Cinsellik kokan klipler!

Şaka şaka, biz birbirimizi severiz.

Hele hele benim Cengiz Semercioğlu’yla dostluğum başkadır, derindir hatta.

Ama kural gereği, beni köşesinde eleştiren Cengiz’i aramayıp, derdimi bu köşe-den anlatmam gerekiyor.

Hadi o zaman, başlayalım.

Ben geçen gün Ciara ve Justin Timberlake’in ‘Love Sex Magic’ klibinin buram buram seks koktuğunu yazmış ve “alana lafım yok ama ben almayayım” demiştim.

Cengiz bunu RTÜK’ün klibi yasaklama kararını desteklemek olarak algılamış.

“Alana lafım yok” lafı, “isteyen izlesin” demek; Cengiz bunu nasıl yasağa destek olarak algılamış, anlayabilmiş değilim.

“Ben almam”a gelince.

Öyle çok muhafazakâr değilimdir.

Ama kliplerin sadece mini etek, dekolte ve seksi danslardan oluşmasına da resmen gıcık oluyorum.

Cinselliğin bu kadar ucuzca kullanılmasına, zekadan yoksun, içi boş kliplerin mini etek, dekolte ve cinsellikle pazarlanmasına karşıyım.

Bu kliplere sonuna kadar katlanamıyorum ve almamayı tercih ediyorum.

Cengiz’den ricam, özellikle Türk müzik kanallarında dönen klipleri bir kez daha izlemesi.

Akıllı ve kaliteli olabilen kliplerin sayısının fazla olmadığını görecektir.�

Sokak köpekleri için

www.sadibey.com aslında sinemaya adanmış bir site. Sevgili Sadi Çilingir’e ait olan bu adrese göz atmadığım gün yok diyebilirim. Yeni filmler, haberler, filmlerin vizyon tarihleri, eleştiri yazıları ve sinemaya ait daha pek çok şeyi bu sitede bulmak mümkün.

Ama burada sinemaya ait olmasa da beni en az sinema yazıları kadar etkileyen bir başka köşe daha var. O da “Sadi Bey’in Köpekleri”.

Sadi Abi, Türkiye’nin dört bir yanından sokak köpeği fotoğrafları koymuş buraya.

Fotoğrafların hepsi birbirinden etkileyici, köpeklerin hepsi birbirinden güzel, masum ve yalnız.

“Bu köşe evinde bakmak için köpek satın alıp, zor geldiğinde sokağa terk edenlere ithaf edildi. Dileriz ki, sokağa attıkları köpekler rüyalarına gire, vicdan azabı ömür boyu peşlerinden gele...” diyor Sadi Abi.

Ben de aynen katılıyorum kendisine.�

15 yılın 15 filmi

Yıllardır kaçırmadan okuduğum ve her sayısını sakladığım ‘Sinema’ dergisi gelecek ay 15 yaşına basıyor. Derginin birçok ekonomik kriz atlatıp, yıllara meydan okuması sinemayı seven okurlar adına mutluluk verici gerçekten.

‘Sinema’, 15. yılını, son 15 yılın en sevilen 15 filmiyle kutluyor. Dergi çalışanlarının bu kutlamada okurlardan istedikleri 15 filmlik kişisel listelerini www.turkuvazabone.com/sinemaanket adresine yollamaları. Yerli yabancı film ayrımı gözetmiyorlar ve listelerinizi 20 Eylül’e kadar bekliyorlar. Haberiniz olsun.

Kurt Adam’dan sonra Frankenstein

Kendi köklerine geri dönen lanetli adam efsanesi yeniden beyazperdede.

Unutulmaz korku klasiği Kurt Adam, yeniden çevrimiyle 19 Şubat 2010 tarihinde sinemalarda olacak. Hem de başrolde orijinal filmin hayranı, çocukluğundan beri kurt adam olmayı hayal ettiğini söyleyen Benicio Del Toro var. Dahası bu kez Kurt Adam’ı perdede daha fazla izleme şansımız olacak.

Kurt Adam sonrasında Universal Stüdyoları’nın bir sürprizi daha var.

Stüdyo bir başka korku klasiğini daha perdeye taşımaya hazırlanıyor. Frankenstein’ın Gelini de yeniden çevriliyor ve 2011 yılında vizyonda olacak.