Mutfak milli bir değer

Dünyayı yemek için dolaşanların radarında olmalıyız...

Haberin Devamı

Gastronomi dünyasının en önemli etkinliklerinden biri olan The World’s 50 Best Restaurants/Dünyanın En İyi 50 Restoranı’nın Türkiye, Yunanistan ve Balkanlar bölgesi sorumlusu Cemre Narin ile bir araya geldik.
Bu gibi listelerin ülke turizmine, mutfağına katkısını konuştuk.
Dünya genelinde gastronomi alanında uzmanlaşmış 1000 üyenin seçtiği ‘Dünyanın En İyi Restoranları’ listesine iki yıl önce Türkiye’den Mehmet Gürs’ün Mikla’sı girmişti.
Mikla bu yıl 41 basamak atlayarak listenin 56’ncı sırasına yükseldi.
Ancak gelecek yıl listede kalmak, yerini korumak cepte hazır değil.
Bu yıl da 1000 kişiden oluşan jüri üyelerinden bir bölümünün Türkiye’ye gelmesi, ülkeyi, mutfağımızı tanıması, farklı restoranları keşfetmesi gerekiyor.
Bu yıl ‘50 Best Discovery Series/ En iyi 50 keşif’ listesine Yeni Lokanta ve Alancha da girmişti.
Bir hikayesi ve felsefesi olan restoranların bu gibi listelerde yer almasının bulunduğu bölge ve ülkeye de katkısı büyük.
Cemre Narin’e göre ülkeler bir politika olarak gastronomiyi bir değer kabul eder ve benimseyip desteklerse listelerde yer olmak zor değil.
Tabii ki dünya standartlarında kaliteli restoranlara sahip olmak koşuluyla.

Mutfak milli bir değer

Son yıllarda mutfakları, restoranları yükselen bir değer olan Avustralya ve Peru bu yaklaşımı benimsemiş.
Peru, mutfağının yurtdışı tanıtım kampanyalarına geçen yıl 1.8 milyon dolar ayırmış.
Latin Amerika’nın En İyi Restoranları listesinde sekiz restoranla yer alıyorlar. İlk iki sırada Central ve Astrid y Gaston var.
Şimdi çok ülkede Peru restoranları açılıyor ve Peru’ya gastronomik turlar düzenleniyor.
Brezilya mutfağının dünya sahnesine çıkışı da ünlü şef Alex Attala’nın Sao Paulo kentindeki Michelin yıldızlı DOM restoranı sayesinde olmuştu.
Avustralya ise her yıl dünyanın farklı ülkelerinden yeme-içme yazarlarını, dünyaca ünlü şefleri ülkesine davet ediyor.
‘Sidney’i Yaşa’ kartı veriliyor. Restoranlarda yer ayırtılıyor.
Ülkenin neresinde ne yapmak isterseniz dalmaktan yelkene, bağ ve şarap üretim tesislerini dolaşmaktan çiftlik turlarına her türlü imkan sağlanıyor.
Sonuç derseniz, hem en iyi 50 listesine giren restoranlarının sayısı hem de son dönemde yurtdışından gelen turistlerin harcadığı para yüzde 20 artmış.

Biz neler yapmalıyız?

Öncelikle dünyayı yemek için dolaşan, keşifler peşindeki yeme-içme, seyahat yazarlarının ve ünlü şeflerin radarında olmalıyız.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, THY, TÜRSAB, TUROB, TURYİD gibi kurumların, derneklerin, mutfağıyla ön plana çıkan kentlerin desteğiyle dünya gastronomisine yön veren insanları Türkiye’ye davet etmeli, gastronomik ve doğal güzelliklerimizi keşfedecekleri bölgeleri dolaşmalarını sağlamalıyız.
Mesela THY, dünyanın en iyi 56’ncı şefi Mehmet Gürs’ü reklamlarında oynatabilir.
Dünyanın farklı ülkelerinde yapılan Best 50 Restaurants etkinliklerinden birine İstanbul da ev sahipliği yapmaya talip olabilir.
Tabii bunlar için devlet desteği yanı sıra güçlü sponsorlar da gerekiyor.
Turizm ve restoran sektörünün büyük zora girdiği şu günlerde önümüzdeki yıllar için hem devlet, hem ilgili meslek örgütleri hem de özel sektör el ele vererek hemen harekete geçmeli, sahip olduğumuz bu şansı iyi değerlendirmeliyiz...

