Bu çiftçiler başka

Aslında birçok kişinin hayalidir, bir gün işi gücü bırakıp güneye, köye yerleşmek. Kendi sebze-meyvemizi, süt ve yumurtamızı üretmek, toprağa dokunmak...

Haberin Devamı

Tabii, bu fikir çoğu zaman hayalin ötesine geçemiyor. Ama Bilge Ünver, Ekrem Bacak, Samet Çiçek, Ahmet Coka bu sınıfın dışında. Onlar radikal bir kararla şehir yaşantısını, kariyerlerini bırakıp köye yerleşenlerden. Kimisi bir yandan kentteki işini köyde sürdürüyor... Yanına, tavuk ya da koyunları da ekleyerek. Kimi de çorak topraklarda mucizeler yaratıyor... İşte, Efe Öç de bu hikayeleri hayalimbiciftlik.com’a taşıyor.

Bu çiftçiler başka

BU hafta tek bir kahramanımız yok... Hayallerinin peşinden giden ve farklı girişim hikayesi yazan kahramanlarımız var... Özellikle son dönemde şehrin bunaltan yapısı, koşuşturmacası ve daha birçok negatif tablo nedeniyle tersine göç başladı. Göçün adresi de köyler. Bilgen Ünver, Ekrem Bacak, Samet Çiçek ve Ahmet Coka da bunlardan sadece bir kaçı. İstanbul’da gazetecilik yapan Efe Öç de bu kahramanların hikayelerini kurduğu hayalimbiciftlik.com’a yazıyor. Her şeyin TRT Belgesel’de yayınlanan ‘Şehirli Çiftçiler’ belgesel serisinin bitimiyle başladığını anlatan Efe Öç, “Belgesel çok ilgi çekti ve bu konuda doğru bilgiye ne kadar ihtiyaç olduğu ortaya çıktı. Bugün yaşadığımız dünyada insanlar bir mutluluk arayışı içinde... Mutluluğun formülünün şehirden taşınmak olduğunu düşünen çok sayıda insan var. hayalimbiciftlik.com da bu düşüncede olan insanlarla, bu hayatı yaşayan insanları ‘tecrübe takası’ anlamında bir araya getiriyor” diyerek sitenin ortaya çıkış sürecini paylaştı.

Haberin Devamı


ŞEHİRLERİ TERK EDİN DEMİYORUZ
“Her hafta yeni bir röportajla kafalardaki soru işaretlerine cevap olmaya çalışıyoruz” diyen Efe Öç, sitede röportajı yer alan isimleri tamamının çiftçi olmadığını söylüyor. Öç, şöyle devam etti:
“Bu kişilerden bazıları büyük alanlarda ekim yapıyor ve hatta markalaşmış durumda. Bazıları da yalnızca arka bahçelerinde kendilerine yetecek kadar ekim yapıyor. Burada önemli olan ‘neden taşınıyorlar’ sorusuna yanıt bulmak. Dünyanın içinde bulunduğu ‘küçük üretim’ başlıklı değişimi yakalamaya çalışıyoruz. Bunu teşvik etmeye uğraşıyoruz. İnsanlar şehirleri terk etsin amacında da değiliz. Doğanın, çiftliklerin ve üretimin değeri, her nerede yaşanıyorsa bilinmeli.”

Haberin Devamı


MANİSA - BİLGE ÜNVER

Bu çiftçiler başka

DÜN MALİ İŞLER
BUGÜN KİRAZ

Bilge Ünver, üniversiteyi bitirir bitirmez iş hayatına başlar. 36 yaşın kadar da özel sektörde, üretim planlaması, satış, mali işlerde çalışır. Özel sektörün çok yoğun çalışma temposu Bilge Ünver’in kafasında, “Ben konuşacağım, karşı tarafımdaki konuşmayacak. Öyle bir iş var mı Allah’ım” sorularının dolaşmasına neden olur. Ve Bilge Ünver, 2000’de şehirdeki kariyerini bir kenara bırakıp rotayı Manisa Sancaklı Bozköy’e çevirir. Ünver, öyküsünün devamını şöyle aktardı:


