Son Beyoğlu’na buyrun

Türkü barların olduğu ara sokaklardan Galatasaray’a, oradan da Asmalımescit’e doğru uzanıyoruz.
Galatasaray civarında bir tane sokak müzisyenine rastlıyoruz.
Evet, kala kala bir tane müzisyen kalmış geriye. Yadigar...
Her yere bir ölü toprağı hakimken hayli kalabalık bir sokak görüp içeri dalıyoruz.
Burası Gönül Sokak. Asmalımescit’ten bir tık evvel.
Meşhur iki barı var buranın. NarPera ve Flavio.
Lux da var. Ama onun kapıları eylülde açılacak.
Flavio’nun önü tıklım tıklım. NarPera da öyle.
Masa ve sandalyeler kalktığı için herkes ayakta dikiliyor.
Müdavimler arasında yeni eğilim şu: İçkisini alan bir o bara gidiyor, bir diğer bara.
Ya da biraz aşağıdaki Off Pera’ya.
Oturacak yer olmadığı için ellerde içki şişesi ya da kadehler, serseri mayın gibi gezinme durumu mevcut.
Yani: Bir yere ait olamama, masa ve sandalyelerin kalkmasına inat tüm sokakları BAR olarak görme hali...
Görüldüğü üzere yeni durumlara yeni eğilimler geliştiriyor deli fişek genç insanoğlu ve kızı; sınır yok.
İşletmeler de çaresiz, bu yeni ‘trend’e ses çıkarmıyorlar.
Çünkü hayli dertliler. “Masa/sandalye sorunu çözülmezse önümüzdeki ayı düşünemiyoruz bile” diyorlar.�
Herkesin dilindeki söylenti ise şu: Belediye tüm mekanlara (sokağın genişliğine göre dizayn edilmiş) “tek tip” masa ve sandalye verecek ve onu koyduracakmış!
Ama bu sadece söylenti. Net bir karar değil.
Umarım böyle KORKUNÇ bir şey olmaz.
Son Beyoğlu bu yani. Sıkıcı, tatsız, bol söylentili, arada bir sürprizli belki, ama ölü işte...

Gaga ve İskender

Lady Gaga neredeyse 15 günde bir yeni klip yayınlıyor.
“Born This Way”, “Judas”, “Edge of Glory” derken şimdi de “You and I”a klip çekmiş bayan Gaga.
Klip her zamanki gibi: Hiper özenli, film gibi, şarkıyı sevmesen bile baştan sona izlettiriyor.
Başı da korku filmi ambiyansında, şahane.
Bir diğer şahane olan şey de Gaga’nın erkek kılığına girdiği sahnelerde bizim İskender’e çok ama çok benzemesi.
“Bizim İskender” dediğim, Elif Şafak’ın kitap kapağındaki İskender. Yani Şafak’ın “erkek hali”.
Neredeyse ikiz gibiler Şafak/İskender’le erkek Gaga.
Bu arada elbette Gaga, bizim İskender’den ilham almış değil.
Bayan Gaga klipteki erkek haline bir yıl kadar önce Japon Vogue dergisi için zaten girmişti.
Gaga’nın ardındaki stil ekibin en marifetlisi Nicola Formichetti’nin sayesinde...

Değişik isimler

Pazartesi günkü yazıdan devam: Meğer yeni isimlere açık olan epey fazlaymış. İşte iki ilginç ve hikayesi olan örnek...
SELANİK...
“Eşim Hollandalı ve onunla Selanik’te tanıştık. Evlendik ve kızıma orada hamile kaldım. Bir gece sahilde yürürken Selanik’e doğru baktık ve ‘Kızımızın ismi Selanik olsun’ dedik. Orada doğan kızımız Selanik şimdi beş yaşında. Anne ve babasının tanıştığı, Büyük İskender’in kız kardeşi Thessaloniki’nin adını taşıyan, ama en önemlisi Atatürk’ün doğduğu şehir olan Selanik’in adını gururla taşıyor.”
(Aylin Ş.)
NAR...
“Babamın rahmetli babaannesinin ismi Nar’mış. Nar Hanım yani! Gerçi bu nar bizim anladığımız meyve anlamında değil, ateş anlamında ama olsun. Düşünsene neredeyse 100 yıl önce böyle bir isim vermişler bizim babaanneye.” (Nazlı K.)

Bu mudur

Şehit haberlerinin duyulduğu vakit Twitter’daki takipçilerden biri benden de 140 karakterlik bir tepki beklediğini söyledi.
Yani içinde “kahrolsun”, “bitsin artık” gibi yıllardır aynı kelimelerin geçtiği o bildik, ne yazık ki kanıksanmış cümlelerden birini kurup yazacaktım.
Takipçi de rahatlayacaktı.
Bir sonraki yeni şehit haberine kadar.
Bu mudur yani? Hâlâ buralarda mıyız?
Üzülüp hiddetlenince 140 karaktercik yaz boz çiz, sonra yine unut her şeyi...