Gülşen okur arkadaş

O akıllara kazınan şarkıları seslendirecek isimler bir bir açıklandı.
En çok dikkat çekeni, en tartışma yaratanı Gülşen oldu.
Çünkü Gülşen o albümde ‘Sen Affetsen Ben Affetmem’ şarkısını okuyacak.
Deniyor ki...
◊ Gülşen doğru isim mi?
◊ O şarkıya Gülşen’in sesi yeter mi?
◊ O şarkının havası başkadır daha arabesk biri mi okusaydı?
Bana göre de tam tersi
◊ Böyle albümlerde ‘ters köşe’ yapmak iyidir.
◊ Acaba nasıl okumuş merakı uyandırmak güzel taktiktir.
◊ Olacak mı olmayacak mı soru işaretleri bile şarkıyı daha fazla dinleyiciye ulaştırır.
◊ Kaldı ki zaten Gülşen de hakkını vere vere okur o şarkıyı.

Al Anna’yı vur Simon’a

‘Inventing Anna’ diye bir belgesel var.
Tıpkı bizim ‘Tinder Avcısı’na benziyor Anna. İnsanların ‘basit duygularıyla’ oynayıp, kullanıyor onları.
Ve tıpkı Tinder Avcısı gibi, bir kesimin sempatisini kazanıyor...
◊ Anna’nın dolandırıcılığını ortaya çıkaran gazeteci, kızın ceza almasına üzülüyor.
◊ Avukatlar falan “tüh be 12 yıllık ceza çok fazla” diyor.
◊ Arkadaşları (ki çoğunu dolandırmış) “ah be Anna” falan diyor.
Gördüm ki dolandırana bir sempati var...
◊ ‘Yaptı ama bir sorun neden yaptı’ diyorlar.
◊ ‘Kızın kimsesi yoktu çaresizdi’ diyorlar.
Yani öyle deyip, böyle savunup meşrulaştırıyorlar olayı, inanılır gibi değil.
Böyle dendikçe, daha çok dolandırıcı çıkar, çok dolandırılan olur...

E bi zahmet konuşmasınlar

Mahkeme kararına göre, Seyhan Soylu ve Nihat Doğan, Ece Erken hakkında 1 ay konuşamayacaklar.
E bi zahmet artık.
Ece’nin eşi öldürülmüş.
Üstelik olayı tüm Türkiye seyretmiş.
Travma üstüne travma yani. Tüm bunlara rağmen Seyhan Soylu ve Nihat Doğan söylenmemesi gereken tüm lafları söylediler.
◊ Yok Ece aileye uğursuz gelmiş...
◊ Yok Ece’ye şu kadar para kalmış...
◊ Yok Ece’nin yaptığı hatalar bu olaya yol açmış...
Ya ayıp değil mi?
Yazık değil mi?
Vicdansızlık değil mi?
Ece’ymiş, Ayşe’ymiş, Gamze’ymiş fark etmez.
Bazı şeyler söylenmez.
İlla söyleyeceksiniz de böyle zamanlarda söylenmez.
‘Ben doğruyu söyleyen adamım, lafımı esirgemem’ deyip ölünün arkasından konuşulmaz.
Bunları bir kenara not edin.
Ve size verilen o 1 aylık konuşmama kararını inisiyatif kullanarak 1 yıla falan uzatın.

3 garip olay

Cinsel organı dondu:
Pekin Olimpiyatları’nın en ilginç olayı yaşandı geçen gün. Finlandiyalı kayak sporcusu Remi Lindholm’un ‘penisi’ dondu. 30 kilometrelik parkurda 1 saat 16 dakika boyunca kayan sporcu, düşük sıcaklık ve rüzgarın azizliğine uğrayınca cinsel organı dondu ve yarışı sıcak su torbasıyla tamamladı. Lindholm yarışı sıcak su torbasıyla noktaladı.
Düşmanımın başına verme yarabbim...
Öfke kontrolü toplantısında kavga:
Trabzon Belediye Başkanı şehirde toplu taşıma hizmeti veren sürücüleri topladı ve öfke eğitimi projesini tanıtmak istedi. Yolcularla ve birbirleriyle doğru iletişim kurmaları için konuşma yapılırken salonda en olmaması gereken şey oldu, kavga çıktı. Oda başkanları, belediye başkanına, başkan salondakilere, şoförler kendi oda başkanlarına bağırmaya başladı.
Aman ha atlamayalım ‘öfke kontrolü programında’ yaşanıyor tüm bunlar.
Hey güzel ülkem.
Koreli amigolar:
Bu açık ara tribünlerde son dönemde gördüğüm en ilginç harekettir. Fenerbahçe taraftarları Güney Koreli iki kişi bulup tribündeki amigo alanına çıkardı ve Korelilere küfürlü tezahürat yaptırdı. Güney Koreli taraftarların hedefinde Kuzey Kore vardı.