Paylaş
1. GAFFUR VE PEKER AÇIKALIN
Çizgili pijaması, absürd Çakkıdı dansı ve üstüne üstlük karakteri oynayan Peker Açıkalın’ın rolünü fazla ciddiye alıp "ezilmişlerin sesi Gaffur" gibi yorumlar yapmaya başlaması... Yetmedi, herkese haddini bildirmeye yönelik demeçleri. Sıktı, çok sıktı. Burhan Altıntop bile daha sempatikti yahu.
2. MEŞHUR "GENİŞ AİLE"
Bu tanım bana ait değil, bir gazetede kullanılmıştı. Kastedilenler belli: Mavi gözlü meşhur kadın, golfçü eski kocası ve her ikisinin "cool" sevgilileri (az ve öz konuşuyor, ortalığa saçılmıyorlar çünkü). Bir de çocuklar var tabii...
Korkum şudur ki; birkaç yıl sonra tıpkı Ozzy Osbourne ve ailesinin yaptığı gibi "geniş aile"nin bir reality şov olarak ekranlara filan taşınması.
Ozzy’lerin evindeki köpekler evlere şenlikti bu arada. Bizim geniş aile de bulur bir enteresanlık diye düşünüyorum. Hayatları şov ne de olsa...
3. EROVİZYON HADİSESİ
Yine yeniden gereksiz bir Erovizyon telaşı daha yaşanıyor. Bitmiyor, bitemiyor bu hadise. Türkçe-İngilizce tartışması yapılıyor höt-zöt. Bir de herkesten Kenan Doğulu’ya destek geliyor. Demet Akalın bile kalkıp "yarışmada vokalini yaparım" demiş ya, pes!
4. BİRKAÇ BÖLÜM SONRA KALKAN DİZİLER
Türk kanallarında yerli diziden geçilmiyor malum. Bir de dört-beş bölüm filan yayınlanıp pat diye yayından kalkanlar var. Reytingi yetersiz görüldüğü için. İyi de yok mu bunun bir önlemi? Amerika’daki gibi niye pilot bölüm çekmezler? Pilot bölüme bakıp reyting alıp almayacağına karar vermezler? Ve bu kadar emek/para harcarlar? Bananeyse tüm bunlar. Olan, "dizi oyuncusu" olarak ekranda görünmek isteyen artist ruhlu Türk gençliğine oluyor işte... Bir görünüp kaybolunca bunalıma giriyorlar.
5. "TOPLUMA KÖTÜ ÖRNEK OLUYOR" DİYENLER
Pazartesi günü yazmıştım hani. Striptiz yaptığı videosunu e-bay’de satışa çıkaran üniversiteli ve de maskeli Aylin’i. Konu hakkında mail atanların en çok başvurduğu klişe cümle şuydu: "Bu insanı yazarak topluma kötü örnek oluyorsunuz". Arkadaşlar bırakın bunları, neresinden bakarsanız bu bir haberdir. Bu kadar çok okunduğuna göre ilginç bir haberdir üstelik. İkincisi de, o yazıdan etkilenip Aylin’in yolunda ilerlemek isteyen genç kızlar çıkacaksa eğer, bu da ne kadar çaresiz durumda olduğumuzu gösterir. Ki bu da haberdir yine. Kurtuluşunuz yok kısacası!
6. AFİLİ YALNIZLIK ŞARKISI
Tamam ilk başta iyiydi, güzeldi. Ama her güzel şey gibi baygınlık vermeye başladı. Emre Aydın bir an önce başka bir şarkısını diline dolamalı insanların. Yoksa tek şarkılık şarkıcı olarak kalabilir.
7. DENİZ SEKİ’NİN KORSESİ
Deniz Seki’yi severim, hem şarkılarını hem kendilerini. Ama korse mevzusu, ayrıca kilo alıp almadığı geyiği, "Sibel Can’ın yazın verip kışın aldığı kiloları" gibi bir magazin klişesine dönüşmek üzere. Deniz bir an evvel bu kısır döngüden kurtarmalı kendini, derim.
8. PINAR-YAĞMUR ÇİFTİ
Medya malzemeleri giderek azalan çifti, ya sırtı yine seksi ama hamile bir Pınar Altuğ kurtarır. Ya da Yağmur’un sırtı seksi bir başka kadınla yakın temas kaçamağının görüntülenmesi. Bu arada beni en çok yaralayan cümle Yağmur’unkidir bu ilişkide: "Pınar’la beraber olmaya başladıktan sonra daha çok bahşiş bırakmak zorunda kaldım, harcamalarım arttı". Cidden bu da fena bir "ünlü olma bedelidir". Ünlü değilken 20 YTL verirsiniz valeye, olduktan sonra en az 50 YTL. Racon icabı... Sonra adama cimri derler.
9. BÜLENT HANIM
Fevkaladenin fevkindeki sözleri (misal: Beraberlik küresel oldu mu anlam taşır), şatafat kelimesinin yetersiz kalacağı divaresk, transparanist kıyafetleri (yılbaşı gecesi neydi öyle bembeyazzz), alacakaranlık kuşağı makyajı, iş makinesi kiralayıp müthiş paralar kazandığı haberleri ve tabii bey/hanım hitabet kargaşasında yaşadığı polemikler... Daha ne diyeyim?
Paylaş