Detoks, bedensel ve ruhsal tam bir arınmadır. Hafiflik, dinginlik ve yalınlıktır. Köşelerden kurtulmaktır.
Tam bir detoks için öncelikle fazlalıklarınızdan kurtulmalı, ağırlıklarınızı bir bir atmalı, işe kaybettiklerinizi aramakla başlamalısınız. Unutmayın, her sabah yeni bir başlangıçtır.
DETOKSA hemen bugün, bu güzel bahar sabahında başlayabilirsiniz. Yapacaklarınız basit, kolay ve sıradan şeyler. Hayatın baş döndürücü hızı içinde fark etmedikleriniz, unuttuklarınız! Detoksun ilk gününe dünyanın her sabah yeniden kurulduğunu, yaşamın her gün yeniden başladığını hatırlayarak adım atın.
Sabah uyanınca balkona çıkıp derin bir nefes alın ve hayata ‘‘Merhaba’’ deyin. Ve sonra bu derin nefes eğitimini 5-10 kez art arda tekrarlayın. Sabah temizliğinizin ardından ılık bir bardak limonlu su içmeyi, sonra biraz gevşeme egzersizi yapmayı deneyin. Gevşeme egzersizlerine sadece 5 dakika ayırmanız yeter. Kaslarınız yeterince esnedi ve ısındı ise aerobik egzersizlerinin enerjinizi ateşleyici o eşsiz gücünden yararlanmak için çıkıp biraz yürüyün veya bisiklete binin. Canınız dışarı çıkmak istemiyorsa, uzun zamandır bir köşede sizi küskün küskün izleyen egzersiz bandınızı ziyaret edin. Ilık bir duşun dinlendirici, güçlü bir kahvaltının keyiflendirici tadını yeniden keşfedin.
FARKLI ŞEYLER YAPIN
Bugün farklı bir şeyler yapın: Daha yavaş olmaya, daha çok dinleyip az konuşmaya, daha çok kahkaha atıp yaşamı coşkuyla kucaklamaya karar verin. Mümkünse sokakta, otobüste, metroda karşılaştığınız insanlara gülümseyin. İşyerinizde asansör yerine merdiveni tercih edin. Bu sabah iş arkadaşlarınızın hepsine ‘‘Günaydın’’ deyin. Az kızın, az sinirlenin. Samimi, sıcak, az eleştirip çok öven, paylaşan, üreten, işini ve kendisini çok az önemseyen biri olmayı deneyin.
Bu akşam işten biraz erken çıkın. Oğlunuza bir CD, kızınıza bir kitap, eşinize bir çiçek, annenize bir kutu şeker, babanıza bir gömlek alın. Bekársanız sevgilinizi de şaşırtabilir, onu bir akşam yemeğine çıkarabilirsiniz. Kendinize de sürprizler yapmayı unutmayın: Yeni bir kravat, bir roman, uzun zamandır almayı düşündüğünüz yeni bir elbise. Belki bu arada cüzdanınızın da ne kadar eskidiğini fark eder, değiştirirsiniz.
Bugün eve yürüyerek dönebilir veya yolda bir yerlere takılabilirsiniz! Ne zamandır varlığını bile unuttuğunuz gençlik kahvenize uğrayıp demli çayından birkaç bardak içmeye, çocukluk arkadaşlarınızla tavla oynamaya ne dersiniz? Ve bırakın hafiflemenin enerjisi, coşkusu sizi uçurmaya devam etsin. Yemeği birlikte hazırlarken, eşinize en son ne zaman yardım ettiğinizi eşinizin bile hatırlamadığını öğrenip gülümseyin! Bu akşam ailenizle uzun, keyifli, neşeli, kahkahası bol, kalorisi az, hazmı kolay hafif bir akşam yemeği yiyin. Yemekten sonra biraz çocuklarınızla sohbet edin, biraz müzik dinleyip bir şeyler okuyun. Yatmadan önce yaşadığınız bu güzel gün ve sağlığınız için şükretmeyi de unutmayın!
KALİTELİ YAŞAM
Eğer bütün bunları siz de çok özlediyseniz; kapınızı çalan bu keyifli bahar sabahı detoks için iyi bir fırsat olabilir. Bu fırsatı değerlendirmek, sadece yaşama değil hayata da dokunup onu derinden hissetmek, kısacası ‘‘kaliteli yaşam’’ ı fark etmek istiyorsanız, ‘‘mutlu olma sanatı’’ isimli bu güzel oyuna siz de katılabilir, sadece ruhunuzu ve bedeninizi değil, hayatınızı bile detokslayabilirsiniz.
Sahip olmayı bırakın kendiniz olmaya bakın
‘‘Teknolojide yaşanan çılgın ilerlemeler karşısında bir bilgi bombardımanına tutulmuş gibiyiz. Bu hızın ve yoğunluğun altında yoruluyor, eziliyoruz. ‘Bilgi bombardımanına tutulmak' deyimi sadece kağıt kütleler altında gömülüp kalma izlenimini verse de durumumuz aslında daha da kötü. İnsanlar sadece hızlı kararlar ve yanıtlarla zamandan tasarruf etmeyi, hiç durmadan yeni şeyler üretmeyi daha önemsiyor. Kendileri olmayı bir yana bırakıp sahip olmayı daha değerli bulan karmaşık bir kültür tarafından paramparça ediliyorlar. Her zaman ve hiç durmadan koşmak, kaçmak, yakalamak. Ama ne olursa olsun hep ayakta kalmak, çizginin hep yukarısında kalmak... Bütün bu baskıların altında ezildiklerinin farkında bile değiller’’ diyor Cherly Richardson. ‘‘Bu baş döndürücü hız ve bilgi yükü altında, adrenalin bombardımanı ile inim inim inleyen bir toplumsal organizasyon haline geldik. Beden ve ruhumuzda temel yakıt olarak adrenalini -veya serotonini- kullandığımızda sadece tehlike altında kaldığımız, savaştığımız ya da kaçtığımızda kullandığımız stres sistemi dinlenme konumuna hiçbir zaman geçemiyor. Hep uyanık kalmayı zorunlu kılan, hep hızlı olmayı ve ne olursa olsun kazanmayı amaçlayan bu yoğunluk yanında yaşamı kolaylaştırmayı amaçlayan bazı yeni teknolojiler de ruh sağlığımızın bozulmasına katkı sağlıyor!..’’ Ve ekliyor: ‘‘Teknoloji hem kolaylığınız hem de baş belanız olabilir. Teknolojinin zamanınızı ve dikkatinizi sizin izniniz dışında çaldığının farkına vardığınızda, yani tele-sekreterinize bırakılan her notun, çalan her mobil telefonun sizin yapılacak işler listenize yeni şeyler eklediğini anladığınızda işiniz oldukça zordur.’’
Bu haklı gözlemleri dikkatle değerlendirmekte yarar var!
Daha güçlü bir ruhsal detoks için
Daha az ‘‘Hayır’’ ve daha çok ‘‘Evet’’ demeyi,
Haftanın bir veya iki gününü ‘‘sınırsız hoşgörü günü’’ ilan etmeyi,
Yeni tatlar, lezzetler ve yeni mutfaklar keşfetmeyi,
Daha çok sinema, daha sık tiyatro izlemeyi denemeli,
Hayatı daha çok dinlemeye,
Kendinizle daha sık baş başa kalmaya,
Uzun ve keyifli bir yaşamın sırlarını uzaklarda değil, kalbinizde aramaya,