Paylaş
Bunun komik ve ilginç bir örneği, TBMM tatile girmeden önce yaşandı ve maaş verilmesi unutulan üç kişi için özel yasa çıkarıldı.
Hacer Boyacıoğlu’nun bilgisine göre, konu, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda tartışılırken, “TÜBA Başkanımız ve yardımcıları 15 aydan beri maaş alamıyor” diyen bürokratın sözleri, herkesi şaşkına çevirdi. Hikayenin aslı da sonraki tartışmalarda ortaya çıktı. Torba teklifine konulan bir maddeyle, Türkiye Bilimler Akademisi yönetiminin TÜBİTAK’taki haklardan yararlanması sağlandı. Buna neden gerek duyulduğunun sorulması üzerine, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçiş sürecinde yapılan “uyum düzenlemelerinde”, TÜBA yönetiminin unutulduğu ortaya çıktı.
Komisyon üyeleri, “Nasıl anlamadık, biz üç kişi için mi yasa çıkartıyoruz?” diye şaşkınlıklarını belirtirken, TÜBA Genel Sekreteri Mete Kurt, sorunun kaynağını şöyle anlattı:
“Cumhurbaşkanlığı Başkanlık Sistemi’ne geçiş döneminde, sehven yer almayan düzenleme nedeniyle TÜBA yönetiminin özlük haklarındaki mağduriyetin giderilmesi amaçlanmıştır. Akademi Başkanı ve üniversitelerden görevlendirilen iki akademisyen maaş almaktadır. Bu kişiler, sistem değişikliğinde yapılan yasal düzenlemelere konulmadığı için on beş aydan beri maaş alamamaktadır.”
Tabi milletvekilleri, sistemin nasıl işlediğini, eksik yasaları kimin hazırladığını da sorguladılar. TÜBA’nın profesyonel yönetimi, buradan maaş alırken, kadrolarının bulunduğu üniversitelerdeki ücretlerini de almaya devam ediyorlar. Yani, bu sürede aç ve açıkta kalmadılar. Hatalı ve kötü yasama nedeniyle olan kayıpları da on beş ay sonra telafi edilmiş oldu.
Bazı işler vardır ki; duyunca şaşkınlık yaratır. “Kedilerin, halkalanması için kurulan ağlardaki kuşları yemesini önleme nöbeti” bunlardan biri. Duyulduğunda “Nasıl ya?” dedirten bu görevin, hem bilimsel açıdan değeri var hem de büyük sıkıntıları.
Her yıl Türkiye’deki kuş türleri, göç rotaları, kalış sürelerinin belirlenmesi için çalışmalar yapılıyor. Bu bilimsel çalışmalar, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından gerçekleştiriliyor ve kuş bilimciler bunu “Türkiye Ulusal Halkalama Çalışmaları Raporuna” dönüştürüyor. O raporda anlatılan olaylar, görev yapılırken, gerçekten ilginç anlar yaşandığını ortaya koyuyor.
Meltem Özgenç’in aktardığına göre, kuş bilimciler, haklama görevi için kurdukları ağlarda kuşların ölüm oranının artması üzerine önlem aldı. Kedilerin ağlara takılan kuşları avladıkları anlaşılınca, ekipler nöbet tutmaya başladı. Kedilerle olan savaş kazanılınca, ağlara takılan kuşlar hızla halkalanıp serbest bırakıldı. Ağlar nedeniyle kuşların, sağlık sorunu yaşamamaları için hızlı hareket edilmesi gerekiyor. Tüm halkalama istasyonlarında 2019 yılında toplam 155 türden 20 bin 378 kuş halkalandı. Halkalanan kuş türleri arasında karabaşlı ötleğen, çıvgın, kızılgerdan, küçük kerkenez, leylek, şah kartal, bozkır kartalı, ishak kuşu, turna, flamingo, kelaynak sayıldı.
İşin ilginçliği burada bitmedi. Halkalanıp, dünya turuna çıkan kuşlarla ilgili alınan geri bildirimler izlenmeye başladı. 2003 yılında Türkiye’de halkalanmış olan bir flamingoyu, 15 yıl sonra İzmir’de tekrar gözlemlemek heyecan yarattı. Ancak, 2019 yılında Finlandiya’da halkalanmış olan bir balık kartalının, Antalya’da, bir başka balık kartalının da Afyonkarahisar’da elektrik çarpması sonucu öldüğünün saptanması ise üzüntü kaynağı oldu.
Göç yollarının korunması ve göçmen kuşlara doğru düzgün ev sahipliği yapma konusunda sınıfta kalmamak için daha fazla yol almamız gerektiği de böylece ortaya çıktı.
Paylaş