BU İŞ GENLERİMDE VAR
“İlk geldiğimde satın aldığım topraklar hiç sürülmemiş, bakılmamıştı. Bir kaç ottan başka bir şey yoktu. Elektrik, su ve hatta ağaç bile yoktu. Yavaş yavaş hem hayvancılık hem de ağaçlandırma ve yeşillendirme işine soyundum. Ve işi büyütmeye başladım. 2008’de de ilk kirazın hasadını yaptık. Ve kirazım piyasada kabul gördü. Kiraz yetiştirmeyi öğrendiğim arazilerimi büyüttüm. 15 dönümle başladığım işi, 75 dönüme çıkardım. Rahmetli babaannemin Bursa’da toprakları ve ineği vardı. Oradaki toprak, inek-buzağı babaannemin diğer torunlarından daha fazla beni ilgimi çekiyordu. Bu iş genlerimde de varmış diye düşünüyorum ki, bu noktaya geldim.”

Haberin Devamı


DATÇA - SAMET ÇİÇEK

Bu çiftçiler başka

‘HAYDİ GİDİYORUZ’
DEDİ VE...

Samet Çiçek, kendisiyle birlikte işini de köye taşımış. Çakma ayakkabı satan alışveriş sitesinden tutun da kurumsal şirketlere, oradan da kendi butik ajansına kadar değişik iş deneyimleri yaşayan grafik tasarımcısı Çiçek, uzun zamandır işini evden yaptığını söyleyerek, “Eh madem evden çalışıyorum, neden güzel bir evde çalışmayayım, neden güzel insanlarla ve doğayla olmayayım diye düşündüm. Bir arkadaşımın ailesi Datça’da yaşıyordu. Bir gün evde otururken, ‘Hadi gidiyoruz!’ dedik. Bu hayatımda Datça’ya ilk adım atışımdı. Aslında doğasından çok insanına aşık oldum” 2 gün içinde gördüğü evi beğenerek hayatının ikinci adımının başlama sürecini aktardı.

Haberin Devamı


İKİ İŞİ BİR ARADA YAPIYOR
Bir yandan doğanın içinde kendi işini yapan Samet Çiçek, öte tarafta ise en büyük uğraşı tavukları. Samet Çiçek, doğanın içindeki yaşantısıyla ilgili şunları paylaştı:
“06:00 gibi kalkıp tavukları ve kedileri besliyorum. Kış yürüyor, yazın da yüzüyorum. Dönüşte ise kümesten aldığım yumurtayla kahvaltımı yapıyorum. Daha sonra ise işlerimin başına oturup mailleşme süreci başlıyor. Kışın odun kırması, sobayla uğraşması, tıkanan boruların açılması, kirlenen yerlerin temizlenmesi daha zor. İyi ki, burada kış sadece aralık ve şubat ayları arasında yağan yağmurlardan ibaret, yılın geri kalanı yaz. Güneye taşınmaya karar veren insanların yazın başında taşınıp sürece alışmalarını ve kışa hazırlıklı olmalarını öneririm. İşim gereği toplantılara gitmem gerektiğinde ise sabah İstanbul’a inip akşam geri dönüyorum. İstanbul’da mecburiyetten geçirdiğim her dakika boğulacak gibi oluyorum.”

