Paylaş
Bir hafta önce Hindistan pazarıyla ilgili çabaları için konuk ettiğim Okutur, son olarak Almanya ve Hollanda ile ilgili gelişmeleri değerlendirdi:
50 MİLYAR DOLARLIK GETİRİ
“Avrupa’daki yüzyıllar öncesinde Osmanlı fobisini bir türlü üzerinden atamamış politikacılar; Türkiye aleyhinde görüşler sunarak devamlı yıpratma ve gelişmemizi engelleme üzerine çalışmalar yapıyor. Türkiye, daha birkaç yıl öncesinde dünya sıralamasında turizm sektöründe 2014 yılında 6’ncılığa yükselmiş ve yan kollarıyla 50 milyar dolara ulaşan net getirisiyle, vasıflı vasıfsız 3 milyon kişiye istihdam sağlamıştır.
AB BİZE TAM ÜYELİK VERMEZ
Turizm ülkemizde büyük bir atılımdayken, birden terörle güvenlik konularında dengemiz bozuluverdi. Bazı güçlerin, Türkiye’nin turizm ve diğer birçok alanda asla kalkınmasını istemedikleri bir gerçektir. Şahsen Avrupa Birliği’nin hiçbir zaman Türkiye’ye tam üyelik vereceğine inanmadım. Türkiye, Gümrük Birliği’ni kabul ettiği gün, üyelik umuduna da veda etmiştir. Kaldı ki, AB’ye üye olan gelişmiş ülkelerin hepsi girdiğine bin pişman olmuştur. En başta da Hollanda ve İspanya buna en iyi örnektir. Avro para birimine geçişle hayat bir anda pahalanmış ve vatandaşlarının yaşam standartları düşmüştür. Önümüzdeki 5 yıllık süre içerisinde, AB muhtemelen dağılıp yok olacak.
SAYGISIZLIK KABUL EDİLEMEZ
Yapılması gereken en önemli şey, her iki ülke halkını bu olayların dışında tutarak, yapılacaksa bir kavgayı sadece siyasi zeminde ve politikacılar arasında bırakmaktır. Her ne olursa olsun, Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil eden bir bakana yapılan saygısızlık görmemezlikten gelinemez. Haber vermiş veya vermemiş, araba değişmiş vs. Bunların önemi yok. Değil mi ki, bakanımıza, hem de bir kadın bakana o kapıda polislerle bu diyalog yaşatılmış, tabii ki, bunun bir bedeli olmalıdır.
HER GELENE EN İYİ AĞIRLAMA
Öfkeyle değil, sağduyuyla hareket edip Avrupa’daki görsel ve yazılı basına demeçler verilerek, hükümetlerinin yanlış tutumu kendi halkına anlatılmalı... Köşe yazarları ve televizyon muhabirleri davet edilmeli ve Türkiye gözünden olaylar anlatılmalıdır. Avrupa halkına Türkiye’nin terör gerçeği bizim gözümüzden aktarılmalıdır. Sokaktaki bir Türk’e mikrofon uzatıldığında, o vatandaşımız da demeli ki, ‘Biz Türkler misafirperverliğimizle tanınırız. Ülkemize gelen bir turisti, milliyeti ne olursa olsun, politikanın dışında tutarak en iyi şekilde ağırlamaya çalışırız. Hollanda hükümeti ile bir anlaşmazlığımız var, ama vatandaşlarıyla bir sorunumuz olamaz’ demeli...
KENDİMİZİ DOĞRU ANLATMAK
Mesajımız bu olmalı ve bu doğrultuda da davranmalıyız. Ciddi bütçeler ayırıp, doğru noktalarda kullanılmalıdır. Maalesef elçiliklerimiz ve diğer temsilcilerimiz, Türkiye ile Avrupa arasındaki bağları iyi kuramıyor ve bütçe yüzünden basını kullanamıyor. Oysa para harcamamız gereken yer imajımız... Kendimizi doğru anlatmak için onların kendi televizyonunu ve basınını kullanmalıyız. Politikacılar arasında problemler bir şekilde çözülür. Ancak halklar arasındaki soğukluk ve nefret kolay onarılacak bir yara değildir. Tarihte bunun örneklerini çok gördük. Sokaklarda bayrak yakmak, çiğnemek doğru bir davranış değil.
