‘2003 iyi geçmedi’ diyen ihanet ediyor

HYUNDAI Assan Otomotiv Sanayi ve Ticaret Yönetim Kurulu Başkanı ve Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Kibar, 2003'te otomotivin iyi bir yıl geçirdiğini ve hiç kimsenin şikayet etmeye hakkı olmadığını söyledi. Kibar, ‘‘Şikayet eden varsa, ihanet ediyor demektir’’ dedi.

HYUNDAI Assan Otomotiv Sanayi ve Ticaret Yönetim Kurulu Başkanı ve Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Kibar, otomotivin iyi bir yıl geçirdiğini ve hiçbir markanın şikayet etmeye hakkı olmadığını söyledi. 2001 krizinin açtığı büyük yaraların 2004 yılında kapanacağını tahmin eden Ali Kibar, 2004'ten itibaren otomotiv sektöründe daha dinamik bir dönemin açılacağına inandığını belirtti. Hyundai markalı binek araçları üreten ve ihrac eden Kibar, 2005 yılında yeni bir model üretiminin gündeme geleceği mesajını verdi.

Ali Kibar, otomotivin yanısıra demir çelik, alüminyum, gıda, finans, gemi taşımacılığı gibi değişik sektörlerde faaliyet gösteren Kibar Holding'in bulunduğu alanlardaki yatırımlarının süreceğini söyledi.

Kendi markasıyla veya yerli-yabancı markalar için salça, konserve, mayonez, ketçap gibi gıdaları da üreten Ali Kibar, ‘‘Irak, Sudan başta olmak üzere Kuzay Afrika ülkeleriyle, Amerika'da kendi markalarımızla tanınıyoruz’’ dedi.

Aynı zamanda Türk - Kore İş Konseyi Başkanı, Türkiye Alüminyum Sanayicileri Derneği (TALSAD) Başkanı da olan Ali Kibar ile grubun faaliyetlerinin yanısıra 2004 beklentilerine uzanan bir sohbet yaptık.

Otomotiv sektörü 2003'ü nasıl tamamlıyor?

-
2003 yılından kimse şikayet etmesin. Otmobilde 2003'ten şikayet eden varsa, ihanet ediyor demektir. Otomotiv sektöründeki hiçbir firmanın, hiçbir markanın, yerli-yabancı, şikayet etmeye haklı yok. Otomotiv iyi bir yıl geçiriyor. 2001 yılının verdiği büyük yaralar var. Yaraların kısmen kapatılmaya başlandığını görüyoruz. Zannederim 2004 yılında da geçmiş yılların yaraları kapanmış olur. 2004'ten sonra otomotivde daha dinamik bir dönemin başlangıcını görebiliriz.

Otomobildeki vergi değişikliklerini doğru buluyor musunuz?

- Vergilerle ilgili haksız eleştiriler yapıldı. Otomobilciler, 20 yaşın üzerindeki araçların hurdaya çıkarılmasına müteşekkir olmalı. Bunun otomobil satışının artışında çok büyük katkısı var. 1.6 litrenin altındaki araçlara 3.5 milyar lira artı KDV kadar avantaj var. 1.6 - 2.0 litre arasındaki araçların vergisinde yükselme oldu. 2 litreden daha büyüklerin vergisinde de yüzde 52'den yüzde 75'e varan bir artış oldu. O segmentte bu bir devlet kararıdır. Tüketimin yaygın olduğu kesime uygulamıyor, lüks tüketime uyguluyor. En büyük rahatsızlık hissettiğimiz konu bazı firmaların ticari araç vergisinden binek araç satması. Bundan devletin 210 milyon dolar zararı var.

Otomobil sektöründe 2003 yılını nasıl geçirdiniz?

- Bu yılı 18 bini ihracat olmak üzere, 42 bin araç satışıyla kapatacağız. Kore'de son üç ayda yaşanan bir grev, geçmişteki üretimimizi bir hayli aksattı. Tedarikle ilgili sorunları çözmüş durumdayız, önümüzdeki yıl hem ihracat, hem iç piyasada artış öngörüyoruz. Otomotiv yan sanayiinde üretim yapan Kore ortaklı Assan Hanil şirketimiz de krizden itibaren Hyundai'den başka Honda, Isuzu, Ford gibi bazı markalara da parça üretiyor.

Hyundai'de gündemde yeni modeller olacak mı?

- Önümüzdeki yılın ikinci yarısında apayrı bir modelle ilgili bir çalışmamız olacak. 2005 yılında yeni bir modeli daha devreye alacağız. Apayrı bir segmente binek araç düşünüyoruz. Otomotivde belli bir hacme ulaştık. Önümüzdeki yıl binek araçlarda üretim frenkansımızı biraz daha artıracağız. Yatırımları krizden bu yana biraz yavaşlattık, ama otomotivde devam etmek gerek. Biz de yapmamız gerekenleri zamanı geldikçe yapıyoruz.

