzmir’de vakalar yüzde 390 artmış. Virüsün havadan inanılmaz bir hızla yayıldığı böyle bir ortamda korunmak için devletin zorlayıcı tedbirler almasını beklemeye gerek yok. Her birey, her işyeri kendi canını kurtarma telaşına düşmeli. Unutmayalım yaşam devam ettiği sürece ayakta kalmak bir şekilde mümkün olur. Ama hayatını kaybedenleri geri getirmek mümkün değil.

Haberin Devamı

 


Geçen hafta zorunluluktan Alaçatı’ya yolum düştü. Bazı kafelerin önünden geçerken şaşırdım. Sanki salgın yokmuşçasına herkes maskesini çıkarmış, şen şakrak oturuyordu. İşin doğrusu eski günleri hatırlattığı için hoşuma da gitti. Oturanlar arasında mesafe vardı ama milyarlarca mikrobun havada kaynadığı bir dönemdeyiz. Kendi payıma sokaktaki masaların önünden sadece 15-20 saniyede geçtiğim halde rahatsız oldum. Oradakilerden birinin pozitif olduğunu düşünürsek bugünlere nasıl geldiğimiz anlaşılır.

KORKU SEVİNCE DÖNÜŞTÜ
Eğer iş şartlarımıza uyuyorsa bu ortamda salgından korunmanın tek yolu kendimizi kapatmak. Böyle yapanlar da çok. Nitekim bu durum bazı ürünlerin satışlarından rahatça görülebiliyor. Urla’da beyaz eşya ve ev aletleri satan bir mağazanın sahibiyle sohbetimde salgın başladığında işler bir anda kesilince çok korktuklarını anlatıp şunları söylemişti:
“Biz sipariş bağlantılarımızı yıllık yapıp borç altına gireriz. Salgın başlayıp satışlar kesilince ne yapacağımızı şaşırdık. Ödememiz gereken çekler, senetler vardı. Birkaç ay böyle geçti. Tam umutlar kesilirken hazirandan itibaren satışlar birden canlandı. Hem öyle canlandı ki, birkaç ayda tarihimizdeki en yüksek satışları yaptık.”

Haberin Devamı

ÖNCE DERİN DONDURUCU
Evde geçen süreler uzayınca evde kullanılan eşyalara talep artmaya başlamış. Dijital satışlarının yüzde 400, toplam satışlarının yüzde 45 arttığını söyleyen Media Market yöneticisi bu süreci söyle özetlemiş:
Başlangıçta beslenme ve hijyen için en çok derin dondurucu ve süpürgeler rağbet gördü. Sonra küçük ev aletlerine talep oldu. İnsanlar evden çalışıp eğitim görmeye başladıkça bilgisayarlar, tabletler, kulaklıklar, yazıcılar almaya başladı. Elektronik ürünler ihtiyaç piramidinde daha fazla önem kazandı.
Sonra insanlar evlerine konsantre oldu. Evde yeme-içme düzeni yoğunlaştı. Çay-kahve, tost, ekmek yapma makineleri ve fırınların satışı arttı. Sonra sıkıldık; televizyonlar, oyun konsolları, oyunlar alınmaya, ses sistemleri yenilenmeye başladı. En son damgayı da berber ve kuaförlerin kapanması vurdu. Kişisel bakım ürünlerinin satışları arttı ve herkes kendisinin kuaförü oldu.

Haberin Devamı

CEZVE YERİNE MAKİNE
Bunun dışında artık cezve yerine kahve makinesi, demlik yerine çay makinesi alınıyor. Evler daha fazla ofise benzediği için elektronik ürün satışının artması bekleniyor. Bunun yanında keyifli vakit geçirmeye yönelik hoparlör, oyun platformu ya da akıllı TV kategorilerinin de büyümesi bekleniyor.
Bu ürünlerin teslimatını yapan kargo şirketleri, evde yaşamın artmasıyla mobilya gibi sektörlerle yelpaze giderek genişletebilir. Tabii bunların üretimini yapan ana ve yan sanayi şirketleri ile işlerini kaybetmeden oralarda çalışabilen mavi yakalılar da kazananlar arasında gösterilebilir.

Yazarın Tüm Yazıları