HİNDİSTAN’DAN ÇOK UMUTLUYUZ
Turizmciler olarak kısıtlı olanaklarımızla biz elimizden geleni fazlasıyla yapıyoruz. DOKTOB olarak, birliğimiz büyük bir potansiyel olan Hindistan destinasyonuyla ilgili önemli bağlantılar yapmıştır. Mart sonu ve mayıs ayında Hindistan’ın turizm yetkililerinin acente ve en üst düzey başkanlarını ilk defa Muğla-Dalyan’da ağırlayıp bölge ve Türkiye tanıtımı yapacağız. İnanıyorum ki, birkaç yıl içinde Türkiye’ye önemli sayıda turist gelecektir.”
-----
ÖNEMLİ BİR DİLEK
İzmir’in hedefi
5 milyon olsun
EGE Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Derneği (ETİK) Başkan Yardımcısı Bülent Tercan, geçenlerde İzmir’le ilgili bir hedef konulması gerektiğini dile getirdi. Tercan da tanıtımın çok önemli olduğunu vurgularken, İzmir Turizm Tanıtma vakfı (İZTAV) olarak somut hedefler konulması gerektiğini belirtti: “2020’de İzmir’in hedefi yılda 5 milyon turist olmalı. Bu hedef tüm şehrin motivasyonunu artırır. İzmir’in hiçbir bahanesi olamaz. İzmir’de her şey var.”
Ne denir? Dilerim, gerçekleşir...
-----
VE ÖNEMLİ BİR ÇAĞRI
Ruslar gelsin
EGE Genç İşadamları Derneği (EGİAD), “Rusya ile İş Yapmak” konulu toplantı düzenlemiş. Rusya’nın İzmir Fahri Konsolosu Eray Gürler, “Bu ülke turistlerini Ege’ye, İzmir’e çekme” çağrısında bulunmuş: “Egeli turizmcilerin tanıtım atağına geçmesi gerekiyor. Bu sene için yine 4 milyon civarında rezervasyon söz konusu. Rusların il tercihi yıllardır Antalya. Onlar için yeni bölge Ege olmalı. Ege turizmi ile ilgili ortak yatırımlar, atılımlar yapmalıyız.”
Ne diyeyim, turizmdeki olumsuz tablonun silinmesi için elden gelen yapılmalı tabii ki, kolay gelsin.
-----
SÖZ SİZİN
Tek yön işareti
ama görebilene
FOTOĞRAFTAKİ trafik işaretinin olduğu yer, Şehit Nevres Bulvarı ile Kızılay Caddesi’nin kesiştiği köşe. Tek yönü gösteriyor, tabii görebilirseniz.
Doğan Göksaltık
-----
BİR DAVET
Haydi keyifli bir
gün geçirmeye
SEFERİHİSAR Belediyesi yarın saat 12.00’de Sığacık Meydanı’nda başlayacak bir etkinliğe çağırıyor. Tüm gün müzik, dans gösterileri, heykel ve seramik atölye çalışmaları sergilenecek, yerli tohum dağıtılacak, çocuklarla lavanta fideleri dikilecek. Katılımcılar, dilek ağacına çaput bağlayacak. Belediye Başkanı Tunç Soyer, baharın ilk günlerinde herkesi keyifli bir güne davet ettiğini belirterek, “Bizi birbirimize bağlayan bağların ne kadar güçlü olduğunu göstermek ve umutlarımızı tazelemek istiyoruz” diyor.
-----
BİR ALINTI
Gürol Tulunay’dan: İyi insanlar kaybetmez, kaybedilir... (Peyami Safa)
Paylaş