Sen Hep Yaz Dorsay!  

Dorsay hep üreten, hep yazan, hep okuyan bir isim. Ve hep bir kitap hazırlığı olan... Bana sonbahara yetiştirmek istediği yeni kitaplarından söz etti. Öncelikle 2010-2020 arasındaki Türk sineması eleştirilerini toplamak. Dorsay’a göre bu harika bir on yılmış. Sayısız güzel film yapılmış; yepyeni yetenekler çıkmış; dünyadan ödül yağmış: Altın Ayı’dan Altın Palmiye’ye... Ayrıca 2015-2020 arası yabancı filmlerle “Hayatımızı Değiştiren Filmler” serisine yeni bir cilt ve de anılarının özellikle polemiklere yer verecek ikinci cildi var.

Kitapta, Türk sinemasının kraliçesi Türkan Şoray’dan da sık sık bahsetmiş Dorsay. İlkini yoğun bir çalışmadan sonra şu günlerde yayınevine teslim etmiş. Şöyle diyor: “Bu virüs olayı öyle büyüdü ki... Hele biz ‘65 yaş üstüler’ çok ürkütüldük. Ben en azından bu kitabı bitirdim ve teslim ettim. Neme lazım; kendimi hastanede filan bulursam, hiç olmazsa bu kadar çaba boşa gitmesin.”

2010-2020’nin en iyi 10 Türk filmi:

Kış Uykusu, Kelebekler, Ahlat Ağacı, Daha, Küçük Şeyler, Bulantı, Sen Aydınlatırsın Geceyi, Kız Kardeşler, Kar, Ayla

Sahi, edebiyat iyileştirir mi?

Varlık dergisinin Nisan 2020 sayısı bu zor günlerde okurların karşısında. Dergi, “Edebiyat iyileştirir mi?” sorusunu soruyor bu ay. Aboneler için bir güzel haberi de ekleyeyim, 1933’ten günümüze Varlık dergisinin tüm sayılarını dijital arşivlerinden okunabiliyor.

Korona günlerinde yazarlar neler yapıyor?

Hakan Bıçakcı
Ev temizliği ve yemek yapıyorum

Bu günlerde yazarlar neler yapıyor, zaman nasıl geçiyor, üretimleri ne durumda? Türk edebiyatının önemli isimlerinden Hakan Bıçakcı’ya sordum: “Korona günlerinde daha çok kitap okuyorum, film izliyorum diyemem. Bu ikisi zaten günlük hayatımın değişmez parçasıydı. Bu dönemde daha çok ev temizliği ve yemek yapıyorum. Temizlik güzel, terapi gibi bile oluyor ama sürekli yemek planlamaktan ve yapmaktan biraz sıkılmaya başladım.”
Sanırım yeni dünyaya adapte olmak için hepimizin biraz daha vakte ihtiyacı var. Hakan Bıçakcı; Sandor Marai’ın yazdığı “İşin Aslı, Judit”i okuyor.

Ahmet Ümit
Çiğköfte yapıyorum

Ahmet Ümit çalışmaya soluksuz devam ediyor: “15 gündür evdeyim. Bergama-Berlin hattında geçen romanımı yazıyorum. Daha çok romanımla ilgili kitaplar okuyorum. Homeros’un ‘İlyada’sı, Hesiodos’un ‘Theogonia’sı, Ksenophon’un ‘Onbinlerin Dönüşü’ gibi... Yine romanımla alakalı filmler ve diziler izliyorum; Büyük İskender, Elveda Lenin, Dogs Of Berlin, Berlin Syndrome ve Pergamon belgeselleri. Ülkemizde arkeolojinin tarihi üzerine çalışmalar izliyorum. Artillerie grubundan ‘Temple of Zeus’ gibi parçalar dinliyorum. Arada ekşili mercimek çorbası, ala nazik, çiğköfte yapıyorum. Evin temizliğine yardım ediyorum. Her gün en az bir video çekip insanlara ‘sokağa çıkmayın’ diyorum. Ve hasta olmamaya çalışıyorum...”

KİM NE OKUYOR?

∆ Gülben Ergen, İlber Ortaylı’dan “Bir Ömür Nasıl Yaşanır?”ı okuyor.
∆ Nişantaşı Üniversitesi öğretim üyesi Doç Dr. Umut Hacıfevzioğlu, Ursula K. LeGuin’den “Mülksüzler”i okuyor.
∆ Yönetmen İsmail Güneş, Rafet Elçi’den “Şair”i okuyor.
∆ Yenigün Gazetesi’nin yazı işleri müdürü Engin Çağlar, “Uçurtma Avcısı”nı okuyor, yazarı Khaled Hosseini.
∆ İrfan Film’in başarılı yöneticisi Elif Koç, Jean Christophe Grange’dan “Ölü Ruhlar Ormanı”nı okuyor.

Sektörümüzde belirsizlikler zamanı

Tekvin’in yazarı Arif Ergin, sosyal medyada takipçilerine yaptığı bir paylaşımla korona nedeniyle yeni kitabının çıkışının belirsiz bir tarihe ertelendiğini açıkladı. Okurlar heyecanla bekledikleri kimi yazarların kitapları için biraz daha beklemek durumunda kalacak belli ki... Belirsizliklerin bir an önce bitmesini diliyorum sektörümüz ve okurlar için.