Kaba kız filmleriyle baş başa

Türk Sineması’nda hayırlara vesile bir kız filmleri dönemi başladı.
Bu filmlerin kızları absürd, yer yer kaba, fiziksel olarak kendinden memnuniyetsiz, hatta özellikle kendini çirkinleştirmeye meyilli, aşık olmak/birini bulmaktan başka derdi olmayan kızlar...
Eğlenceliler mi? Tartışılır.
Eğlence anlayışınız abartıya göz kırpıyorsa, ecnebi sulardan bir Salak ile Avanak’ı mesela hâlâ unutamıyorsanız eğlenceli tabii, neden olmasın?

FORMÜL BU MU?
En baştan söyleyeyim: Hadi İnşallah’daki bazı sahnelere güldüm.
Gerçekten espri yapılan birkaç sahne vardı çünkü.
Ama bazı sahneler var ki; çok zorlama, çok bayağı.
Bir de bu filmlerdeki kız karakterler bu kadar kaba olmak zorunda mı? Kaba olunca kendiliğinden absürd mü olunuyor?
Sanırım böyle bir inanış var.
Az espri ve bol absürdlük eşittir milyonluk gişe! Formül bu.
Zeki espriden çok anlamaz bu seyirci diyorlar herhalde...

PuCCa NE DÜŞÜNDÜ?
PuCCa’nın Hadi İnşallah’ı izlerken ne düşündüğünü de merak ettim.
Afişte hiçbir şekilde belirtilmese de film onun kitabından uyarlama.
Film başlarken “serbest uyarlama” diye not düşülmüş, ama sonuçta fikir ve karakterler tamamen ona ait.
Ve filmdeki PuCCa karakteri hiç hayal ettiğim gibi değil.
Bu kadar karton mu olmalıydı diye kendi kendime içlendim bir ara izlerken...

BÜŞRA PEKİN ŞAHANE
Murat Boz ve Büşra Pekin’e ise laf yok.
Yan karakterleri oynayan tüm oyunculara da.
Hepsi ellerine verilen senaryoyu en iyi şekilde hayata geçirmişler.
Zaten Büşra Pekin tek kişilik şov sergiliyor adeta.

BRIDGET JONES OLMAYI ISKALAMIŞ
Sorun şurada galiba: Aslında yerli Bridget Jones olmaya öykünmüş, ama sanki bile isteye o kulvardan uzaklamış, o güzelim pasları gole çevirememiş bir film Hadi İnşallah.
Bu yüzden Deliha’yla yan yana anılması kaçınılmaz kaderi olsa gerek.

Çok dravmatik bu kahrolojim!

Ceyl’an Ertem’in yeni albümü Amansız Gücenik’te bir şarkı var, adı Kahroloji.
Önce adına vuruldum şarkının, sonra da diğer sözlerine.
Birkaç satır kuplelersek eğer:
“Ben bir silahmışım kalbine doğrulmuşum
Öyle diyorsun ayıp ediyorsun
Kendin beni reddettin yarı yolda terkettin
Yine darılmadım posta koymalıydım
Psikolojim psikolojim, çok dravmatik bu kahrolojim
Psikolojim psikolojim, çok dravmatik bu sosyolojim.”
Şarkının kime ait olduğunu yazınca sözlerdeki hissiyat tam yerine oturacak: Yıldız Tilbe tabii ki...
Cumartesi tavsiyesidir Kahroloji, mutlaka dinleyiniz efenim. Dertli gönüllere tatlı bir kara mizah şerbeti niyetine...

İSTANBUL mekan Top 10 (22-29 kasım tarihleri arası)

1. Yeni Lokanta / Beyoğlu (1)
Yabancısı bol. İyi yemek. Rezervasyonsuz asla...
2. Fenix / Etiler (2)
Ünlüsü bol. Servisi iyi. Müziği biraz değişse iyi olur.
3. Park Şamdan&The Bar / Les Ottomans Kuruçeşme (-)
Yeni açıldı. Sigara içilen bölümü çok şık. Barı da öyle.
4. Pizza Emirgan (Gizli Kalsın) / Emirgan (3)
Gece yarısından sonra canlı müzik. Sıkış tepiş.
5. Pop Cocktail / Nişantaşı (6)
Ayaküstü sosyalleşme. Bol sohbet.
6. Desibel (Sortie)/ Kuruçeşme (-)
Türkçe canlı müzik. Coş, kop.
7. Lucca / Bebek (7)
Lucca, Lucca işte.
8. Brasserie Cognac&Serafina / Akmerkez Etiler
Akmerkez ikizleri. Biri Fransız diğeri İtalyan.
9. Corridor / Nişantaşı (10)
Türkçe rock. “Bir ortak geçmişimiz var, bir de açık yaralar...”
10. Raw / Karaköy (9)
Özlenen kulüp. Gençlik burayı sevdi.