ÇEYREK ASIR BERABERDİK
Hürriyet Ege Yazi İşleri’nde, o masanın çevresinde, yaklaşık çeyrek asır geçirdik birlikte be Neco. Bir yazı işleri ailesiydik, deneyimli, bilgili, usta tüm arkadaşlarla. Sen, ailenin zamanı gelince haşarı olmasını bilen, eğlenceli, gülen, hatta çıtlayan, dans eden, küpe öncüsü çocuğu, abisiydin. Her türlü sıcaklığı yapardın da sıra işe, sayfalara gelince, olay değişirdi.
SATIRLARDI GÖZYAŞLARIM
Necom, huzurla uyu, melekler yoldaşın olsun. Resmiye’yle iki evladın Gizem ve Berkay’a sensizliğe dayanma gücü ve uzun yaşam diliyorum. Haaa, merak etme, ağlamadım. Gözyaşlarım bu satırlar. Güle güle dostum, arkadaşım, kardeşim... Uğurlar olsun...”
TAM DA DİLEDİĞİ GİBİ
Geçen Haziran ayındaki, “Bir acıyla dağlandık NEJAT” başlıklı yazımdan alıntılar ilettim. Nejat her zaman aklımda, unutulmazlar arasında. Anılarımız hep gözümün önünde. Ve geçenlerde bir haber. Sevgili Resmiye haberin kaynağı. Nejat’ın adını, tam da dilediği gibi, yaşatacak bir girişim. Özetle aktarıyorum:
KONUT FİYATI ARTIŞINDA
Araştırmaya göre dünyada son bir yılda konut fiyatları en çok artan ilk 10 kentten üçü Türkiye’denmiş. İzmir yüzde 30’luk artışla ikinci, İstanbul yüzde 26.4 ile dokuzuncu, Ankara yüzde 25.8 ile onuncu sıradaymış. Yineliyorum; İzmir öyle ya da böyle dünya ikincisi...
ADI YAZILDI BİR KERE
Listenin başında yüzde 30.8 ile Kanada’nın Halifax kenti yer alıyormuş. Anladınız beni değil mi? Hak verdiniz haberi duyduğumdaki şaşkınlığıma. Devam edelim... Emlakçılar İzmir’in sıralamadaki yerini, salgın illeti ve 30 Ekim depremi sonrası artan ilgiye bağlıyormuş. Neden, ne, nasıl olursa olsun, sonuç olarak İzmir’in bir dünya ikinciliği var artık.
ARTIK ONLAR DÜŞÜNSÜN
İLGİ ARTIRMAK İÇİN
Konu, turistik ilçelerin çoğunun sorunu. Nüfusları genelde 50 binin altında. İller Bankası’ndan buna göre pay alıyorlar. Bazılarının yaz nüfusu 1 milyona dayanıyor. 50 binin altında nüfusa göre verilen payla, çok daha büyük kalabalığa hizmet vermeye çalışılıyor. Çeşme Belediye Başkanı Ekrem Oran da yazlığı olanların birinci adreslerini ilçeye taşımalarını, böylelikle nüfusun 50 bini aşmasını ve İller Bankası payının artmasını hedefliyor. Son buluşu da Çeşmekart.
ADRESİM ÇEŞME
Salgın illeti ve İzmir’deki 30 Ekim depreminden sonra Çeşme gibi ilçeler gözde ve yaz-kış yaşanır oldu. Oran geçen yıl, “İkametini Çeşme’ye al” kampanyası başlatmış, “El ele verelim nüfusumuzu artıralım” diye seslenmişti yazlığı olanlara. Sonuç alamamış olacak ki, kampanyayı, “Adresim Çeşme” sloganıyla yineledi:
AMAÇ DAHA İYİ HİZMET
“Kayıtlara göre nüfusumuz 46 bin 375. Geçen kışı 250-300 bin, yazı ise 850 bin ile bir milyon nüfusla geçirdik. Bu kış da 200 binin altında değiliz. Pandemiden bu yana burada yaşayan fakat adrese dayalı nüfus sisteminde Çeşme’de ikameti gözükmeyen vatandaşlarımıza sesleniyoruz. Çeşme’ye kayıtlarını alarak, destek olsunlar. Sadece belediye olarak değil, hastane, emniyet, kaymakamlık gibi tüm kamu kurumları kadrolarını arttırarak, çok daha iyi hizmet verebileceğiz.”
ÇOK SIKI DENETİM VARMIŞ
Avrupa’da olağanüstü önlemlere dönen ülkeler var. Bazılarında bir süreliğine sokağa çıkma yasağı bile uygulandı. Çoğu ülkenin aşı, test konusunda çok ciddi olduğunu, kesinlikle ödün verilmediğini öğreniyoruz. Özellikle herkese açık gidilen, kalabalık oluşabilen yerlerde çok sıkı denetim varmış. Ve de maske konusunda herkes çok titizmiş, insanlar birbirlerini uyarıyormuş. Bazı ülkelerde aşının zorunlu olması gündemde.
YAŞAMIMIZDA YER ALACAK
Salgın illetine arada sırada değiniyorum, çünkü en azından uzunca bir süre daha yaşamımızda olacağına inanıyorum. “Bu nedenle uyarılara, önlemlere kesinlikle uymamız gerekir” diye düşünüyorum. Bizim bilim insanlarımız da, “Mutlaka aşı” diye başlıyor söze, “Maske, mesafe, temizlik de olmazsa olmazımız” diyor.
