Ağustos yazısı

Amerika, artık açıkça Türk düşmanı:

- Güneyimizde PKK bayrağı taşıyor.

- PKK’yla birlikte askeri tatbikat yapıyor.

- PKK’ya resmi bütçe tahsis ediyor.

- PKK’ya Mehmetçiği öldürsün diye silah ve mühimmat veriyor.

.........

- Düşman başka nasıl olunur?

***

Ötesini saymaya gerek var mı?

Burnumuzun dibinde Terör Devleti kurdurmaya çalışan da odur.

Kıbrıs’taki şu son acayip tutumuna değinmiyorum bile.

Her şey ortada.

- Düşmanımızdır.

Biz ona düşman değiliz ama o bize açıkça düşman.

***

Devletimin işine karışamam lakin bir vatandaş olarak Amerika’ya şöyle haykırma hakkım var:

- Al o F-16’ları başına çal.

- Al o NATO’yu, al o İsveç’i başına çal.

- Al o BM’yi, al o Barış Gücü’nü, başına çal.

- Al o yıllarca kurduğun ekonomik kumpasları başına çal.

***

Sokaktaki adamın duyguları da aynen böyledir.

İçimizdeki Amerikan oğlanları hariç “normal yurdum insanı” da aynen böyle düşünüyor. Yapın bir anket, görün.

***

İşte Zafer Haftası’nı bu satırlarla karşılıyorum.

Zafer Haftası’nda Atatürk’ü bir kere daha minnet ve şükranla anıyorum.

.........

Yunanistan fazla güvenmesin. Amerika’nın bize yapacağı başka bir kötülük kalmamıştır. Bütün kabiliyeti işte bu kadar.