Paylaş
Ama peşine şu cümleyi ekleyerek:
“O gece benimle paylaştığı şeyleri itidalli bir şekilde karşılayabilmeliydim. Herkesin ayıbı kendine diye düşünmeliydim.”
Şimdi bu aba altından sopa göstermek değil mi?
Aynı zamanda zihinlerde kuşku işaretleri bırakıp karşı tarafı itibarsızlaştırmaya çalışmak da...
Özetle diyor ki Kural, “Öyle şeyler söyledi ki, dayanamadım”.
Bu açıklamadan bu anlaşılıyor.
Ve ne yazık ki özrün yerini alıyor bu tuhaf cümle.
Hakan Yıldırım’a sorulmayan o soru
Hello Dergisi’nin son sayısında çok keyifli bir iş var.
Uzun zamandır dergilerde görmediğimiz türden, zeki ve eğlenceli bir röportaj.
Ülkenin iki popüler moda tasarımcısı, Hakan Yıldırım ve Özgür Masur bir araya gelmiş. Masur sormuş, Yıldırım yanıtlamış.
Masur’un soruları çok samimi.
Mesela, “Bir moda tasarımcısı sadece güzel elbise dikmekle saygı kazanmaz. Sana karşı bir ceket ilikleme durumu var. Sana neden saygı duyuyorlar?” sorusu...
Ayrıca röportajın başında Özgür Masur bir itirafta bulunmuş.
Hakan Yıldırım 2009 yılında Paris’te Andam Ödülü’nü aldığında meğer araları açıkmış. O yıl Masur Paris’e gidip Colette mağazası vitrinlerinde Hakan Yıldırım tasarımlarını görünce hem gurur duymuş hem de kıskanmış.
Peki bu eğlenceli ve samimi röportajda sorulmayan şey ne?
Andam ödülü döneminde sürekli Yıldırım’ın yanında olan, destek veren, markasına yön veren Mert Alaş’ın sonradan neden ortadan kaybolduğu, neden anlaşamadıkları...
Önyargı kafası
Hakan Akkaya Londra’da bir kulübe gitmiş.
Gittiği kulübün girişinde güvenlik görevlisi tarafından uzun uzun aranmış.
Mekanın kamerası da onu çekmiş, öyle anlaşılıyor görüntülerden.
Bu görüntüler bir magazin programında yayınlandı.
Flaş flaş diye yorumlanıp
ayıplanarak:
O sırada Akkaya’nın yanına çıplak bir adam geliyormuş, yok o nasıl bir kulüpmüş...
İsteyen istediği cins kulübe girer.
Bunun nesi haber?
Hangi devirdeyiz yahu.
Kerimcan’a bravo
Y yıllardır bilinen ağır toplarını doğum gününde bir araya getirmiş.
Cool bohem cepheden Didem Soydan, “diva” kategorisinden
Bülent Ersoy, pop müzik aleminden Demet Akalın, Simge ve Deniz Seki.
Üstelik aralarından bazıları sahneye
çıkıp şarkı da
söylemiş.
Her şey “story”lerden naklen izlendi, izledik.
Ana fikir malum:
Dijital alemin dayanılmaz ve sınırsız “erişim” gücüne popüler kültürün ünlüleri de boyun eğiyor.
Paylaş