‘Yediğimiz naneler’ cumhuriyeti

Demet Akalın’ın öptürmeyen Türkan’ı hani.
Bu oynak şarkının esas sihri aslında şu şahane dizede yatıyor:
“Yediğim nanelerin haddi hesabı yok.”
Evet, her şey apaçık bu dizedeki gizli şifrede saklı!
Öptürmeyen Türkan’ın saf haline ağlamak filan bahane yani.
Yenilen nanelerin cart diye söyleniyor olmasının hafifliği esas vurucu olan.
Herkes bir şekilde “nane”lerini hatırlıyor işte.
Sadece cinsel nanelerden bahsetmiyorum tabii.
Yenen naneler türlü türlü olabilir, bu noktada kapsam gayet geniş tutulmalı. Giderek genişleyip duran evren misali.
Misal: İftira atmak da ciddi bir nanedir, önündeki tabak dururken karşısındakinin yemeğine sulanıp ondan izinsiz çatalı batırmak da hayli ciddi ve gündelik bir nane.
Nanelerin sonu yok kısacası.
Herkes bir şekilde nane yiyor. Nasıl olsa yenen nanenin faturası ödenmiyor yediğimiz nanelerin haddi hesabı yok cumhuriyetinde.
O halde Türkan’ı dinleyip oynamaktan başka çare yok.

Modern yalanlar  (kısım iki)

Dün ilk kısmını okudunuz, şimdi sıra ikinci kısmında.
Hatırlamayana, üzerine pazartesi şuursuzluğu çökmüş olana, bir kez daha spotumuzu geçelim:
İster beyaz yalan deyin ister “olması gereken”. Ama şehirdeki her cemaatin kendine özgü şık yalanları var.
İşte modern yalanlar-kısım iki ey ahali:

GÜNCEL SANAT yalanları
- Tüm koleksiyonerler peşimde. Hatta Ömer Koç bir eserimi satın aldı.
- Taner Ceylan’ın işlerinden pek hoşlanmam.
- Galerilere inanmıyorum, sanatı sömürüyorlar.
- Resimlerimi sipariş üzerine yapmam.�

OFİS yalanları
- Ofisteki hiç kimseyle flört etmedim
- İş çıkışı direkt eve geçeceğim, bara gelemem.
- Birkaç şirketten teklif var arkadaşlar, değerlendiriyorum.
- Aldığım para gayet tatmin edici, müdürümü seviyorum.

30’LUK BEKAR ERKEK yalanları
- Dün gece mekanda en az beş kadınla flört ettim.
- Evlenmek istiyordu, kızı oracıkta terk ettim.
- Kız kariyerime/parama değil, bana/karakterime aşık!
- İnternetten yemek siparişi hiç vermedim, nasıl yapıldığını da bilmem.

GECE HAYATI yalanları
- Dışarıya sadece eğlenmek için çıkıyorum.
- Çok içmem, çok içip sapıtanı da hiç anlayamıyorum.
- Bir kez daha anladım: Gece hayatı bana göre değil.
- Mekanımızda asla sahte içki yoktur ve asla sigara içilmemektedir.

Şimdi neler seksi

- YASEMİN MORİ
“Deli Bando” şarkısı ve klibi dolayısıyla...
Mori şarkının bir yerinde diyor ki: “Sarsıyor kudretiyle atomlarımı. İyileştiriyor bir bir, birleştiriyor bir bir.”
Ve devam ediyor:
“İspanyolların arsız okları gibiyim, hadi yüreğini oklara sapla.”
Hem bu teatral, şiir saati gibi şarkıyı Mori’nin sesinden dinlemek zevk hem de klipteki giderek yeşeren bandoyu görmek pek şenlikli.

- ÖZGÜ NAMAL VE SELEN UÇER
Birlikte oynadıkları “Kuçu Kuçu” adlı tiyatro oyunu dolayısıyla...
Hem oynadıkları metin çok iyi: İki kadının travmaları ve güç yarışını didik etmesi bakımından.
Hem de Namal ve Uçer, beklenmedik derecede iyi bir ikili olmuşlar sahnede. Paslaşmaları, çalımları, golleri şahane...