Mutfak milli bir değer

Haberin Devamı

Antre Gourmet peynirleri kapımızda

Haberin Devamı

2000 yılında iki iş kadını Berrin Bal Onur ve Neşe Aksoy Biber, Antre Gourmet adlı bir şarküteri açtıktan sonra yöresel peynirlerin peşine düştüler.
16 yıl boyunca neredeyse Türkiye’nin dört bir yanını dolaşıp küçük üreticileri aradılar.
Hijyenik koşullara uygun üretim yapan aynı zamanda geleneksel yapıyı koruyan ailelerinin peynirlerini bulup tüketiciyle buluşturdular.
Antre Gourmet, Türkiye’nin hemen her bölgesinden tedarik ettiği geleneksel peynirlerin yanı sıra Anadolu’yu en iyi anlatan yerel ürünlerin İstanbul’daki ilk temsilcisi oldu.
Bu iki kadın, kısa bir süre önce müşterilerden gelen talepler doğrultusunda internet üzerinden satışa başlamışlar.
Hatta sadece İstanbul’a değil Türkiye geneline de tedarik ettikleri ürünleri yolluyorlar.

Mutfak milli bir değer

Cihangir’de bulunan Antre Gourmet’ye her ne kadar yolumu düşürmeye çalışsam da İstanbul’un trafik koşullarında bu her zaman mümkün olmuyor.
Ben de siteden, Çorum’un Kargı, Karaman Divle obruk, Mersin’in oğlak şirdeni ile mayalanan bezde tulumu, Bozcaada gelincik reçeli ve Bolu’dan ıspanak eriştesi gibi kimi sevdiğim kimi de merak ettiğim ürünlerden oluşan ilk siparişimi verdim.
24 saat dolmadan, sıcaklar göz önüne alınarak mükemmel bir paketleme sistemiyle hazırlanan kolim elime ulaştı...
www.antregourmet.com

Haberin Devamı

Dünyaca ünlü isimler D-Marin Festivali’nde

12 yıl önce Turgutreis’te yola koyulan, Doğuş Grubu’nun kurucu destekçisi olduğu D-Marin Klasik Müzik Festivali her geçen yıl sınırlarını genişletiyor.
Bu yıl da konukları arasında dünyaca ünlü isimler var.
Festival, 20 Ağustos Cumartesi akşamı İdil Biret’in Ender Sakpınar yönetimindeki Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ile vereceği konserle başlıyor.

Mutfak milli bir değer

Fazıl Say, dünyaca ünlü piyanist ve şef Vladimir Aşkenazi yönetiminde Londra Oda Orkestrası, Akdeniz müziğinin en önemli temsilcilerinden İspanyol sanatçı Monica Molina, Latin ezgileriyle Lura, dünyaca ünlü sanatçılar ve Patricia Kopatchinskaja festival programında yer alan isimler arasında.
Festival müdavimlerinin çok sevdiği Gün Batımı ve Sabah Konserleri bu yıl da devam ediyor.
27 Ağustos’a dek sürecek festival, konserlerin yanı sıra açık hava film gösterimleri, d.ream Akademi ile yemek atölyeleri ve karma sergi gibi etkinliklerle Bodrum’da kültür, sanat ve müziği bir araya getiriyor.
D-Marin Klasik Müzik Festivali’nin tüm bilet gelirleri Tohum Otizm Vakfı’na ve Bodrum Sağlık Vakfı’na bağışlanıyor.

Haberin Devamı

Yaz mekanlarım

Beğenilen yerleri 10’la sınırlamak kolay değil. Her listede mutlaka bir eksikler kalır. İşte yeni listem:

Mutfak milli bir değer

Yazarın Tüm Yazıları