Paylaş
Politik bir yol komedisi olur.
Konu iyi işlenirse film, politik anlamda dengeli söylemlere sahip olur.
Kültür çatışmalarından doğacak komedisi garantidir.
Başroller arasındaki kimya tutmuşsa, komediye hikayenin sonlarına doğru sıcak bir romantizm de eklenebilir.
İşte bunların hepsi olmuş “Yangın Var”da.
Murat Saraçoğlu’nun yönettiği film, Trabzon’un Çayırbağı beldesine hibe edilen itfaiye aracını teslim almak için Diyarbakır’a giden Karadenizli şoför Koşman’ın yaşadığı komik olayları anlatıyor.
Koşman’a Diyarbakır’dan çıktığı yolculukta Kürt kızı Asya eşlik ediyor.
Koşman, Mevlana’nın “yardımseverlikte ve cömertlikte akarsu gibi olun” öğüdünün canlı örneklerini Asya’yla birlikte doğuda görüyor.
O arada sabah kahvaltısında ekmek arası ciğer yiyen bir halkla da tanışmış oluyor tabii.
Şaşkınlıklar şaşkınlıkları izliyor.
Film, dengeli olmayı başarıyor, şehitlerimize ve askerimize saygı duruşunda bulunarak.
Başrollerdeki Osman Sonant ve Nesrin Cavadzade’nin kimyaları tutmuş, iyi bir ikili olmaları filme yarıyor.
Ve tabii küçük bir rolde de olsa yine harikalar yaratan Şerif Sezer’i unutmamak lazım.
Sezer’in hakkı Sezer’e, Gürcü anne rolünde döktürmüş.
Karadeniz’in enfes görüntülerinin eşlik ettiği sahneler, Şerif Sezer’in müthiş oyunuyla filmin en keyifli anları olarak akıllara kazınıyor.
İnsan benden daha fena
Müthiş bir adamla, ozanla, filozofla tanıştım geçen gün.
Kavga eden arkadaşlarını ayırmak isterken kendisine isabet eden bir kaza kurşunundan sonra dünyası kararmış.
Görme engelli olduktan sonra ayrıldığı işyerinin patronu ona bir bağlama hediye etmiş.
Günde 10 saat elinden düşürmediği o bağlamayla şarkılar söylemeye, besteler yapmaya başlamış.
Gönül gözüyle gören, yaşayan bir ozan Ayhan Kılıç.
Kendisi aynı zamanda Ferhat Göçer’in “Seni Sevmeye Aşığım” adlı son albümünde yer alan “Bundan Sonra” adlı şarkının sahibi.
Sunay Akın, Nebil Özgentürk ve Hıncal Uluç’un birlikte sundukları “Yaşamdan Dakikalar”a konuktu Ferhat Göçer.
Müthiş üçlü ona bir sürpriz yaparak Kayseri’de yaşayan Ayhan Kılıç’ı da davet etmişler programa.
Ayhan, eşiyle kavga edip ayrılık aşamasına geldiği bir anda yazdığı dokunaklı, hüzünlü “Bundan Sonra”yı Fethat’la birlikte söyledi.
Kendisinde başka cevherler de yok değilmiş ama.
Yaşamdan Dakikalar’da söylediği bir hınzır şarkıyla beni benden aldı.
Şarkısını şöyle anons etti Ayhan: “İnsanlar o kadar kötü oluyor ki bazen, bir de bu kötülükleri şeytana mal ederler. Buradan yola çıkarak bir eser meydana getirdim, şeytanın ağzından bu sefer insanlara ithaf olacak, biraz belki hoş olmayacak ama gerçek yani!”
Ve işte yarın akşam Skytürk’te 21.00’de yayınlanacak olan “Yaşamdan Dakikalar”da dinleyebileceğiniz o şarkıdan birkaç satır.
“Şeytan oğlu şeytan adım, insan benden daha fena / Cennet-i ala’dan indirdim, doğru yolundan döndürdüm / Ben bir Adem’i kandırdım, insan benden daha fena / Bomba ile kaldırmadım, silah yapıp saldırmadım / Vallahi ben doldurmadım, insan benden daha fena / Anlamadım neyin nesi, benden zehirli nefesi / Kulağımda kurşun sesi, insan benden daha fena”
Köpek haczedilir mi!
Kaliforniya’nın West Hollywood kentinde ev hayvanları “arkadaş” sahipleri ise “koruyucu” olarak tanımlandı.
Ne güzel bir tanımlama.
Ne paylaşımcı, engin bir hayat görüşü.
Bir de bize bakalım.
Geçen gün Mürvet Çetin’in 1.500 euroluk borcu nedeniyle dört yaşındaki Bulldog cinsi köpeği Leon haczedildi.
İcra memurları, Leon’a yediemin olarak el koydular, evinden, anne babasından koparıp, veterinerde bir kafese hapsettiler.
Hıncal Uluç, haberlerde izlemiş, köpeğin sahibi “o benim çocuğum, çocuğumu nasıl götürürler?” diye ağlıyormuş.
Benim de aklıma köpekçik geldi. Evinden alınıp, veterinere bırakılınca kim bilir ne kadar da şaşırmış, üzülmüş, korkudan titremiştir.
Bu tuhaf olayı HAÇİKO kurucu üyelerinden Avukat Osman Serdar Uluç’a sordum.
Durumu şöyle özetledi: “Kesinleşmiş borçlara ilişkin olarak her zaman borçlunun malvarlığı haczedilebilir. İcra ve İflas Kanunu hayvan haczine müsaade etse de bu husus özel kanun niteliğinde bulunan 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu ile sınırlandırılmıştır. Hayvanları Koruma Kanunu’nun 5. maddesinin 5. Fıkrası, ‘Ticari amaç güdülmeden bilhassa ev ve bahçesi içinde bakılan ev ve süs hayvanları sahiplerinin borcundan dolayı haczedilemezler’ şeklindedir.
Buna göre Antalya’da yapılan haciz işleminin mevzuatımıza ve yasalara aykırı olduğu açıktır. Gerekli başvuruların yapılarak köpeğin sahibine iadesi mümkündür.”
Yasaya aykırı olmayı, iadeyi geçtim ben, diyorum ki; bu yapılan asıl ahlaka, insanlığa, vicdana aykırı değil midir?
Paylaş