Kibar'ın gıdadaki dört markası dışarda büyüyor

Gıda sektöründe neler yapıyorsunuz

- 1986'dan beri 200-300 kilogramlık sanayi torbalarında domates ve salça ihracatı yapıyoruz. Arap ülkeleri, özellikle Libya ve Irak yoğun bir alım yapıyordu. Ama başka tesislerin ürünlerini pazarlıyorduk. Kaliteyi kontrol altında tutmak için mecburiyetten 1998'de gıda üretim işine girdik. Artık ketçap, mayonez, reçel, konserve gibi değişik ürünleri de üretiyor ve yüzde 75'ini ihrac ediyoruz. Gıda ihracatımız yaklaşık 25 milyon dolar.

İhracatta kendi markalarınız var mı?

- Kingtom kendi markamız. 45'in üzerinde ülkeye ihracatımız var. Gelişmiş pazarlarda ürünlerimiz büyük markalar tarafından tercih ediliyor. Yurt dışındaki birçok firmaya onların markasıyla üretip satıyoruz. Kibar, Merve ve Defne markasıyla da ihracat yapıyoruz. Irak'ta Kibar, Sudan ve Yemen'de diğer markalarımız biliyor. Kingtom, Amerika'da yaygın.

2004 cirosu 1.4 milyar dolar

2003 cironuz ne olacak, 2004 beklentileriniz neler?

- 2003'ü 1.4 milyar dolar ciroyla ve toplam 450 milyon dolar ihracatla kapatacağız. İhracatın 200 milyon dolarlık bölümü otomotivden. 2004'de ciroda yüzde 20 artış hedefliyoruz. Ekonomideki gidişi çok olumlu görüyorum. 2003, krizin etkilerinin atlatıldığı bir yıl.

İskenderun Limanı 100 milyon dolar

İskenderun'daki liman yatırımınız hangi aşamaya geldi?

- Bürokratik sıkıntıları aştıkça, kendi özkaynaklarımızla yatırıma devam ediyoruz. Yaklaşık 100 milyon dolarlık bu liman tamamlandığında, 240 bin tonluk gemilerin yanaşabileceği Doğu Akdeniz'in en büyük indirme bindirme limanı olacak. 2.5 yıl içinde tamamlanmasını planlıyoruz.

Bankalar iyi ve kötü günde müşterisinin yanında olmalı

2001 yılındaki finans krizinde bankalarla sorun yaşadınız mı?

- Krizin yaşandığı 2001 yılında bir takım bankalar anlaşmalarının dışına hareket etti. Bu da ister istemez sanayicileri finansman olarak zora soktu. Bankacıların olaylara her dönem istikrarlı ve uzun vadeli yaklaşması gerektiğine inanıyorum. Sanayiciler olarak, bankacıların iyi günde olduğu kadar, kötü günde de müşterisinin yanında olmasını bekliyoruz.

Borsaya açılmayı düşünüyor musunuz?

- Belki ileride alüminyum ya da demirçelik şirketimizi halka açabiliriz. Borsadaki dar kapsamlı, spekülatif hareketlerden endişe ediyorum. Bugüne kadar halka açılmamamızın da en temel nedeni bu. Borsanın derinliği olmalı.

Her gün kitap kadar resmi yazışma okuyor

YOĞUN
temposu yüzünden kitap okumaya fazla zaman ayıramamaktan yakınan Kibar, işle ilgili günlük resmi yazışmaları mutlaka okuduğunu belirterek, ‘‘Her gün neredeyse bir kitap kadar resmi yazışma okumak zorundayım’’ diyor. Geçmişte uçmaya meraklı olan Kibar, fırsat buldukça kayak yapıyor.

‘‘Akşamları iş konuşmam’’

HOLDİNG
bünyesindeki 20 şirketin yönetiminde yer alan Ali Kibar, geçen iş stresini zaman zaman akşamları arkadaşlarıyla bir araya gelerek atmaya çalışıyor. Ali Kibar, ‘‘Arkadaşlarımla birlikte olduğum ortamlar, iş stresini atmamda çok faydalı oluyor. Akşamları kesinlikle iş konuşmam, soran olursa da geçiştiririm’’ diyor. Kibar, kendisine ayırabildiği zamanın büyük bölümünü ise ailesiyle geçiriyor.

ALİ KİBAR

Hyundai Assan Otomotiv Sanayi ve Ticaret Yönetim Kurulu Başkanı ve Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Kibar, 1958 Kayseri doğumlu. İstanbul Saint Michel Lisesi'nin ardından Marmara Üniversitesi İktisadi ve Ticari Bilimler Fakültesi'nden mezun oldu. İngiltere'deki eğitiminin ardından, Almanya Röchling'de iş hayatına atıldı. Türkiye'ye dönüp askerliğini tamamladıktan sonra, 1983'te aile şirketindeki aktif görevine başladı. Holding bünyesindeki 20 şirkette sorumluluk taşıyan Ali Kibar, aynı zamanda Kore Cumhuriyeti Istanbul Fahri Başkonsolosu. Kore-Türk Dostluk Cemiyeti Başkanı, Türk - Kore İş Konseyi Başkanı, Türkiye Alüminyum Sanayicileri Derneği (TALSAD) Başkanı da olan Ali Kibar, Avrupa Alüminyum Birliği'nde Türkiye'yi temsil ediyor.
Yazarın Tüm Yazıları