Haberin Devamı


BALIKESİR - EKREM BACAK

Bu çiftçiler başka

İŞE KÜÇÜK BİR
DÜKKANLA BAŞLADI

İş hayatına doğa sporları malzemeleri satan bir dükkanda başlayan Ekrem Bacak, daha sonra ise online satış sektörüne geçiş yapar. Ancak birkaç sene sonra beyaz yaka iş sıkmaya başlar. Ekrem Bacak, “2013’te istifa ettim. İlk rota Kastamonu oldu. Daha sonra ise satış tecrübemle ‘Türkiye’deki el sanatlarını yurtdışına online satabilirim’ fikri doğdu. Safranbolu’da küçük bir dükkan tuttum. Deri ürünler çok iyi gitmeye başladı, talep gördü. Ama o arada satmak için aldığım deri malzemelerden daha iyilerini yapabileceğimi fark ettim. Ve ana gelirim olan Nomad (Göçebe) Leather Goods markasını oluşturdum.”


BAŞKA PROJELERİ DE VAR
Online satış tecrübesini kendi yaptığı el işi ürünlerine aktaran Ekrem Bacak, daha sonra ise Balıkesir Gönen’de Tütüncü Köyü’ne taşınır. “Evim yaklaşık bir dönümlük bir arazi içinde” diyen Bacak, “Bunun 200 metrekaresinde kendimize yetecek kadar ekiyorum, biçiyorum. 5 tane de koyunum var. Aynı zamanda yaz aylarında tur rehberliği yapıyorum. Herkesin kırsalda yaşamaya dair bir kaygısı var. Ben buraya geldim, uzun bir süredir de buradayım. Bir sıkıntı çektim mi, hayır çekmedim. Bu sürede yapmak istediğim bir şeyler vardı... Onları yapıyor muyum, yapıyorum. Burada dikiyorum. Hayvanlarım var, onlara bakıyorum. Onun dışında bir iş verip kendime, o işi yapabiliyorum. Tüm bunların dışında turla, rehberlikle alakalı işleri yapabiliyor muyum, yapıyorum. Başka projelerim de var. Kendime hedefler koyabiliyorum. Bence başarı bu” diyerek gelecek planını aktardı.

 


BODRUM - AHMET COKA

Bu çiftçiler başka

İŞİNİ KÖYE
TAŞIYAN ŞEHİRLİ

Ahmet Coka da işini köye taşıyan şehirlilerden. İstanbul’da Republica isimli ajansta yaptığı işi artık Bodrum Yakaköy’deki evinden yapıyor. Hayatına ‘köydeki ajans çalışanı’ olarak devam ediyor. Şehirden taşınmasında ‘zaman’ motivasyonunun etkisi olduğunu ifade eden Ahmet Coka, “Şehirde her şey çok hızlı. Hep bir yere yetişme, yetiştirme hali. Herkes hızdan bahsediyor. ‘Bu kadar hızlı koşulur mu?’ diye düşündüm. Ve Bodrum Yakaköy’e geldim. İstanbul’da 2 saatlik bir müşteri onay sürecini ofiste beklemek zorundayken, Yakaköy’de benzer onay süreçlerini pazara giderek, bisiklet kullanarak geçiriyorum” diyor.

Bu çiftçiler başka

İSTİFA MEKTUBUM VAR
Ressam eşi Hülya Coka ile birlikte Bodrum’da ikinci yıllarını bitiren Ahmet Coka, gelecekle ilgili planlarını ise şöyle aktardı:
“Su çatlağını bulur diye bir söz var ya... Kendi hikayende yeni çatlaklar bulman lazım... Bu arada ben bir hayale aşık olmanın da iyi bir şey olmadığını düşünüyorum. Aşık olunacak bir sürü hayal var. Ve hayal denen şey, ‘eylem’ seviyor. Ben her zaman Bodrum’dan istifa edebilirim. Bodrum istifa mektubum var yani... Başka bir hayale doğru gidebilirim buradan. Öyle yatlar, şaraplar, bana özel koy filan derdinde hiç olmadım. Bunun yerine mendirekte sakız çiğneyerek ufka bakmayı geçirmişimdir aklımdan. Ben zaten parlamayan hayalleri severim. Kimsenin bakmadığı.”

Yazarın Tüm Yazıları