İlber Hoca’nın en zor sınavı

Onunla sohbet etmek, hele ki röportaj yapmak ciddi bir birikim ister.
Beğenmediği bir şey oldu mu anında bozar sizi.
Agresif sempatikliğiyle tanıdığımız İlber Ortaylı’nın bambaşka bir yüzünü göreceğiz artık. Tuhaf markasının yapımını üstlendiği “‘Bi’ Sorum Var” programının yüzü oldu ünlü tarihçi. YouTube’da yayınlanan programda, İlber Hoca çocuklarla bir araya geliyor ve onların merak ettikleri soruları yanıtlıyor.
İlk bölümde Ortaylı’nın karşısına oturan ufak bir kız, “Bana Atatürk’ü anlatır mısınız” dedi. İlber Hoca “Size okulda anlatmıyorlar mı” diye hafif bir sitem etse de başladı anlatmaya. 10 dakikalık ilk bölüm çok keyifliydi. Sonraki bölümlerde çocuklar, kim bilir İlber hocalarını hangi zor sorularla köşeye sıkıştıracak.

Hakaret mi eleştiri mi

Seren Serengil ile televizyoncu Can Tanrıyar arasındaki polemik mahkemeye taşındı.
Tanrıyar, Serengil’in “kemerle insan döven zorba, şiddet yanlısı tımarhanelik, bu manyak için gerekeni yapalım” sözlerine hakaret davası açtı.
İfadeye giden Seren Serengil “sözlerim hakaret değil eleştiri” diyerek kendini savunmuş. Hiç eleştiri duymasak inanacağız.
Hiç hakaret bilmesek “tamam” diyeceğiz.
Savunma yapılır da böyle mantıksız bir savunma mı yapılır?
‘İnsan döven zorba’ hakarettir.
‘Manyak’ hakarettir.
Bir insana ‘tımarhanelik’ demek hakarettir.
Seren Serengil’in, sonradan böyle dönüşler yapmamak için düşüncelerini biraz kendine saklaması gerekiyor sanırım.

İzlerken utandım

Tiktok’tan skandal bir video daha yayıldı.
Fenomen olma derdindeki genç bir kız, İzmir depreminden 91 saat sonra enkazdan kurtarılan ve ülkece hepimize umut olan Ayda bebekle ilgili video çekmiş.
Ayda bebeğin enkaz altında geçirdiği saatleri ‘canlandırdığı’, insanların travmasıyla, yaşadıkları acıyla dalga geçen ve bunun üzerinden prim yapmaya çalışan o video tam anlamıyla;
Rezalet!
Tam anlamıyla;
Adice!
Tam anlamıyla;
Mide bulandırıcı bir video olmuş.
Yahu hadi Ayda bebek olmasın konu, enkaz altında yaşam savaşı verenlere böyle şöyler yapılır mı?
Senin bu videonu milyonlar beğense, 10 milyonlar izlese ne olur?
Bu videoyla tanınsan eline ne geçer?
Belki pişman olmuştur diye videonun sahibinin Instagram hesabına baktım. Hanımefendi şöyle bir açıklama yapmış;
“O bir farkındalık videosuydu, benim sayemde İzmir’e yapılan yardımlar arttı. Beni linç edenler hakkında siber zorbalık şikayetinde bulunacağım.”
Ahahahahahha!
Allah size gerçekten akıl fikir versin.

Hazırsak başlıyor

Hafta sonu Formula 1 fırtınası esecek İstanbul’da.
Orada olamayacağız.
Tribünde o heyecanı yaşayamayacağız.
Ama olsun.
Milyonlarca kişinin takip ettiği Formula yarışlarının ülkemize dönmesi sevindirici.
Hafta içinde İstanbul’a gelen dünyanın en hızlı araçlarının pilotları, İstanbul sokaklarında Formula araçlarını kullandılar.
İstanbul’un büyülü manzarasında harika bir tanıtım filmi çekildi.
Tek takıldığım, Pierre Gasly ile Alexander Albon’un deniz kenarında, tabureler üstünde oturup tavla oynadıkları görüntü oldu.
Sosyal medyada çok konuşulan o karelere nedendir bilmem ama ‘sanki ısınamadım ben.’

Açık alanda sigara kâbusu

Sokakta yürürken önünüzde duman bulutu beliriyor, bir bakıyorsunuz biri dumanını yüzünüze üfleyivermiş.
Açık havada İstanbul Boğazı’nı seyrediyorsunuz, keyfiniz gayet yerinde.
Bir anda yan bankta oturan kişinin sigara dumanına maruz kalıyorsunuz.
Büfe önünde sıra beklerken, önünüzdeki kişi, dönüp içine çektiği sigara dumanını önünüze bırakıyor.
Normal zamanda bile son derece rahatsız edici bir durum bu.
Kaldı ki şu günlerde, virüsün yayılmasının en büyük etkenlerinden biri. Mecbur değiliz başkasının sigara dumanını solumaya.
Maruz kalmak istemiyoruz virüs taşıyan birinin yüzümüze duman üflemesine. O yüzden bir an önce İstanbul’da açık alanlarda sigara içmek yasaklanmalı.