13,5 YIL BİRLİKTE ÇALIŞTIK
“Aziz Kocaoğlu ile yolumuz 2006’da kesişti. 1987’den itibaren çeşitli gazetelerde spor, ekonomi, belediye, politika muhabirliği yaptım. İzmir Ticaret Borsası’nın basın müşaviriyken Başkan’ın davetiyle Büyükşehir Belediyesi’ne geçtim. 13,5 yıl Aziz Başkan’la çalıştık. En yakınlarındandım, pek çok önemli olayın tanığıyım.
KİTAP NEDENİ OPERASYON
Kitaba, Büyükşehir’e yapılan iki büyük operasyon sonrası karar verdim, 2017’de yazmaya başladım. Başkan’la da kitap görüşmelerim oldu. Yoğun iş tempom arasında, iki yılda tamamladım. Yayın için 22 Kasım’ı, operasyonun 10’ncu yıldönümünü bekledim...
Aziz Başkan çok özel, alışılmış başkan-siyasetçilere benzemeyen, kendine özgü, farklıydı. Doğuştan CHP’li olmasına rağmen, siyasi fanatizmden uzaktı. Pazar günleri kendisini arayan vatandaşlara telefonla geri dönmeye çalışırdı. İlk sözü, ‘Ben Aziz’ olur, soyadını eklerdi... Zorunlu kalmadıkça unvanını söylemezdi. (Kitap adı oradan geliyor)
HERKESE ‘ABLA’ ‘ABİ’ DER
ADINI KALICI KILMAK
“Anneler hisseder derler ya hani, en başından beri birçok şeyi hissedip kendime söylemediğim… İkna olduğum tek konu, oğlumun adını kalıcı kılmak ve adını aynı yollardan geçen arkadaşlarının gözlerinde görebilmek, umut olmasını hissetmekti.
İKİNCİ YAŞINDA CENETTE
Şimdi bana gelişinin ikinci yılında cennette ikinci yaşın bilmediğim yerleri süslüyor, bilmediğim yerlerde gülümsüyor AşkOğlum. Bana bıraktığın izleri de yeryüzünde senin adınla çocukların gözlerinde görmek içimi serinletecek. Özleminin boşluğunu hiçbir şey doldurmasa da, aynı yollardan geçen arkadaşlarına umut olabilmek, güldüklerinde sen gülüyormuşçasına hissetmek biraz nefes oluyor.
DOĞUM GÜNÜ BAĞIŞLARI
Oğlumun doğum günü kampanyasını KİTVAK‘a bağışlayarak yılbaşında yine çocuklarımızın yanında olacağız. Bizim adımıza zor geçecek günleri biraz daha kolay kılma yolunu, bu umut yolunda buluyoruz. Artık her şey AşkOğlum ile bağdaşıyor... İyi ki doğdun melek oğlum, iyi ki ailen olarak bizi seçtin. Tüm onkoloji çocuklarına umut olma fırsatı seninle bize görev edildi. Biz de senin ışığında senin doğum gününde onkoloji çocuklarına umut olmaya devam edeceğiz.”
ÜÇ BÜYÜK KENT LİSTE BAŞINDA
Hafiften kömür kokusu geliyor gibi olunca, konuyla ilgili en yakın tarihli paylaşımlara göz attım: “Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Geomatik Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Şenol Hakan Kutoğlu ve ekibi, fosil yakıtların çevreyi nasıl kirlettiğini uydu verileriyle ortaya çıkaran bir yazılım geliştirmiş. 2018 yılından bugüne günlük veya aylık toplanan veriler ışığında, İstanbul, Ankara ve İzmir’in Türkiye’nin en kirli kentleri olduğu belirlenmiş.”
DENİZLİ VE MANİSA’DA SORUNLU
‘Temiz Hava Hakkı Platformu’nun (THHP) yayınladığı Kara Rapor 2021’e göre, 2020 yılında Türkiye’de sadece Bitlis ve Hakkari’de Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) önerdiği değerlerin altında temiz hava solunmuş. THHP Koordinatörü Buket Atlı, geçen yıl yeterli derecede ölçüm yapılabilen 175 istasyonun yüzde 97,7’sinde yıllık partikül madde ortalamasının DSÖ’nün sınır değerlerinin üzerinde olduğunu açıklamış. Raporda, hava kirliliğinin tüm yıla yayılan bir sorun olduğu 12 il arasında bölgemizden Denizli de var. Yine rapora göre beş yıldır hava kirliliğinin kronikleştiği beş il arasında Manisa da sayılıyor, bu kentlerde ‘Acil Temiz Hava Eylem Planları’ açıklanması gerektiği vurgulanmış.
SAĞLIK İÇİN AZALTMAK GEREK
‘SAYGILI’ EĞLENCE ANLAYIŞI
Başkan Çelikok, Alaçatı’nın sürekli gündeme geldiği bir konuya da kararlılıkla değinmiş: “Alaçatı ruhu, son dönemlerdeki eğlence tarzına uymuyor. Burada bir yaşam olduğunu, bir kültür yaşadığını unutmayalım. Alaçatılı ‘saygılı’ eğlence sever, bir diğerini rahatsız eden eğlence anlayışı Alaçatı ruhuna aykırıdır.”
Başkan Necat Çelikok ve yönetimine başarı diliyor, “Kolay gelsin” diyorum.
BAŞKAN ORAN’LA TOPLANTI
Yeni yönetim, Çeşme Belediye Başkanı Ekrem Oran’la görüşmüş. Sosyal medyada bu toplantı notlarına denk geldim, bazılarına göz atıyorum: